• İletişim
  • Yazarlar
  • Gizlilik Politikası
7 Haziran 2025 Cumartesi
Sonuç Yok
Tüm Sonuçları Görüntüle
ABONE OL!
GİRİŞ YAP
Yeni Yaşam Gazetesi
JIN
  • Anasayfa
  • Gündem
    • Güncel
    • Yaşam
    • Söyleşi
    • Forum
    • Politika
  • Günün Manşeti
    • Karikatür
  • Kadın
  • Dünya
    • Ortadoğu
  • Kültür
  • Ekoloji
  • Emek
  • Yazarlar
  • Panorama
    • Panorama 2024
    • Panorama 2023
    • Panorama 2022
  • Tümü
  • Anasayfa
  • Gündem
    • Güncel
    • Yaşam
    • Söyleşi
    • Forum
    • Politika
  • Günün Manşeti
    • Karikatür
  • Kadın
  • Dünya
    • Ortadoğu
  • Kültür
  • Ekoloji
  • Emek
  • Yazarlar
  • Panorama
    • Panorama 2024
    • Panorama 2023
    • Panorama 2022
  • Tümü
Sonuç Yok
Tüm Sonuçları Görüntüle
Yeni Yaşam Gazetesi
Sonuç Yok
Tüm Sonuçları Görüntüle
Ana Sayfa Yazarlar Dr. Hayri Hazargöl

Nasıl bir helalleşme?

23 Kasım 2021 Salı - 15:39
Kategori: Dr. Hayri Hazargöl, Yazarlar
Erdoğan’ın sonunu getirecek yanlış hesabı

Diyarbakır Cezaevinde tutuklular neden işkenceye maruz kaldılar; işkence yapanlar hangi zihniyetteydiler bunlar çok iyi ortaya konulmazsa, helalleşme bu gerçeklik üzerinde yapılmazsa hiçbir anlamı olmaz. Türkiye’de zaman zaman söylenen güzel laflardan öteye gitmez. Erdoğan bir zamanlar Ahmet Kaya’dan özür dilemişti; bir daha böyle şeylerin olmayacağı bir Türkiye yaratacağız dedi. Ama şimdi bir değil, binlerce Ahmet Kaya olayı var. Çünkü Ahmet Kaya olayını ortaya çıkaran zihniyet ortadan kaldırılmamış

Dr. Hayri Hazargöl

CHP genel başkanı Kılıçdaroğlu son zamanlarda bazı çıkışlar yapıyor. En son “helalleşeceğiz” dedi. “Helalleşeceğiz” dediği konular Türkiye tarihinin en önemli konuları ve siyasi olayları oluyor. Bu açıdan çok iddialı bir konuyu gündemleştirdi ve kendini taahhüt altına koydu. “Helalleşeceğiz” dediği konuların tümüne yakını Türkiye’nin temel siyasi konuları. Dolayısıyla temel demokratikleşme konuları. Bunlar içinde Diyarbakır Cezaevi ve Roboski de var.

12 Eylül faşizmi deyince akla Diyarbakır Cezaevi gelir. Kendisini demokrat ve insan haklarından yana ve 12 Eylül karşıtı olarak gösterenler Diyarbakır Cezaevi’nde yapılan işkenceleri gündemleştirirler.

Diyarbakır Cezaevi’ndeki işkenceler üzerinden 12 Eylül mahkum edilir. Kemal Kılıçdaroğlu da Diyarbakır Cezaevi’nde işkence görenlerle helalleşeceğiz diyerek Kürt halkı ve demokrasi güçleri üzerinde olumlu bir etkide bulunmak istemiştir. Tabi ki bunlardan söz etmesi önemlidir. Ancak daha da önemli olan Diyarbakır Cezaevi’nde işkencelere neden olan Kürt inkârına karşı gerçek anlamda mücadele edecek mi?

