• İletişim
  • Yazarlar
  • Gizlilik Politikası
20 Haziran 2025 Cuma
Sonuç Yok
Tüm Sonuçları Görüntüle
ABONE OL!
GİRİŞ YAP
Yeni Yaşam Gazetesi
JIN
  • Anasayfa
  • Gündem
    • Güncel
    • Yaşam
    • Söyleşi
    • Forum
    • Politika
  • Günün Manşeti
    • Karikatür
  • Kadın
  • Dünya
    • Ortadoğu
  • Kültür
  • Ekoloji
  • Emek
  • Yazarlar
  • Panorama
    • Panorama 2024
    • Panorama 2023
    • Panorama 2022
  • Tümü
  • Anasayfa
  • Gündem
    • Güncel
    • Yaşam
    • Söyleşi
    • Forum
    • Politika
  • Günün Manşeti
    • Karikatür
  • Kadın
  • Dünya
    • Ortadoğu
  • Kültür
  • Ekoloji
  • Emek
  • Yazarlar
  • Panorama
    • Panorama 2024
    • Panorama 2023
    • Panorama 2022
  • Tümü
Sonuç Yok
Tüm Sonuçları Görüntüle
Yeni Yaşam Gazetesi
Sonuç Yok
Tüm Sonuçları Görüntüle
Ana Sayfa Ekoloji

Ordu’nun dereleri artık akmıyor

7 Ekim 2020 Çarşamba - 09:47
Kategori: Ekoloji, Manşet

 HES, RES, maden ve inşaatlarla doğal yapısı bozulan Orta Karadeniz illerinde, dereler yapılan HES’ler nedeniyle kuruma noktasına geldi

Yaylaları ve verimli ovalarıyla ülkenin önemli yeşil bölgelerinden olan Orta Karadeniz, doğal ve tarihi yapısı ile de biliniyor. Fakat uzun yıllardır devam eden ekolojik yıkım bölgenin yeşil dokusunun yanı sıra, tarihi yapısına da büyük zarar verdi. Bölgede Hidroelektrik Santralleri (HES), Rüzgar Enerji Santralleri (RES) ve madenler için on binlerce ağaç kesilirken, yaylalar “Yeşil Yol” projesiyle ranta açılarak, doğal yapısı bozuluyor. Tüm bunların yanı sıra taş ocakları, tarımsal alanların sanayiye açılması, deniz dolgusu gibi yıkımlar bölge illerini yaşanmaz duruma getiriyor.

Bölge, başta Samsun olmak üzere verimli topraklarıyla birçok tarımsal ürünün yetiştiği bir yer olarak bilinirdi. Fakat önceki yıllarda ülkenin tarımsal ihtiyaçlarını karşılayan bölge, son zamanlarda artan ekolojik yıkımla kuraklaşma tehlikesiyle karşı karşıya

Ordunun dereleri akmıyor

Ordu’da aktif halde 16, yapımı bitip faaliyete geçmeyen 9, yapım aşamasında 1 ve proje aşamasında 5 HES bulunuyor. HES’lerin yoğun olduğu yerlerde üzerine türküler yazılan Ordu’nun dereleri kuruma noktasına gelmiş durumda. Bunun yanı sıra yapılması planlanan 3 tane de RES projesi için ihale süreci devam ediyor. Şehirde, Fatsa ilçesinde bulunan siyanürlü altın aramasının dışında 16 tane de maden sahası bulunuyor. HES, RES ve madenler için kesilen ağaçlar ve yine ormanlık alanlarda açılan taş ocaklarıyla da şehrin yeşil dokusu tahrip edilmiş durumda. Ordu merkezi dahil sahil hattında devam eden deniz dolguları da doğal kumsalı kullanılmaz hale getirdi.

Fatsa’da siyanürlü  altın arama

Ordu’nun ilçeleri arasında en fazla yıkımın yaşandığı yer Fatsa. Fatsa’da 8 yıl önce başlayan ve ruhsat süresi dolmasına rağmen devam eden siyanürlü altın madeni bulunuyor. Şirket ruhsat dışı çalışmalarına devam ederken, aynı zamanda kapasite arttırmayı da sürdürüyor. Bunun yanı sıra Fatsa, Perşembe ve Gürgentepe ilçeleri arasında bulunan bir alan altın madeni sahası ilan edildi. Proje kapsamında madene gidecek yollar için Kurşunçal ormanları kesilmeye başlandı. Maden kurulduktan sonra bölgenin geçim kaynağı olan fındık üretiminde de düşüş yaşanmaya başlandı.

ÇED raporuna uygun olmadan yapılması sonucu Ünye’nin İlküvez yaylasındaki katı atık arıtma tesisinin çöp suları dere suyuna sızıyor. İnsanların kullandığı, hayvanların su içtiği dereye sızan sulardan dolayı bölgede çok sayıda hayvan ölüyor. Yine birinci derece arkeolojik sit alanı olarak ilan edilen ve kazma vurulması dahi yasak olan tarihi Yason Burnuna kepçelerle yol yapıldı. Bunun yanında “Yeşil Yol” ile yaylaları tahrip edilen şehirde, deniz dolgularıyla sahil hattı da kullanılamaz hale geldi.

