Her şey bütün dünyanın gözü önünde gerçekleşti. Görmek, duymak isteyen bütün insanlar gördü ve duydu. Hakkari’den İstanbul’a, Hewraman’dan Roma’ya, Süleymaniye’den Rakka’ya, Frankfurt’a, Londra’ya kadar on milyonlar sokaklarda, mahallelerde, devasa alanlarda, evlerinde, dijital platformların başında, kırlarda Newroz’u kutladı. On milyonların haykırışı dünyanın her kıtasında ayrı ayrı yankılandı. Tam bir görsel şölen. En özgün ritimleriyle, çeşit çeşit figürleriyle dünyanın gözleri önünde halkları, bireyleri, cinsleri, çocuk ve yaşlıları hem kattı hem de katılmaya davet etti.
Dağların etekleri, kehribar başlıklı atlar, ışıl ışıl gözleriyle bebekler, güller, yüzler, yerinde duramayan ayaklar, birbirine kenetlenen kollar, hiç susmayan şarkılar, dillerin yazıyla, dillerin anlatımla, dillerin dillerle böylesine iç içe geçtiği, böylesine büyük bir resim oluşturması… Dünyada böylesine devasa başka bir halk etkinliği, dahası siyasal anlamıyla halk kongresi olmuş mudur? Böylesine büyük, kapsamlı, siyasal hedefleri net belirlenmiş bir özgürlük dilanı, özgürlük kongresi yapılmış mıdır?
Ve tiyatro ve sanat ve müzik halindedir Newroz
Tiyatro, yaşamın akseden, yaşamı anlamlı kılan sözcükler ve davranışlarla yeniden üretimi ve yankısı ise, bunu da bir sanat halinde sergilemekse büyük bir tiyatro oynandı dünyanın sahnesinde.
Sanat, bütün figürlerin ayaklanmış haliyle en estetik şekilde sergilenişi ise, sergilerken düşündürüyor, düşündürürken coşkun kılıyorsa, büyük bir sanat eseri halinde yaşamsallaştı Newroz.
Müzik, yürekten kopan, ruhun en ince, en gizli kalmış haline dokunarak onu coşkun bir ırmak haline getirmekse, baştan başa müzikti Newroz.
Toplum, özgürlük ve demokratik yaşam ve değerlerin cisimleşmiş haliyle organik bir varlık halinde kendi olmaksa, kendine ilişkin sözü söylemek, kendine ilişkin karar almak, eylem haline geçmekse büyük bir kongre halinde her yanda söyledi, karar verdi ve eyleme geçti.
Umudun kahırlı hali de vardır
Bazı tarihsel eylemler vardır. Acının ağıtlı diliyle dökülür, kaybedilenin doldurulamaz yeri dolsun diye.
Bazı eylemler vardır, kıyasıya savaşmanın ardından kaybedilenle gider bütün kazanımlar, geri gelsin diye çırpınılır.
Bazı oyunlar vardır, ıstıraplıdır. Kan akar gözlerden gözyaşı yerine. Ayakların temposu yıkılmış bir dağ gibi düşer diğer ayağın ardına. Kollar zor kalkar diğerinin yanına. Yüzler de diller de kahır doludur. Umut bile kahırlı haliyle onurun hürmetine gülümsemeye çalışır.
Kaybedilmiş yaşama hasrettir belki de, umuda arayış diye dökülür yollara ve dağlara.
Ateş kararmıştır, güneşe kanat çırpan yürek yalnızdır çoğunlukla.
Newroz her daim başlangıçtır
Newrozsa umut doludur. Coşkun olması, coşkunlukla kendini icra etmesi belli ki bundandır. Bir edim yaşamla kurduğu doğru bağla orantılı ya yeniktir ya da coşkundur. Mücadelenin görünür kıldığı yalnızca zaferdir. Belki de bu nedenle her Newroz taptaze başlangıçtır.
Bazı tarihsel eylemler vardır, mücadele etmenin coşkun diliyle gerçekleşir, başarılana birer sunumdur. Kürtler bu Newroz’da yaratıcı eylemcisine şükranlarını sundu.
Bazı yürüyüşler vardır, kudretin yol açan gücüne iman tazelemek içindir. Newroz YOL’un yolcusu olmanın kudretini sergiledi.
Bazı devrimler vardır, eski olana, eskiyene, geride kalana, geride bırakılması gerekene hışımla bakarken birikmiş öfkenin direngen ve derin akışına yol açar. Newroz hiç eskimeyen, kararmayan ve karartılamayan aydınlıktır.
Bu yılın Newroz’u
Bir, on milyonların varlık hali kudretli sergilendi. Kudret Kürt Halk Önderliği’nin özgürlük ve demokrasiye çağıran gür sesiyle kararlaşmış umuduydu. Bu bir Kongre kararıdır. Hiçbir egemen ve sömürgecinin bu kudreti yıkmaya gücünün olmadığını coşkuyla sergilemiştir.
İki, ulusun bütün kesimlerinin; sınıflarının, inançlarının, kültürlerinin, yerelliklerinin yenilenmiş ve demokratikleşmiş birliğinin ertelenemez kararıdır. Kongre ulusallaşmış, toplumsallaşmıştır.
Üç, Bölgeyi kasıp kavuran savaşın ortasında demokratik birliklere açık, evrensel dayanışmaya yolu açmış, barışın öz savunmasının örgütlenme kararıdır. Newroz kongresi bütün kapıları ardına kadar açmıştır.
Dört, ağırlaşan toplumsal sorunların çözümünün öncülüğüne çağrıdır. Demokratik kurum ve yönetimlerinin oluşturulmasında ısrardır. Yenilenmenin çağrısıyla ertelenemez görevler haykırılmıştır.
Tek kişilik kongreden on milyonlara
Newroz muhasebedir. Yapılan ve yapılmayanların meydanlarda dile getirilişidir. Zulme karşı direniş ve mücadele kararı verilirken kendi ile muhasebesini yapar. Çok az halka nasip olan bir gelenekle yapar bu muhasebeyi. Hemen her yerde böyle ritimlerle dans etmesinin başka ne anlamı olabilir ki! Newroz’da verilen karar esastır. 1973’teki Newroz’da da bu yapılmıştır. Tek kişilik kongreden on milyonların kongresine ulaşılmıştır. “Malazgirt”e çağrı yanıtlanmıştır. Sıra şimdi bu Newroz kongresinin kararlarına saygı duyarak gereklerini yapması gerekenlerdedir.
