Yakın zamanda cezaevinden tahliye olan Ege TUHAY-DER yöneticisi Mazlum Koç, koğuşlarda yerde yatanların olduğunu ve hijyen koşullarının sağlanmadığını belirtti
İzmir’de 12 Kasım 2019 tarihinde yapılan operasyonda gözaltına alınıp tutuklanan ve 19 Mart tarihinde çıkarıldığı mahkemece tahliye edilen Ege TUHAY-DER yöneticisi Mazlum Koç, kaldığı Şakran 2 Nolu T Tipi Kapalı Cezaevi’ndeki koşulları ve yaşanan hak ihlallerini anlattı.
Mezopotamya Ajansı’ndan Ruken Demir’e konuşan Koç, hak ihalelerinin had safhada olduğunu, kantin fiyatlarının çok yüksek olduğunu söyledi. Hasta tutuklulara da dikkat çeken Koç, koronavirüsü nedeniyle olabilecek riske vurgu yaptı.
Hastaneye sevk yapılmıyor
Hasta tutukluların hastaneye sevklerinin yapılmadığını dile getiren Koç, “Cezaevinde çok sayıda hasta tutuklu var. Sağlık durumları her geçen gün kötüye gidiyor. Ben 4 ay cezaevinde kaldım. Gözlerimde yüzde 40 görme problemi var. Hastaneye gitmek için sürekli cezaevi idaresine yazı yazdım. Hiçbir şekilde hastaneye sevkim yapılmadı. Mektup gönderme fiyatları ve pul fiyatları arttı. Mektup gönderemez duruma geldik. Yani cezaevi için ikinci bir cezaevi politikası uygulanıyor” dedi.
Mahpuslar yerde yatıyor
Koç ayrıca koronavirüsü (kovid-19) salgınına karşı cezaevinde hiçbir önlemin alınmadığını dile getirdi. Cezaevinde temizlik malzemelerinin iki kat fiyatına satıldığını ifade eden Koç, “Normalde temizlik malzemesini idare vermesi gerekiyor. Bu durumu cezaevi müdürlerine de aktardık. Bize hiçbir şekilde temizlik malzemeleri verilmedi. Şu an dünya ve Türkiye’de koronavirüs (kovid19) salgın hastalığı mevcut. Cezaevinde kaldığımız koğuş 12 kişilikken biz 16 veya 18 kişi kalıyorduk. Bizim 4 arkadaşımız yerde uyuyordu. Böylesi bir salgın hastalığın olduğu olduğunu dönemde kendi önlemlerimizi kendimiz almaya çalışıyorduk. Cezaevleri çok kirli durumda ve bir insanın yerde uyuduğunu düşünürsek ne kadar önlem alabiliriz ki? Cezaevi yönetimi bize kirli ve kullanılmış çarşaf ve yastık kılıfları veriyordu. Temiz çarşaf istediğimizde ya verilmiyor ya da kirli çarşaflar sürekli getiriliyor. Maske ve eldiven hiç bir şekilde verilmiyordu. Yani cezaevinde hijyen denetimi yok” diye belirtti.
Tek sorumlu Adalet Bakanlığı
Cezaevinde bulunan tutukluların koronavirüs saldığından dolayı bir an önce tahliye edilmesi gerektiğinin altını çizen Koç devamla şunları söyledi: “Adalet Bakanlığı çıkıp diyor ki ‘biz cezaevlerinde virüse karşı tedbirler alıyoruz.’ Hayır hiçbir önlem alınmıyor. Biran önce İnfaz düzenlemesi yasası çıkmalıdır. Cezaevlerinde eğer koronavirüsten yaşamını yitiren bir tutuklu dahi olursa bunun tek sorumlusu Adalet Bakanlığı’dır. Virüs nedeniyle tutuklu arkadaşlarımızdan, cezaevinde bulunan gardiyanlara kadar panik havası var.”
HABER MERKEZİ