• İletişim
  • Yazarlar
  • Gizlilik Politikası
17 Temmuz 2025 Perşembe
Sonuç Yok
Tüm Sonuçları Görüntüle
ABONE OL!
GİRİŞ YAP
Yeni Yaşam Gazetesi
JIN
  • Anasayfa
  • Gündem
    • Güncel
    • Yaşam
    • Söyleşi
    • Forum
    • Politika
  • Günün Manşeti
    • Karikatür
  • Kadın
  • Dünya
    • Ortadoğu
  • Kültür
  • Ekoloji
  • Emek
  • Yazarlar
  • Panorama
    • Panorama 2024
    • Panorama 2023
    • Panorama 2022
  • Tümü
  • Anasayfa
  • Gündem
    • Güncel
    • Yaşam
    • Söyleşi
    • Forum
    • Politika
  • Günün Manşeti
    • Karikatür
  • Kadın
  • Dünya
    • Ortadoğu
  • Kültür
  • Ekoloji
  • Emek
  • Yazarlar
  • Panorama
    • Panorama 2024
    • Panorama 2023
    • Panorama 2022
  • Tümü
Sonuç Yok
Tüm Sonuçları Görüntüle
Yeni Yaşam Gazetesi
Sonuç Yok
Tüm Sonuçları Görüntüle
Ana Sayfa Gündem Yaşam

Naci Görür: Depreme Kanal İstanbul’un dayanması zor

4 Temmuz 2020 Cumartesi - 16:27
Kategori: Yaşam

Prof. Dr. Naci Görür, İstanbul’da yaşanan beklenen büyük depremin ciddi kayıp ve hasar vereceğini belirterek, Kanal İstanbul konusunda uyarıda bulundu.  Görür, ‘Kanal İstanbul’un dayanması zor’ dedi

Bilim Akademisi Üyesi olan yer bilimci Prof. Dr Naci Görür’ün son kitabı ‘Türkiye’de Deprem-Az gittik uz gittik’ çıktı. Kitabında da Kanal İstanbul ve beklenen büyük İstanbul Depremine dikkat çeken Görür, ciddi kayıp ve hasarların olmaması için iktidarın önlem alması gerektiğini belirtti. Görür, İstanbul’da beklenen depremin ise gittikçe yaklaştığını vurguladı

Sözcü’de yer alan habere göre; Görür, Eylül ve Ocak ayındaki son depremlerin kırılması beklenen fay hattı ucunda gerçekleştiğini belirterek bundan endişendiğini dile getirdi.

Marmara tabanını boydan boya kesen doğrultu atımlı fayın üç kola ayrıldığını anlatan Görür, İstanbul’u etkileyecek depremin 70-75 km uzunluğundaki Yeşilköy açıklarında başlayıp orta Marmara çukurluğunda devam eden Kumburgaz fayında meydana geleceğini düşündüklerini belirtti.

“Beklenen depremi öne çekmiş olabilir”

Kilitli olan bu fayın kırıldığı takdirde 7.2 büyüklüğünde bir deprem üretebileceğini ifade eden Görür, Marmara’da en son 26 Eylül 2019’da meydana gelen 5.8 büyüklüğündeki ve 11 Ocak 2020 tarihli 4.7 büyüklüğündeki depremlerin bu kolun batı ucunda meydana geldiğini söyledi.

Görür çok önemli bir uyarı yaparak “Son depremler bu kolun batı ucunda gerçekleşince şahsen ben endişeye kapıldım. Küçük de olsalar bu depremlerin beklenen Marmara depremini öne çekmiş olabileceğini düşünüyorum” dedi.

“Deprem siyasi parti, ideoloji tanımaz”

İstanbul’un en az 7,2 büyüklüğünde bir deprem beklediğinin altını çizen Görür, şu çağrıyı yaptı: “Yerel yöneticileri ve hükümeti, yaklaşan bu tehlike karşısında önlem almaya davet ediyoruz. Depremde olması muhtemel zararların önüne geçebilecek tedbirleri almalı. Deprem siyasi ideoloji ve parti tanımaz. Geldiğinde hepimiz zarar göreceğiz. Dua edelim de gelmeden önce yöneticilerimiz akıllarını başlarına alsın ve bu afete karşı önlem almada kenetlensinler.”

