Sigortasız ve güvencesiz şartlarda çalışıyor mevsimlik tarım işçisi kadınlar, tarlada ve çadırlarda tüm yükün omuzlarında olduğunu söylüyor
Zorlu çalışma koşullarına sahip olan tarım sektöründe çalışan işçilerin haklarına ve çalışma koşullarına dair düzenleme yapılmadığı gibi denetim mekanizması da oluşturulmuş değil. Mevsimlik olarak da farklı şehirlerden çalışmak için yollara çıkan işçiler, gittikleri yerlerde genellikle çadırlarda kalıyor. Sabah saatlerinden itibaren yazın kavurucu sıcaklık altında kışın da yağmurda çamurda zor şartlar altında, hiçbir güvenceleri olmadan çalışıyorlar.
Tarladan sonra çadırda çalışıyorlar
Özellikle kadınlar, tarlada çalıştıktan sonra çadırlara döndüklerinde de ağır bir iş yüküyle karşı karşıya kalıyor. Tarlada kirlenen elbiselerin temizliği kadınların omzunda. Çoğu zaman bu kıyafetler elde yıkanıyor. Çadırlarda ocak bulunmadığı için yemek, ateş yakılarak hazırlanıyor. Çadır hayatının tüm zorlukları büyük ölçüde kadınların sorumluluğunda.
Tüm bu ağır koşulların yanında, pek çoğunun hastalandığında ya da tarlada ve çadır yaşamında karşılaştıkları sağlık sorunlarında başvurabilecekleri bir sağlık güvencesi de bulunmuyor.
Yaz kış tarladalar
Bu zorlukları yaşamış, tarlaya yıllarını vermiş kadınlar, sadece mevsimlik olarak göç etmediler, Kürdistan’ın farklı kentlerinden devletin inkâr politikalarıyla köylerinden zorla da göç ettirildiler. Kadınlar, Mersin’in Akdeniz ilçesinde yaz, kış tarlalarda roka ve nane toplama işine gidiyor. Aşırı sıcakta, güneş tepedeyken dışarıya çıkılmazken tarla emekçileri, sabahın ilk saatlerinden güneş batırana kadar tarladalar. Bu tarlalarda nane topluyorlar, daha sonra ara vermeden öğlen sıcağında roka toplamaya başlıyorlar. Kışın ise soğuk havada, yağmur altında, tarla çamur içinde dahi olsa çalışıyorlar. Tarlada yıllardır çalışanların yanında üniversite mezunu genç kadınlar da var.
‘Sigortamız, sağlık güvencemiz yok’
Tarlada yıllardır çalışan kadınlardan biri Perizade Acil. Çocuklarını evde bırakarak sabah saat 4’te kalkıp çalışmaya geliyor. Perizade Acil, “Halimizi görüyorsunuz, sadece ev işinde ve tarladayız. Yevmiyemiz dahi çıkmıyor. Bu otların içinde bu şartlarda çalışıyoruz. Bu rezilliği çekiyoruz. Yaz kış yağmur, çamur içinde çalışıyoruz. Sabahın erken saatinden öğlene kadar sıcaktan elbiselerimiz ter içinde kalıyor. Şimdi de saat öğlen daha iki üç saat çalışacağız sıcakta. Çocukluktan bu yaşıma kadar hala tarlada çalışıyorum, sigortalı olmamız gerekirdi. Sağlık güvencemiz yok. Devlet destek vermiyor” sözleri ile çalışma koşullarını anlatıyor.
‘Yük kadınların omuzlarında’
Eve gittiklerinde de çocuklarla, yemekle, temizlikle uğraştıklarını belirten Perizade Acil, hem dışarda hem de evde çalıştıklarını söylüyor. Bütün ağır yükün kadınların omzunda olduğunu dile getiren Perizade Acil, “Bizde insanca yaşamak istiyoruz” diye ekliyor.
Atanamadığı için tarlada çalışıyor
Tarlada çalışan üniversite mezunu genç bir kadın da sağlık alanından mezun olmasına rağmen atanamadığını belirtiyor. Özel sektörde çalışmak için de torpilin döndüğünü belirterek, bu nedenle tarlada çalışmaya başladığını söylüyor. Tarladaki işin sıcaktan dolayı zor ve yorucu olduğunu aktaran genç kadın, ‘Biz de daha temiz, sigortalı bir işte çalışmak isterdik” diyor. Aynı zamanda bu kadar zor şartlarda çalışmalarına rağmen aldıkları maaşın çok yetersiz olduğunu belirtiyor. Yaptıkları işin karşılığını alamadıklarını dile getiren genç kadın, bir güvencelerinin olmasını istiyor.
Kaynak: JINNEWS