Kürt halkına düşmanlık anlamına gelen, sadece Türklüğe dayandırılan ulus devletten vazgeçilip çok kimlikli, çok kültürlü, çok inançlı bir Türkiye gerçekliği temelinde bir devlet anlayışı, toplumsal, kültürel ve siyasal yaşam savunulacak mı? Kürt kimliğinin, kültürünün ve ana dilinin varlığı yasalarda kabul edilip özgürce gelişimi önünde engeller kaldırılacak mı? Kılıçdaroğlu bunları doğru buluyor ve mücadelesini verecekse bu helalleşme olur. Yoksa Diyarbakır Cezaevi’nde işkence yapılmıştır; özür diliyorum demek bir helalleşme değildir.

Öyle bir Türkiye yaratılmalı ki, bir daha Diyarbakır Cezaevleri, Mamak ve Metrisler olmasın. Bir daha Roboskiler yaşanmasın, bir daha Sivaslar, Maraşlar olmasın. Kürt sorununu tam olarak çözmüş; Alevi sorununu tam olarak çözmüş bir Türkiye mücadelesi vermek önemli. Din ne iktidara alet edilmeli ne de devlet dine karışmalı. Din tamamen inanç özgürlüğü alanı olmalı.

Diyarbakır Cezaevi’nde tutuklular neden işkenceye maruz kaldılar; işkence yapanlar hangi zihniyetteydiler bunlar çok iyi ortaya konulmazsa, helalleşme bu gerçeklik üzerinde yapılmazsa hiçbir anlamı olmaz. Türkiye’de zaman zaman söylenen güzel laflardan öteye gitmez.

Erdoğan bir zamanlar Ahmet Kaya’dan özür dilemişti; “bir daha böyle şeylerin olmayacağı bir Türkiye yaratacağız” dedi. Ama şimdi bir değil, binlerce Ahmet Kaya olayı var. Çünkü Ahmet Kaya olayını ortaya çıkaran zihniyet ortadan kaldırılmamış; bir daha bu tür şeylerin olmayacağı Türkiye mücadelesi verilmemişti. Tayyip Erdoğan’ın söylemleri sadece siyasi istismar olarak söylenmiş sözler olarak kalmıştır.

Kılıçdaroğlu böyle söylemiştir demiyoruz. Ancak Kürt halkının kimlik, dil, kültür özgürlüğünü ve Kürtlerin bulundukları alanda kendi kendilerini yönetmesi sağlanmazsa Diyarbakır Cezaevi ile helalleşme gerçekleşmiş olunmaz. Bu açıdan Kılıçdaroğlu helalleşecekse bunun nasıl olacağını iyi bilmeli. Eğer Kürtlerin yaşamında köklü değişikliklere yol açan yeni bir Türkiye programı yaşama geçirilmezse Diyarbakırlardan daha kötü durumlar ortaya çıkar. O zaman zindanlarda PKK’lilere işkence yapılmıştı; şimdi ise işkenceler sürdüğü gibi cesetlerle bile oynanıyor. Neden?

Kürt sorunu çözülmediği için. Dolayısıyla Diyarbakır, Roboski ve Kürtlere yapılanların son bulması için Kürt sorununun demokratik siyasal yollardan çözülmesi gerekir. Bu, aslında tüm Kürtlerle helalleşme anlamına gelir. Türkiye’nin esas ihtiyacı bunadır. Kürt sorunu çözüldüğünde Kılıçdaroğulu’nun helalleşme olarak ifade ettiği hiçbir şey bir daha Türkiye’de gerçekleşmez.

Helalleşme olarak belirtilen konuların çoğunluğu siyasi konularsa o zaman Türkiye’de siyasi anlayışın değişmesi gerekir. Yoksa tek tek helalleşme ile bir yere varılamaz. Sadece iyi niyetli sözlerden ibaret kalır. Zaten belirtilen konular Türkiye siyasi tarihinin her dönemini kapsamaktadır.