Çarşamba ovası çölleşiyor

Samsun’da aktif 8 HES’in yanı sıra, 3 tane GES, 1 RES, 2 biogaz, 1 linyit ve 1 tane de atık ısı tesisi bulunuyor. Bunların yanı sıra yapımı devam eden 1 HES, 1 RES ve proje aşamasında da 1 HES ve 1 RES bulunuyor. Şehirde aynı zamanda 25 aktif maden sahasının yanı sıra başta Şahin Dağları olmak üzere birçok noktada da sondaj ve yol çalışmaları devam ediyor.

Samsun’da ekolojik yıkımın gözle görülür yaşandığı alan ise Çarşamba Ovası. Buraya yapılmak istenen biokütle santrali için başlayan inşaat sonrası bölge halkının geçimini sağladığı tarım ürünleri büyük zarar gördü. Tarımsal açıdan zengin olan bu bölge de yapılmak istenen santralde, uzmanlara göre günde 630 ton yılda 2 milyon tondan fazla kavak ağacı, çam kökü gibi ürünler yanacak. Denize çok yakın olan bu bölge, kullanacağı yer altı suları yüzünden bölgeyi çölleştirme tehlikesi yaratıyor.

Maden arama çalışmaları

Yine yıkımın en fazla yaşandığı Kavak ilçesi ise çimento fabrikaları ve taş ocaklarının işgali altında. İlçe sınırları içerisinde bulunan Şahin dağlarında, 12 bin hektarlık alan için maden arama ruhsatı verildi. Ruhsat verildikten hemen sonra Başaran ve Atayurt köylerinde yüzlerce ağaç kesilerek yol açıldı. Bu bölgedeki akarsular, bir koldan kent merkezindeki Mert Irmağını beslerken, diğer koldan da Kızılırmak deltasına iniyor. O nedenle burada yapılacak siyanürlü madencilik faaliyeti sadece buradaki 10 köyü ve halkını değil, Kızılırmak üzerinden Kuş Cennetini, Mert Irmağı üzerinden de Samsun kent merkezini etkilemesi bekleniyor.

Amasya dereleri HES’lere peşkeş çekildi

Amasya’da aktif 21 HES’in yanı sıra, yapımı devam eden 5 HES ve proje aşamasında 4 HES bulunuyor. Aktif 21 tane HES’in 16 tanesinin Amasya şehir merkezi ile Taşova ilçesi arasında bulunan verimli tarım arazilerinde olması tarımı bitirme noktasına getirdi. Şehirde 13 ayrı noktada maden arama çalışmaları devam ederken, 5 yeni nokta da maden sahası ilan edildi. Şehrin birçok yerinde kurulu olan madenler ve HES’ler sonucu bölgede tarım bitirilme noktasına geldi. Bunun yanı sıra HES’lerin belirli ırmaklar üzerinde yoğunlaşması sonucu ırmaklar kuruma noktasına geldiğinden kaynaklı balıkçılıkta yapılamıyor.

Sinop’ta nükleer santral

Sinop’ta aktif 6 HES, 7 aktif maden sahası bulunuyor. Bunun yanında Sinop’ta geçtiğimiz haftalarda ÇED olumlu raporu verilen bir de nükleer santral yapılması planlanıyor. Nükleer santralin kurulmak istendiği İnceburun yarım adası etrafında kurulu liman, Karadeniz bölgesindeki en büyük doğal liman olma özelliğini taşıyor. Santral için seçili alanın tamamı bölgenin özelliğinden kaynaklı deniz seviyesinden başlayan çam ağaçlarıyla kaplı. Şimdiye kadar santralin temeliyle ilgili bir çalışma yapılmazken, bölgede yaklaşık 1 milyona yakın bir ağaç kesimi yapıldığı belirtiliyor.

Ekolojistleri Sinop’ta olası bir nükleer santral yapılması durumunda öncelikle tarım ve balıkçılığın zarar göreceğini belirtiyor. Deniz hayvanlarının üremesinin engelleneceğini ve DNA’larının değişeceği söylenirken, santralin reaktörleri için 27 milyon metreküp suyun denizden çekilip ısıtılarak tekrar denize verilecek.

ÇED formalite halinde

Bölgede yaşanan ekolojik yıkımı MA’dan Tolga Güney’e değerlendiren Samsun Çevre Platformu sözcüsü Mehmet Özdağ, Türkiye’nin 2016 yılından itibaren Kanun Hükmünde Kararnamelerle (KHK) yönetildiğini söyledi. Bu tarihten itibaren ÇED mevzuatının formalite haline getirildiğine işaret eden Özdağ, “Türkiye içinde bulunduğu ekonomik krizden çıkışın yolu olarak bütün yaşam alanlarımızı, denizlerimizi, ovalarımızı, ormanlarımızı enerji, inşaat, maden başta olmak üzere sermayenin sınırsız kar hırsına servis etti. Buna karşı çıkan kendi yaşam alanlarını korumak isteyen insanlar polis ve jandarmayla karşı karşıya kalıyor. Çevreyle ilgili bütün mücadele mahkeme salonlarına sıkıştırılıp, dava zabıtlarıyla sınırlı hale getiriliyor. Kazandığımız davaların sonucu uygulanmıyor” dedi.

