Türkiye; Rusya, Azerbaycan ve İran üzerinden gelen doğalgaz boru hatları ile adeta delik deşik edilirken, LNG ithalatı için de FSRU tesisleri kuruluyor. Saros Körfezi’ne yapılmak istenen tesisin ise Katar’ın çıkarına olduğu anlaşılıyor
Edirne’nin Saros Körfezi’ne kıyısı bulunan Keşan ilçesine bağlı Sazlıdere köyü sahilinde, BOTAŞ tarafından yapılması planlanan yeniden gazlaştırma terminali (FSRU) ve Kara Boru Hattı Projesi için alınan acele kamulaştırma kararı, 6 Ağustos 2018’de Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın imzasıyla Resmi Gazete’de yayımlanmıştı. Saros Körfezi kıyısındaki ormanlık alan 2006 yılında Kültür ve Turizm Bakanlığı tarafından ‘Turizm Koruma ve Geliştirme Bölgesi’, 2010 yılında ise ‘Saros Körfezi Özel Koruma Bölgesi’ olarak ilan edildi. 1 Haziran 2019’da ise Resmi Gazete’de yayımlanan 1133 sayılı Cumhurbaşkanı Kararı ile Çanakkale’nin Gelibolu ilçesindeki koruma statüleri değiştirildi. LNG tesisi yapılacak alanın koruma statüsü ortadan kaldırılıp bölgede bazı yerler ‘Kesin Korunacak Hassas Alan’ olarak ilan edilirken FSRU tesisinin koruma açısından önü açıldı.
FSRU Katar için mi?
Katar merkezli Fusion Dynamics ve Türkiye merkezli Metcap Energy Investments (Metcap Enerji Yatırım) tarafından, yüzde 50-50 ortaklıkla Trakya’da doğalgaza dayalı petrokimya tesisi kurulacak. Ayrıca petrokimya tesisinin yanı sıra Kırklareli doğalgaz kombine çevrim santralleri ortaklığın ana faaliyetleri içinde. Hükümet tarafından bu tesis için yatırım teşvikleri ise şöyle; 10 yıllık kurumlar, satış ve gümrük vergileri muafiyeti uygulanacak, çalışanlar için SGK ödemeleri hazine tarafından karşılanacak. Tesise Saros Körfezi’nde inşa edilecek olan FSRU tesisinden doğalgaz iletileceği belirtilmişti. Sabancı Holding’in eski genel müdürü Celal Metin’in başkanlığında kurulan Metcap’ın kayıtlı hiçbir varlığının olmaması ise dikkat çekiyor. Metcap şirketinin, 2013’te Bali’deki yatırımları dahil tüm bu varlıklarını Cumhurbaşkanı Erdoğan’a yakınlığı ile bilinen Kazım Türker’e sattığının açıklanması bir başka dikkat çekici gelişmeydi.
Taşımayı kim yapacak?
Eski Enerji Bakanı Berat Albayrak, yaptığı bir açıklamada, Türkiye’nin günlük maksimum doğalgaz tüketiminin 250 milyon metreküp olduğunu, Saros’la birlikte Türkiye’nin sadece kendi gaz ihtiyacını karşılamakla kalmayacağını, artan gazın da ihraç edilebileceğini belirtmişti. Rusya’dan 2026’ya kadar gaz alım taahhüdünün devam etmesine karşın bu yatırımların yapılıyor olması, Katar’la yaşanan yakınlık ile Katar’dan veya bir başka yerden Türkiye’ye LNG taşınması işinin kimin yapacağı ise merak edilirken bu açıklanmasa da taşıyıcının belli olduğu ise ‘malum’ sözleriyle belirtiliyor.
