AKP;yeni parti girişimi ve hezimet nedeniyle iç iktidar çekişmesine sahne oluyor
Türkiye’de 31 Mart’ta yapılan yerel seçimlerde AKPMHP’nin oluşturduğu Cumhur İttifakı’nın başta İstanbul, Ankara, Adana, Antayla, Mersin olmak üzere büyükşehirleri HDP ve demokratik güçlerin desteğiyle CHP-İYİ Parti’nin oluşturduğu Millet İttifakı’na kaybetmesi, siyasette dengeleri değiştirdi. AKP ile MHP’nin İstanbul seçimlerini iptal ettirip 23 Haziran’da CHP aadayı Erkem İmamoğlu’na 9 puan ve 800 bin oy farkıyla hezimet yaşaması, AKP içinde çöküş paniği yarattı. AKP içindeki gruplar suçu birbirine atarken, Ali Babacan ile Ahmet Davutoğlu’nun yeni parti arayışını hızlandırması ise paniği artırdı.
9 başlıkta hezimet
Türkiye gazetesinden Yücel Kayaoğlu’nun haberine göre AKP’de hafta başından bu yana yapılan değerlendirmelerde, İstanbul seçimlerine yönelik ilginç tespitler gündeme geldi. AKP MYK toplantısında İstanbul hezimetinin ana başlıkları sıralandı. Buna göre 9 ana başlık şöyle sıralandı: “Suriyelilere yönelik yoğun şikâyet; seçimlerin iptal edilmesine tepki; İmamoğlu’nun mağduriyet algısının kırılamaması; belli bakanlara yönelik tepkiler; Pontus tartışmasının Karadenizli seçmeni CHP’ye yöneltmesi; Ordu havaalanındaki VİP tartışması; PKK Lideri Abdullah Öcalan’ın mektubu üzerinden yapılmak istenen manipülasyon; İmamoğlu’nun bizzat Erdoğan tarafından dile getirilen seçilse bile yargı kararıyla görevinden uzaklaştırılması ihtimaline yönelik söylem; Binali Yıldırım ile İstanbul il yönetimi arasında 31 Mart öncesi başlayan kopukluğun giderilememesi, genç seçmenin ikna edilmemesi.”
Babacan: İmkan kalmadı
AKP’de seçim sonrası hareketlenen Ali Babacan ve Ahmet Davutoğlu etrafında gelişen yeni partili oluşum çalışmaları da dikkatle izleniyor. Cumhuriyet’ten Emine Kaplan’ın haberine göre baş başa yaptığı görüşmede partide kalması için Babacan’ı ikna edemeyen Erdoğan’ın bu ekibe yakın duran eski Maliye Bakanı Mehmet Şimşek’in aracılarla nabzını yokladığı, ancak bir sonuç alamadığı öğrenildi. Erdoğan’ın küskünleri bazı görevlere getirerek parti içi krizi fırsata çevirmeye çalıştığı belirtiliyor. Babacan’ın parti kurması durumunda grup sayısına ulaşılabileceği yönünde görüş de dile getiriliyor. Erdoğan’ın yaptığı görüşmede “Kal, istediklerini burada yap” dediği, Babacan’ın “O imkan kalmadı” yanıtını verdiği öne sürüldü.
Erdoğan-Tan, hep aynı tarz
MHP kulislerinde de, AKP’den yeni oluşumun çıkması durumunda Erdoğan’dan yana tavır alınacağı, AKP’nin tıpkı DSP gibi dağılmasından endişe edildiği, reformlarla sürece karşı barikat kurması önerisi dillendiriliyor. Öte yandan kabineye dair spekülasyonlar devam ediyor. Hazine ve Maliye Bakanlığı’nda koltuğa Berat Albayrak’ın yerine eski Maliye Bakanı Naci Ağbal’ın gelebileceği iddia ediliyor. İktidara yakın Yeni Şafak yazarı Özlem Albayrak da, “2023 yılı için AK Parti iktidarı cepte değil, genel seçimlerde yenilgiye uğraması muhtemel” diye yazdı. Hürriyet yazarı Abdulkadir Selvi, iktidara yakın medyanın dilinin AKP MYK üyeleri tarafından da eleştirildiğini ifade etti. A Haber Sunucusu Erkan Tan’ın Ekrem İmamoğlu’na “oğlum” diye hitap etmesinin tartışma çıkardığını kaydeden Selvi, Erdoğan’ın da Tan’dan rahatsız olduğunu iddia etti.
