AKP tarafından gündeme getirilen yargı paketinin maddeleri ve içeriği tartışılmaya devam ederken, HDP’nin hukukçu kökenli milletvekili Meral Danış Beştaş’tan pakete tepki geldi. Yargı paketinin AKP tarafından gündemi değiştirmek için çıkarıldığını söyleyen Beştaş, uzun süredir beklenti oluşturulan paketin içinden avukatlara yeşil pasaport, avukatlık sınavı ve buna benzer garip meselelerin çıktığını belirtti. Bunların da toplumun ihtiyaç duymadığı, talep etmediği veya çok kısıtlı talep edilen meseleler olduğunun altını çizen Beştaş, yargı reformunun beklentileri karşılamadığını, cezaevlerindeki gazeteci, siyasetçi ve avukatlar için bir anlam ifade etmediğini vurguladı. Terörle Mücadele Kanununda (TMK) 7/2 maddesine “Eleştiri sınırını aşmayan söylemler ve haber içeriklerine ceza verilemez” cümlesinin ekleneceğine değinen Beştaş, “Zaten verilmemesi gerekir. Eleştirmek suç olamaz. Bir gazetecinin yaptığı haber nasıl suç olabilir? Anayasada bu var zaten. Tüm bunlar göz boyama, zaman kazanma ve halkı tekrar beklenti içine sokma dışında bir anlamı yoktur. Bu yargı reformu denilen ucube paketin kabul edilebilir yanı yoktur” ifadelerini kullandı
‘AKP’den demokrasi çıkmaz’
Yargı paketiyle birlikte Kanun Hükmünde Kararname (KHK) ile ihraç edilenlere pasaport verileceğini belirten Beştaş, bunun da kolluk kuvvetlerinin yapacağı araştırma sonrasında olacağını dile getirerek, “Kesinlikle AKP’den demokrasi çıkmayacak. Bu anlaşıldı. Her gün biraz daha netleşiyor” diye konuştu. “Yargı reformu denilen paket reform değil” diyen Beştaş, konuşmasını şöyle sürdürdü: “Buna karşı adalet komisyonunda, anayasa komisyonunda ve genel kurulda da çok güçlü muhalefet edeceğiz. Çünkü Türkiye’de siyaset yapma hakkı yok, basın yayın hakkı yok. Türkiye’de düşünce özgürlüğü yok. Bunları tesis eden düzenlemeler getirilmeden hiçbir şekilde reform olamaz.”
‘TMK kaldırılmalı’
HDP İnsan Hakları ve Hukuk Komisyonu Sözcüsü, Batman milletvekili Ayşe Acar Başaran da söz konusu paketin toplumun ihtiyaçlarının çok uzağında olduğunu, toplum vicdanında derin yaralar açan kanunsuzlukları düzenleyecek bir paket olmadığını söyledi ve “Dağ fare bile doğurmadı maalesef” dedi. Türkiye’de düşünce ve ifade özgürlüğünün rafa kaldırıldığına işaret eden Başaran, “Peki, bu pakette düşünce ve ifade özgürlüğü açısından bir düzenleme var mı derseniz maalesef yok. Nereye çekerseniz oraya uzayabilen bir terör tanımı ve yaftalama meselesi var. Ekonomiden kadın haklarına kadar herhangi konuda yapılan bir açıklamaya kadar iktidarın söylemi dışında bir söylem kullanıldığında ‘terörist’ damgası ile yaftalanıp büyük cezalar alabiliyorsunuz. Bu kadar geniş bir terör tanımının olması Türkiye’nin en büyük problemlerinden biriyken bunla ilgili çalışma yok. Terörle Mücadele Kanunu’na (TMK) bir cümle eklenilerek özgürleştirilmiyor. Bir kere bu kanunun tümden ortadan kaldırılması gerekiyor. Örgüt üyesi olmanın var sayılan ‘terör’ kavramının somut olarak tanımlanıp demokrasi ve özgürlük talebini yürütenlere karşı bir demokrasi kılıcı gibi sallandırılmasından vazgeçilmesi gerekiyor” dedi.
SİİRT