LNG’den kim kazanıyor
Türkiye’nin ABD ile yaşadığı sorunların başında ise LNG ithalatının ABD’den yapılma baskısı var. Şu an Aliağa’daki Kolin’in tesisine ABD’den halen gaz geldiği biliniyor. İran ve Azerbaycan’dan doğalgaz almayı sürdüren Türkiye, en büyük alımı ise Rusya’dan yapıyor. Boru hatları ile gelen doğalgazda arz fazlalığı ortaya çıkmasına karşın diğer yandan sıvılaştırılmış doğalgaz olan LNG’yi tankerlerle ABD ve Katar’dan ithal ediyor. Akdeniz’de süren doğalgaz sondaj savaşında da yer tutmaya çalışan Türkiye’nin, her geçen gün hem ekonomik hem de siyasal anlamda sıkışıklığı artmaya devam ederken, LNG’den kimin kazanacağı merak konusu.
FSRU için ÇED oyunları
Çevre ve Şehircilik Bakanlığı yapılan tüm itirazlara rağmen Saros Körfezi’ne yapılacak olan FSRU tesisi için ÇED olumlu kararı vermişti. Bölge halkı ve avukatları Bülent Kaçar çevresel etki değerlendirmesi olumlu kararının iptali için Edirne İdare Mahkemesi’ne Saros Körfez’ine yapılması istenen FSRU liman projesi için bölge halkının itirazına rağmen verilen ÇED olumlu kararı için bilirkişi ataması yaptı ve bilirkişi keşfi 1 Kasım’da gerçekleşecek. Av. Kaçar yaptığı açıklamada, “Jeolojik zemin etütlerine, mühendislik çalışmalarına devam ediyoruz diye BOTAŞ’ın verdiği beyanlar var” dedi. Raporun sonucuna göre mahkemenin kararını açıklayacağını belirten Kaçar, “Bölge halkının bu davayı etkili bir şekilde takip ettiğini göstermek için 1 Kasım’da gerçekleşecek keşif ve bilirkişi incelemesinde kalabalık olmanın önemli olduğunu” söyleyerek keşfe halkın katılmasını istedi.
FSRU tesisleri artıyor
Türkiye’de hükümetin Katar’la olan yakın ilişileriyle ortaya çıkan, sıvılaştırılmış doğalgazın (LNG) tekrar gaz haline dönüştürülmesi ve boru hatları inşası planları Saros’ta ilerlerken daha önce birçok bölgede ise TSRU tesisleri inşa edildi. İzmir Aliağa’da hükümete yakınlığı ile bilinen Kolin İnşaat FSRU tesisini kurmuş ve 2016’da çalışır hale getirmişti. Hatay’ın Dörtyol ilçesinde Botaş-Dörtyol FSRU (yüzer LNG depolama ve gazlaştırma ünitesi) geçtiğimiz yıl açıldı.
Trakya idam sehpasında Yüzer
LNG Depolama ve Gazlaştırma Gemilerinin (FSRU) bağlanabilmesi için yaklaşık 270 metre uzunluğunda bir iskelenin inşa edilmesi planlanıyor. 52.3 hektarlık alana dolgu ile inşa edilecek iskelenin yanı sıra FSRU gemilerinin yanaşma alanında görev alacak olan römorkörler için dolgu platformu yapılarak, bu platforma römorkörler bağlanırken, Saros Körfezi kirletilerek tüm özelliği yok edilecek. Diğer müştemilatların da bu alan üzerine kurulması planlanıyor. Saros Gönüllüleri Dayanışma Komisyonu adına yayınlanan basın açıklamasında “Avukatımız Bülent Kaçar’ın takibiyle ve Keşan Kent Konseyi’nin katkılarıyla çocuklarımıza temiz bir doğa ve deniz bırakabilmek için tüm süreci sonuna kadar takip edeceğiz” denildi. Diğer yandan Petrokimya tesisi ve doğalgaz çevrim santrali ile doğal yapısı, tarım arazileri ve suları yok olma sürecine girmiş olan Trakya’nın adeta idam fermanı uygulamaya geçiriliyor.
EKOLOJİ SERVİSİ