AKP’nin proje okullar ile eğitimi kendi ideolojisine göre şekillendirdiğini ifade eden Eğitim Sen Amed 3 No’lu Şube Eşbaşkanı Gülser Sargül, ‘Okul siyasi parti seçim bürosu gibi çalışıyor’ dedi
İktidara geldiği günden bu yana “eğitimi kendi dünya görüşüne göre şekillendirdiği”, “eğitimi dinselleştirdiği” eleştirilerinin hedefinde olan AKP iktidarının, yeni dönemde eğitim politikası konusunda attığı yeni adımlar, yine tartışma yarattı. Türkiye Yüzyılı Maarif Modeli, 2024’te devreye konulan “Çevreme Duyarlıyım Değerlerime Sahip Çıkıyorum (ÇEDES)” gibi adımlara tepkiler sürerken, 31 Aralık’ta Ülkü Ocakları ile MEB’e bağlı okullarda uygulanacak “Yaygın eğitim faaliyetleri kapsamında genel, mesleki ve teknik kurslar düzenlenmesi” için protokol imzalandı.
Proje Okullar
2014’te uygulamaya konulan “proje okullar” da AKP’nin eğitimi kendi ideolojine göre şekillendirme eleştirilirken, 66 okulu “Proje Okul” statüsünden çıkarıldı, ancak kapatılan bu okullar arasında imam hatip okullarının bulunmaması eleştirilerin haklılığını gösterdi. MEB, 4 yılını doldurduğu gerekçesiyle 2’si Fen Lisesi, 2’si Sosyal Bilimler Lisesi ve 62’si Anadolu Lisesi olan 66 okulun proje okul listesinden çıkarıldığını duyurdu, ancak bu okulların hangi kritere göre listeden çıkarıldığı konusuna açıklık getirmedi.
Başarı ortalaması yüksek okullardan seçilen ‘Proje Okullar’a AKP’ye yakın idareciler atanması, AKP etkinliklerine ev sahipliği yapması ile de biliniyor. Son olarak Amed’in Pîran (Dicle) ilçesinde Şehit Bilal Dicle Anadolu İmam Hatip Lisesi Fen ve Sosyal Bilimler Proje Okulu’nda AKP Pîran İlçe Gençlik Kongresi’ne ev sahipliği yaptı.
Eğitim ve Bilim Emekçileri Sendikası (Eğitim-Sen) Amed 3 No’lu Şube Eşbaşkanı Gülser Sargül, AKP’nin ‘Proje Okulları’ kendi ideolojisini yaymak için kullandığını ifade ederek, bu okullardaki eğitimin tamamen bilimsel ve laik eğitimden uzak bir sistemle yürütüldüğünü söyledi.
‘Parti seçim bürosu gibi’
Şehit Bilal Dicle Proje Okulu’nun 4 yıldır faaliyette olduğunu ve okulda AKP’nin ilçe kongrelerinin, AKP’ye yakın sendikaların kongrelerinin düzenlendiğini anlatan Gülser Sargül, “Okul müdürü, ilçe merkezinde bulunan Atatürk İmam Hatip Ortaokulu’nda kadrolu müdür olmasına rağmen bu görevini bırakıp, görevlendirmeyle müdürlük yapmaktadır. Proje Okulu, bilimsel çalışmalarla gündeme gelmesinden ziyade daha çok kendi hayat felsefelerine göre, kişisel etkinlikler yapılmaktadır. Hatta siyasi bir partinin seçim bürosu gibi çalışmakta olup ilgili partinin kongreleri de okulda yapılmaktadır Edindiğimiz bilgilere göre, okul müdürünün odasında sürekli iktidara yakın sendika başkanları, ilçede güç sayılan emniyet müdürleri ve diğer güç pozisyonundaki kadrolar bulunuyor” diye konuştu.
Öğrencilerin hafta sonları dershane adı altında bir yerlere götürüldüğünü, ancak nereye götürüldüklerini de bilmediklerini dile getiren Gülser Sargül, bu durumu yakından takip ettiklerini kaydetti.
‘Laik bilimsel eğitim yok oluyor’
ÇEDES’in “Proje Okul’ların” yansıması olduğunu ifade eden Gülser Sargül, “Bu okulları, bu protokolün pratiğe döküldüğü meşru alanlar olma yönünde ilerliyor. Proje Okul’ları olarak daha çok imam hatip okulları ve liseleri seçiliyor. Emniyet müdürlerinin, din öğreticilerin okullarda değerler eğitimi vermesi pedagojik eğitimden uzaktır. Bunlar toplumu, gençliği değiştirip dönüştürmek için ciddi araçsal kurumlar olmuş durumda” şeklinde konuştu.
Bu durumun eğitim-öğretimde öğrencilerin uzaklaşmasına, laik-bilimsel eğitimin de yok olmasına neden olduğunu kaydeden Gülser Sargül, Eğitim Sen olarak okulların iktidarın ideolojik alanı haline gelmesine karşı mücadelelerini sürdüreceklerini belirtti.
HABER MERKEZİ