• İletişim
  • Yazarlar
  • Gizlilik Politikası
19 Aralık 2025 Cuma
Sonuç Yok
Tüm Sonuçları Görüntüle
ABONE OL!
GİRİŞ YAP
Yeni Yaşam Gazetesi
JIN
  • Anasayfa
  • Gündem
    • Güncel
    • Yaşam
    • Söyleşi
    • Forum
    • Politika
  • Günün Manşeti
    • Karikatür
  • Kadın
  • Dünya
    • Ortadoğu
  • Kültür
  • Ekoloji
  • Emek
  • Yazarlar
  • Panorama
    • Panorama 2024
    • Panorama 2023
    • Panorama 2022
  • Tümü
  • Anasayfa
  • Gündem
    • Güncel
    • Yaşam
    • Söyleşi
    • Forum
    • Politika
  • Günün Manşeti
    • Karikatür
  • Kadın
  • Dünya
    • Ortadoğu
  • Kültür
  • Ekoloji
  • Emek
  • Yazarlar
  • Panorama
    • Panorama 2024
    • Panorama 2023
    • Panorama 2022
  • Tümü
Sonuç Yok
Tüm Sonuçları Görüntüle
Yeni Yaşam Gazetesi
Sonuç Yok
Tüm Sonuçları Görüntüle
Ana Sayfa Yazarlar

Radikal demokrasi siyaseti üzerine-Erol Katırcıoğlu

Yeni Yaşam Yazar: Yeni Yaşam
10 Ağustos 2019
Kategori: Yazarlar
Facebook'ta PaylaşTwitter'da Paylaş

Eşitsizlik ve adaletsizlik denince kimilerimizin aklına kapitalizm denilen bu sistemin ekonomik mağdurları geliyor. Yani üretim araçları sahipleri karşısında emeğini satmaktan başka bir seçeneği olmayan emekçiler, yani işçi sınıfı. Gerçekten de 19. Yüzyıl kapitalizmini irdeleyen Marks baba işçi sınıfı ve burjuvazi arasındaki kapitalizmin doğasından gelen bu konumlanışın emekçiler açısından yeni bir dünya kurmak için aynı zamanda bir fırsat olduğunun altını çizdi. Dedi ki, emekçiler açısından eşitsizlik ve adaletsizlik anlamına gelen bu sistem değişmeli. Daha adil ve daha eşitlikçi bir dünya mümkündür.

Burada şunu belirtmeliyim ki Marks baba burada proleteryanın, yani işçi sınıfının, karşısında konumlanan burjuvaziyle mücadelelerinin tarihin çarklarını döndüren bir olgu olduğunu söylerken, böyle bir gücü proleteryaya içkin bir güç olarak değerlendirmedi. Bir başka ifadeyle, böyle bir gücün “özsel” olarak proleteryada var olduğunu söylemek istemedi. Bu, devrimci, değiştirici gücün proleteryanın burjuvaziyle bir “mağduriyet ilişkisi” içinde olmasından kaynaklandığına işaret etti. Yani kısacası işçi sınıfının devrimciliği, ya da eşitlik ve adalet arayışı konusundaki gücü, proleteryada varolan bir özellik değil, proleteryanın burjuvaziyle kurduğu ilişkinin bir “mağduriyet ilişkisi” olmasından kaynaklandığını belirtti. Bu çerçevede mağduriyet ilişkisi, yani bir sınıfın eşitsiz ve adil olmayan koşullarda yaşıyor olması aynı zamanda bu mağduriyet koşullarının değiştirilmesi talebidir.

Böyle bir çerçeveden günümüze baktığımızda, günümüzün ulus devlet yapılarına baktığımızda eşitsizliğin ve adaletsizliğin yalnızca işçi sınıfının değil aynı zamanda farklı kimliklerdeki insanların da muhatap olduğu bir durum olduğunu görürüz. Bugünün dünyasında ulus devlet yapıları içinde ulus devlete hakim olan kimliğin (ya da kimliklerin) baskıcı ve asimilasyoncu uygulamaları diğer kimlikler üzerinde tanınma eşitsizliği ve adaletsizliği çerçevesinde çeşitli mağduriyetler oluşturmaktadır. Bu mağduriyetler kimi kimlikler üzerinde “dil ve kültür”, kimileri üzerinde “inanç” temelinde sosyal mağduriyetler şeklindedir. Dolayısıyla günümüzde “değiştirici” ve “devrimci” talepler yalnızca emek alanında eşitsizlik, adaletsizlik ve sömürü içindeki işçilerden değil aynı zamanda kimliğinden ötürü eşit ve adil davranılmayan kimlik mağdurlarından da gelmektedir.

Bu nedenle de radikal ve çoğul demokrasi açısından eşitlik ve özgürlük mücadelesinin yalnızca işçi sınıfının mağduriyeti üzerinden değil ama aynı zamanda bu mücadelenin kimlik mağdurlarını da kapayacak geniş bir toplumsal ilişkiler dizisine uzatılması olarak tasavvur edilmesi gerekir.

