NADA, Gazze ve Sudan’daki savaşın derhal sonlandırılmasını ve her iki ülkeye de insani yardım ulaştırılması çağrısında bulundu
Ortadoğu ve Kuzey Afrika Bölgesel Demokratik Kadın Koalisyonu (NADA), Gazze ve Sudan’da devam eden savaşa ilişkin yazılı bir açıklama yaptı. Açıklamada, Gazze’nin 7 Ekim 2023’ten bu yana belgelenmiş bir soykırımla karşı karşıya olduğu hatırlatıldı. Bu soykırımın “Emperyalistlerin Uluslararası Koalisyonu ve Arapların Tepkisizliği” ile desteklendiği belirtildi.
Açıklamaya göre, Gazze’de yaşanan savaşta on binleri kadın ve çocuk olan 54 bini aşkın kişi katledildi. 123 bini aşkın kişi yaralandı ve on binlerce kişiden de halen haber alınamıyor. Gazze İsrail ablukasına alınırken bölgede açlık devam ediyor.
İnsanlar zorla yerinden edildi
Açıklamada önemli bir diğer ayrıntıda sürekli bombardıman altında olan Gazze’de zora dayalı göçertme politikasının uygulandığını ve insani yardımın bölgeye geçişine izin verilmedi vurgulandı.
Diğer yandan insani yardım geçişinin engellenmesinin soykırım politikasının bir parçası olduğuna dikkat çekilen açıklamada bölgede yaşanan savaşın tüm uluslararası kanunları ihlal ettiğine işaret edildi.
Öte yandan Sudan’ın 15 Nisan 2023’ten beri geniş çaplı bir savaş içerisinde olduğu hatırlatılan açıklamada, yaşanan savaş sonucunda 150 bini aşkın kişinin öldüğü, 12 bin kişinin zorla yerinden edildiği ve kolera hastalığının da yayıldığı bilgisi paylaşıldı.
Açıklamanın devamında Sudan ve Filistin’deki savaş durumunun sorumlularının şunlar olduğunu görüyoruz: şunlar olduğu belirtildi:
- Siyonistler soykırım suçlularıdır. Amerika Birleşik Devletleri (ABD) başta olmak üzere diğer emperyalist ülkeler saldırıyı destekleyip finanse ediyor ve katilleri koruyorlar.
- Gerici Arap rejimleri tarafından da Filistin ve Sudan halklarına yönelik soykırım savaşının sürmesi amacıyla siyasi ve ekonomik destek sağlanıyor.
- Sudan’ın çelişkili kanadı, ülkeyi açık bir savaş alanına dönüştürerek çöküşün yolunu açtı.
- Birleşmiş Milletler (BM) ve uluslararası örgütler, ahlaki ve hukuki görevlerini yerine getirmek yerine ‘endişe ve huzur çağrısı’ ifadelerini kullanmakla sınırlı kalmayı tercih ederek yaşanan insanlık suçuna ortak olmayı kabul ettiler.
Açıklamanın sonunda NADA şu çağrıda bulundu:
- İnsani yardımların ön koşul veya aracı olmaksızın adil ve tarafsız bir BM mekanizmasıyla bölgeye ulaşmasına izin verilsin. Gazze’de yaşanan savaş ve soykırım derhal durdurulsun, abluka kaldırılsın!
- Sınır kapıları sürekli açık kalmalı ve savaş bölgesine yakıt, ilaç ve temiz su girişine izin verilmeli.
- Sudan sağlık ve insani kriz bölgesi ilan edilmeli ve acil tıbbi müdahale koridorları açılmalı!
- Sudan’daki savaşı derhal durdurun; insani yardımı asla siyasi çıkarların aracı ya da pazarlık kozu haline getirmeyin!
- Bölgedeki Kolera Hastalığı salgınının temel sağlık hizmetleri ile tam olarak kontrol altına alınıncaya dek göçmenler için geri dönüş propagandası yapmayın!
- Bölgede uygulanan göçertme politikasında rol oynayan taraflara silah temin etme girişimlerinin önü alınmalı. Savaşları destekleyip finanse eden devlet ve şirketler yargılanarak cezalandırılmalıdır.”
Kaynak: ANHA