Soma’da yaşananlar örnek

Ekolojik yıkım için kırsalda mülkiyetin el değiştirtildiğini ifade eden Özdağ, bununla kırsal yaşamın sürdürülemez hale geldiğini aktardı. İnsanların sahibi olduğu, ekip biçtiği toprakları satmak zorunda kaldığını söyleyen Özdağ, şunları söyledi: “Köylünün yüzlerce dönüm arazisi şirket tarafından kapatılıyor. Madenler için de böyle. Kırsal alanda tarımın düşmesi ile insanlar kendi topraklarında şirketlere güvencesiz, geleceksiz çalışır hale dönüştürülüyor. Soma ‘da yapılanlar bunun en büyük örneğiydi. Bölgede tütünü, zeytini bitirip, insanları yerin altında çalışmaya mahkum ettiler. Orta Karadeniz’de de yapılmak istenende budur.”

Yıkıma karşı örgütlenme

İnsanların her şeye rağmen direndiğini dile getiren Özdağ, “Bu seferde devlet Manisa’da olduğu gibi acele kamulaştırmayla şirket lehine karar veriyor. Normalde afetlerde uygulanması gereken bir kanun maddesini şirketlerin çıkarları lehine gözü kapalı kullanıyor. Karşımızda devletin zor ve hukuki gücü var. Ekolojik yıkıma karşı insanların fiili olarak kendi yaşam alanlarından vazgeçmemesi gerekiyor. İnsanlar bulundukları yerellerde yaşam alanlarını korumak için gerek sahadaki fiili mücadeleyi gerekse hukuki mücadeleyi örgütlenerek sürdürmeli. Kendi çocuklarının, torunlarının geleceği için, kendisi için üzerinde yaşadığı köyüne, toprağına, kentine sahip çıkmasından başka çare yok” diye konuştu.

HABER MERKEZİ

 

PaylaşTweetGönderPaylaşGönder
Önceki Haber

Tarsus Cezaevi’nde tutukluya işkence

Sonraki Haber

‘Kamu görevlileri cezasızlık hukuku ile korunuyor’

Sonraki Haber

‘Kamu görevlileri cezasızlık hukuku ile korunuyor’

SON HABERLER

Rehan Bayık son yolculuğuna uğurladı

Rehan Bayık son yolculuğuna uğurladı

Yazar: Yeni Yaşam
20 Haziran 2025

Mêrdîn’de ormanlık alanda yangın

Mêrdîn’de ormanlık alanda yangın

Yazar: Yeni Yaşam
20 Haziran 2025

3 bin 698 hakim ve savcının görev yeri değişti

3 bin 698 hakim ve savcının görev yeri değişti

Yazar: Yeni Yaşam
20 Haziran 2025

İHD: Mültecilerin hakları tanınsın, nefret söylemi son bulsun

İHD: Mültecilerin hakları tanınsın, nefret söylemi son bulsun

Yazar: Yeni Yaşam
20 Haziran 2025

Ailelerden İmralı başvurusu

Ailelerden İmralı başvurusu

Yazar: Yeni Yaşam
20 Haziran 2025

Licê’de kadın ve çocuk ölümleri yürüyüşle protesto edildi

Licê’de kadın ve çocuk ölümleri yürüyüşle protesto edildi

Yazar: Yeni Yaşam
20 Haziran 2025

Öğrencilerden protesto: Soruşturmalar geri çekilsin

Öğrencilerden protesto: Soruşturmalar geri çekilsin

Yazar: Yeni Yaşam
20 Haziran 2025

  • İletişim
  • Yazarlar
  • Gizlilik Politikası
yeniyasamgazetesi@gmail.com

© 2022 Yeni Yaşam Gazetesi - Tüm Hakları Saklıdır

Welcome Back!

Login to your account below

Forgotten Password?

Retrieve your password

Please enter your username or email address to reset your password.

Log In

Add New Playlist

E-gazete aboneliği için tıklayınız.

Sonuç Yok
Tüm Sonuçları Görüntüle
  • Tümü
  • Güncel
  • Yaşam
  • Söyleşi
  • Forum
  • Politika
  • Kadın
  • Dünya
  • Ortadoğu
  • Kültür
  • Emek-Ekonomi
  • Ekoloji
  • Emek-Ekonomi
  • Yazarlar
  • Editörün Seçtikleri
  • Panorama
    • Panorama 2024
    • Panorama 2023
    • Panorama 2022
  • Karikatür
  • Günün Manşeti

© 2022 Yeni Yaşam Gazetesi - Tüm Hakları Saklıdır