Sanırım Kürt meselesi, Alevi meselesi gibi adlarla konuştuğumuz konulara böyle yaklaşmamız gerekir. Böyle yaklaştığımızda da, bugünün radikal demokrat siyasetinin hedefinin işçi sınıfı dahil tüm mağdurların eşitlik, adalet ve özgürlük talepleri üzerinden kurulmuş bir hedef olmalıdır. Tabii mağdur kimlikler deyince, yalnızca bu kimliğin işçilerini değil kimliğin içindeki çeşitli ekonomik kategorilerdeki insanlarının da kapsanması gerektiği açıktır. Nasıl ki kadın hareketi yalnızca emekçi kadınların değil, tüm farklı ekonomik koşullara sahip kadınların da eşitlik ve özgürlük mücadelesini içeriyorsa tıpkı onun gibi.

Yeni Yaşam

Yeni Yaşam

İlgiliYazılar

Bildiğimiz dünyanın sonrası: Kapitalizm ve Ortadoğu

Bildiğimiz dünyanın sonrası: Kapitalizm ve Ortadoğu

Yazar: Heval Elçi
18 Aralık 2025

“Bildiğimiz dünyanın sonu” değil, “sonrası” demek diyalektik bakış açısından kaynaklanıyor. Her bilinen dünya (yani verili dünya düzeni) kendi çelişkilerini üretir....

Devrimde buluşmak

Uğraklarda üstü örtülemeyenler: Gerçekler-gerilimler

Yazar: Heval Elçi
18 Aralık 2025

Türkiye’nin kapitalist sistemin taşeronluğunu sürdürme çabaları ile sisteme kendini kanıtlamaya çalıştığı uluslararası hamlelerden 2. Kritik Eşiği COP31’i bir önceki yazıda...

Tabii ki demokrasi istenecek

Nereden başlamalı?

Yazar: Bedri Adanır
18 Aralık 2025

Toplumun beslenme, barınma, eğitim, sağlık, ulaşım gibi ihtiyaçlarının; üretim yapılarak karşılanması gerekiyor. Bundan başka bir çare yok. Bir üretim ilişkileri...

Başarının sahibi

Başarının sahibi

Yazar: Heval Elçi
18 Aralık 2025

Türk devleti adına bu süreci yürütenler, Demokratik Toplum ve Barış sürecini, kendilerine göre tanımlayıp, altına başarı imzası atsalar da şimdiye...

Asimilasyon, inkar ve efendiye benzemek

Kadın bedeni üzerinden özel savaş

Yazar: Nazlı Buket Yazıcı
18 Aralık 2025

Devletli uygarlığın beş bin yıllık erkek egemen mirası, tarih boyunca en yoğun baskıyı kadın ve gençlik üzerinde kurmuştur. Toplumsal hakikat...

DADSAZ: Varlığın hukuk dili

DEM Parti’nin raporu ve kalıcı barış arayışı

Yazar: Nazlı Buket Yazıcı
18 Aralık 2025

DEM Parti, TBMM’de kurulan Komisyon’a çözüm ve yol haritası için hazırladığı raporu sunduktan birkaç gün sonra kamuoyu ile paylaştı. Rapora...

Sonraki Haber

Avşin bebek eriyor yetkililer neyi bekliyor?

SON HABERLER

2 kere katledilmeye çalışılan kadın: Şikayet ettim, ama hiçbir yaptırım uygulanmadı

Özden Karabalık davası: Tanıklar cinayet dedi, failler tahliye edildi

Yazar: Nazlı Buket Yazıcı
19 Aralık 2025

BM: QSD ve Şam’ı yapıcı adımlar atmaya teşvik ediyoruz

BM: QSD ve Şam’ı yapıcı adımlar atmaya teşvik ediyoruz

Yazar: Bedri Adanır
19 Aralık 2025

26 şirkete eş zamanlı operasyon: Çok sayıda kişi gözaltına alındı

26 şirkete eş zamanlı operasyon: Çok sayıda kişi gözaltına alındı

Yazar: Aziz Oruç
19 Aralık 2025

PİRHA muhabiri gözaltına alındı

PİRHA muhabiri gözaltına alındı

Yazar: Aziz Oruç
19 Aralık 2025

DEM Parti’den TFF’ye çağrı: Cezai yaptırım ağırlaştırılmalı

DEM Parti’den TFF’ye çağrı: Cezai yaptırım ağırlaştırılmalı

Yazar: Yeni Yaşam
19 Aralık 2025

Barış ve Demokratik Toplum stratejisi

Barış ve Demokratik Toplum stratejisi

Yazar: Heval Elçi
18 Aralık 2025

Sürgün yollarında aşk ve ölüm

Sürgün yollarında aşk ve ölüm

Yazar: Heval Elçi
18 Aralık 2025

  • İletişim
  • Yazarlar
  • Gizlilik Politikası
yeniyasamgazetesi@gmail.com

© 2022 Yeni Yaşam Gazetesi - Tüm Hakları Saklıdır

Welcome Back!

Login to your account below

Forgotten Password?

Retrieve your password

Please enter your username or email address to reset your password.

Log In

Add New Playlist

E-gazete aboneliği için tıklayınız.

Sonuç Yok
Tüm Sonuçları Görüntüle
  • Tümü
  • Güncel
  • Yaşam
  • Söyleşi
  • Forum
  • Politika
  • Kadın
  • Dünya
  • Ortadoğu
  • Kültür
  • Emek-Ekonomi
  • Ekoloji
  • Emek-Ekonomi
  • Yazarlar
  • Editörün Seçtikleri
  • Panorama
    • Panorama 2024
    • Panorama 2023
    • Panorama 2022
  • Karikatür
  • Günün Manşeti

© 2022 Yeni Yaşam Gazetesi - Tüm Hakları Saklıdır