Bu açıdan Türkiye’nin temel siyasi anlayışının değişmesi gerekir. Bunlar da esas olarak Kürt ve Alevileri ilgilendirmektedir. Çünkü bu çözülmeyen iki sorun tüm siyasi, toplumsal ve kültürel alanda yaşanabilecek tüm olumlu gelişmelerin önünde engel olmaktadır.

Kılıçdaroğlu helalleşme konusunda bir önemli olayı dile getirmemiştir. Bu da 1937-38’de Dersim’de yaşananlardır. Sabri Çağlayangil’in Kemal Kılıçdaroğlu’na verdiği röportajda Dersimlileri mağaralarda nasıl zehirlediklerini anlatır. Bu açıdan Dersim Tertelesi de temel helalleşme konularından olmalıdır.

PaylaşTweetGönderPaylaşGönder
Önceki Haber

Hapishanelerdeki uygulamalara karşı sesimizi yükseltelim

Sonraki Haber

Hekimler Ankara’ya yürüyor: ‘Sizin, bizim, hepimiz için’

Sonraki Haber
Hekimler Ankara’ya yürüyor: ‘Sizin, bizim, hepimiz için’

Hekimler Ankara’ya yürüyor: ‘Sizin, bizim, hepimiz için’

SON HABERLER

Abdullah Öcalan’ın ‘Özgürlük Sosyolojisi’ Arjantin’de okuyucu ile buluştu

Abdullah Öcalan’ın ‘Özgürlük Sosyolojisi’ Arjantin’de okuyucu ile buluştu

Yazar: Yeni Yaşam
7 Haziran 2025

Erdoğan‘dan Özgür Özel’e geçmiş olsun telefonu

Erdoğan‘dan Özgür Özel’e geçmiş olsun telefonu

Yazar: Yeni Yaşam
7 Haziran 2025

Ege Denizi’nde bir kadına ait cenaze bulundu

Ege Denizi’nde bir kadına ait cenaze bulundu

Yazar: Yeni Yaşam
7 Haziran 2025

Rojhilatlı tutuklu şüpheli şekilde yaşamını yitirdi

Rojhilatlı tutuklu şüpheli şekilde yaşamını yitirdi

Yazar: Yeni Yaşam
7 Haziran 2025

İshan Kaya 13 yıllık tutsaklığın ardından tahliye edildi

İshan Kaya 13 yıllık tutsaklığın ardından tahliye edildi

Yazar: Yeni Yaşam
7 Haziran 2025

Seferihisar’da ormanlık alanda yangın çıktı

Seferihisar’da ormanlık alanda yangın çıktı

Yazar: Yeni Yaşam
7 Haziran 2025

Muğla’da 4.4 büyüklüğünde deprem

Çanakkale açıklarında 5.2 büyüklüğünde deprem

Yazar: Yeni Yaşam
7 Haziran 2025

  • İletişim
  • Yazarlar
  • Gizlilik Politikası
yeniyasamgazetesi@gmail.com

© 2022 Yeni Yaşam Gazetesi - Tüm Hakları Saklıdır

Welcome Back!

Login to your account below

Forgotten Password?

Retrieve your password

Please enter your username or email address to reset your password.

Log In

Add New Playlist

E-gazete aboneliği için tıklayınız.

Sonuç Yok
Tüm Sonuçları Görüntüle
  • Tümü
  • Güncel
  • Yaşam
  • Söyleşi
  • Forum
  • Politika
  • Kadın
  • Dünya
  • Ortadoğu
  • Kültür
  • Emek-Ekonomi
  • Ekoloji
  • Emek-Ekonomi
  • Yazarlar
  • Editörün Seçtikleri
  • Panorama
    • Panorama 2024
    • Panorama 2023
    • Panorama 2022
  • Karikatür
  • Günün Manşeti

© 2022 Yeni Yaşam Gazetesi - Tüm Hakları Saklıdır