Paris’te Jineoloji Akademisi ve TJK-F tarafından yapılan çalıştayda katledilen kadınlar anılırken, ortak mücadele vurgusu yapıldı
Fransa’nın başkenti Paris’te Jineoloji Akademisi ve TJK-F’nin çağrısıyla geniş katılımlı bir kadın çalıştayı gerçekleştirildi. Dünyanın farklı bölgelerinden birçok kadın temsilcinin katıldığı toplantıda, katılımcılar feminizm, hafıza, kadınların yaşam mücadelesini anlama ve sorunlara kolektif yanıt üretme üzerine tartışmaları yürüttü.
Nagihan Akarsel anıldı
Lison Noël’in modaratörlüğünde yapılan çalıştayın çağrı metninde, “Dünyanın dört bir yanında kadınlar, özgür, onurlu ve adil bir yaşam arayışında oldukları için hedef alınıyor, kaybediliyor ve öldürülüyor. Yoldaşımız Nagihan Akarsel’in katledilişinin üçüncü yılında, kadın katliamlarına karşı panel, tartışma ve sanatsal etkinliklerle sizleri selamlıyoruz. Kadın katliamı toplumsal ve siyasal bir meseledir. Amacımız, feminizmi besleyen nedenleri, amaçları ve etkilerini derinlemesine tartışmak, farklı deneyim ve perspektifleri paylaşmaktır” denildi.
Mücadelemiz hakikat mücadelesi
Açılış konuşmasını yapan TJK-E üyesi Meral Çiçek de, 4 Ekim 2022’de Güney Kürdistan’ın Süleymaniye kentinde katledilen Nagihan Akarsel’i anarak, “Kadın katliamını konuşmak, adalet sorununu da konuşmak demektir. Hakikat olmadan adalet olmaz. Bizim mücadelemiz, kadın katliamına karşı adalet ve hakikat mücadelesidir. Sakineler, Nagihan’ar, Evinler için. Paris’te ve dünyanın her yerinde” dedi.
Kadın katliamı mekânız
Meral Çiçek ayrıca Berta Cáceres, Marielle Franco, Dulcie September ve birçok kadın mücadeleciyi anarak, “Kadın katliamı mekânsız ve zamansızdır. Mücadelemiz, kadınların öldürülmesini önlemek ve yeni yollar açmaktır. Bu kolay değil ama birbirimizi korumalı, dayanışmalı ve birlikte ilerlemeliyiz. Bugünkü buluşma bunun için büyük bir adımdır” ifadelerini kullandı.
Çözüm kolektif mücadelede
Jineoloji Akademisi adına konuşan Elif Kaya, kadın katliamının dünyanın her yerinde büyük bir hızla devam ettiğini belirterek, “BM’nin 2023 raporuna göre bir yıl içinde 51 binden fazla kadın öldürüldü. Çoğu partnerleri, eşleri ya da yakın aile üyeleri tarafından. Dünyada her 10 dakikada bir kadın öldürülüyor” diyerek çözümün kolektif mücadeleden geçtiğini vurguladı.
Özgür yaşam vizyonu gerekiyor
Söz alan Geleceği Ören Kadınlar Ağı(Network Women Weaving the Future) adına Dilar Paris ise, kadın cinayetlerinin yalnızca bireysel korunma önlemleriyle durdurulamayacağını belirterek, “Dünya Üçüncü Savaş’ı koşullarında kadınların rejimlerle yüz yüze geldiği bu dönemde, anti-emperyalist ve anti-militarist bir perspektife ihtiyaç var. Bu, yalnızca karşı duruş değil, aynı zamanda özgür bir yaşam vizyonunu gerektiriyor” dedi.
Kastik katille yüzleşmeliyiz
Öte yandan toplantıya katılamayan Jineoloji Akademisi üyesi Nesrin Akgül’ün mesajı da toplantıda okundu. Nesrin Akgül mesajında, “Hepimiz erkek egemen rejimin nasıl olurda ‘aşk’, ‘namus’ adı altında kadın cinayetlerini bu derece sistematik ve sıradan bir kötülükle işlediğinin şokunu yaşamaya devam ediyoruz. Kastik katille yüzleşince aslında bu şokun tarihsel bir süreklilikle günümüze kadar taşırılmış bir vahşi şiddet düzeniyle karşılaşmanın bitmez hali olduğunu öğreniyoruz. Şayet kadın kırım gerçeğini tarihsel bağlamından koparmadan kastik katil denilen ve bugün artık erkeğin toplumsal bilinçaltında yer edinerek, kişilik kazanmış zihniyetle anlamazsak, kadın kırım gerçeğinin altında yatan hakikatle de yüzleşemeyiz. Unutmayalım ki, hakikate yaklaşmak en büyük güçtür ve hiçbir güç insanı hakikat yoluna girmek kadar güçlendiremez” denildi.
Sloganlarla son buldu
Çalıştayda, “Koma Lêkolînên Hunerî ya Jineoloji” (Jineoloji Sanatsal Araştırmalar Grubu) üyelerinin, Projeya Neqiş a Jineoloji Provence (Provence Jineoloji Nakış Projesi) ve Aslı Filiz tarafından kültürel etkinlikler sergilendi.
Panel, tartışma, kültürel etkinlikler ve deneyim paylaşımıyla devam eden buluşma, “Bijî Serok Apo” ve “Jin Jiyan Azadî” sloganlarıyla sona erdi.
PARİS