“960 bin riskli bina var”

İstanbul’daki binaların depreme hazır olmadığına dikkat çeken Görür, “Devletin resmi rakamlarına göre İstanbul’daki yapı stokunun yüzde 60’ı herhangi bir mühendislik hizmeti almamış ve gecekondu mantığıyla inşa edilmiş. Resmi rakamlara göre İstanbul’da 1 milyon 600 bin bina var.

Eğer bu binaların yüzde 60’ı beklediğimiz 7,2 büyüklüğündeki depreme dayanmazsa toplam 960 bin riskli bina var demektir. Bu binaların deprem olmadan önce deprem güvenli hale getirilmeleri gerekir. Resmi binaların güçlendirildiğini veya yeniden yapıldığını biliyorum ama halkın oturduğu yerlerin önemli bir kısmının henüz elden geçirilmediği de malum” dedi.

“Kanal İstanbul’un ciddi hasar almadan dayanması çok zor”

Kitabında ‘Kanal İstanbul ve deprem’ konusunu ayrı bir başlıkta inceleyen Görür, ‘çılgın projenin’ yarattığı tehdidi şöyle anlattı: “Beklenen Marmara depremi minimum 7,2 büyüklüğünde olacaktır. Bu deprem gerçekleştiğinde Kanal İstanbul’un Küçükçekmece Gölü ile Marmara Denizi arasındaki bölümü en az 9-10 şiddetinde etkilenecektir.

Bu şiddetteki bir depreme kanalın bu bölümünün ciddi bir hasar almadan dayanması çok zordur. Ben açıklandığı ilk günden beri Kanal İstanbul’a karşı çıktım. Karşı oluşum siyasi veya ideolojik nedenlerden dolayı değil tamamen bilimsel gerekçelerledir. Deprem kenti olan ve büyük bir deprem bekleyen İstanbul’da böyle bir projenin yapılması son derece risklidir.”

PaylaşTweetGönderPaylaşGönder
Önceki Haber

‘Krizi örtmek için saldırıyor’

Sonraki Haber

Erdoğan hastane açılışında: Sembolik de olsa bayan vekillerimizi alalım

Sonraki Haber

Erdoğan hastane açılışında: Sembolik de olsa bayan vekillerimizi alalım

SON HABERLER

Dürziler hedefte: Mezhepsel şiddetin gölgesindeki Suriye

Dürziler hedefte: Mezhepsel şiddetin gölgesindeki Suriye

Yazar: Yeni Yaşam
17 Temmuz 2025

‘Haydarpaşa Garı gardır, gar kalacak’

‘Haydarpaşa Garı gardır, gar kalacak’

Yazar: Yeni Yaşam
17 Temmuz 2025

Zulme Karşı Direnmek

İmralı Notları, algı operasyonları ve siyasal manipülasyon

Yazar: Yeni Yaşam
17 Temmuz 2025

Yalnız ekonomi mi?

Tekçi anlayış Suriye’ye ithal ediliyor

Yazar: Yeni Yaşam
17 Temmuz 2025

Barışın aması olmaz!

Zulumxanede tarihi an’a tanıklık

Yazar: Yeni Yaşam
17 Temmuz 2025

Süveyda bize neyi anlatıyor?

Süveyda bize neyi anlatıyor?

Yazar: Yeni Yaşam
17 Temmuz 2025

Gelenekten yararlanmak

Toplumu barışa hazırlamak

Yazar: Yeni Yaşam
17 Temmuz 2025

  • İletişim
  • Yazarlar
  • Gizlilik Politikası
yeniyasamgazetesi@gmail.com

© 2022 Yeni Yaşam Gazetesi - Tüm Hakları Saklıdır

Welcome Back!

Login to your account below

Forgotten Password?

Retrieve your password

Please enter your username or email address to reset your password.

Log In

Add New Playlist

E-gazete aboneliği için tıklayınız.

Sonuç Yok
Tüm Sonuçları Görüntüle
  • Tümü
  • Güncel
  • Yaşam
  • Söyleşi
  • Forum
  • Politika
  • Kadın
  • Dünya
  • Ortadoğu
  • Kültür
  • Emek-Ekonomi
  • Ekoloji
  • Emek-Ekonomi
  • Yazarlar
  • Editörün Seçtikleri
  • Panorama
    • Panorama 2024
    • Panorama 2023
    • Panorama 2022
  • Karikatür
  • Günün Manşeti

© 2022 Yeni Yaşam Gazetesi - Tüm Hakları Saklıdır