DEM Parti Antalya Milletvekili Saruhan Oluç, süreç hakkında yaptığı açıklamada, ‘Dinlemelerin ardından rapor yazımına geçilecek. Büyük bir aksilik olmazsa kasım ayı içinde rapor Meclis Genel Kurulu’na iletilecek’ dedi. Oluç, raporda, süreçle ilgili değerlendirmelerin ve tavsiyeler yer alacağını ifade etti
DEM Parti Antalya Milletvekili Milletvekili Oluç, partisinin Adıyaman İl Başkanlığı’nda konuştu. Oluç, Meclis’te kurulan Komisyonu’n hazırlayacağı rapora ilişkin detaylara yer verdi.
Milli Dayanışma, Kardeşlik ve Demokrasi Komisyonu’nun çalışmalarına ilişkin açıklama yapan Oluç, “Komisyon büyük ihtimalle önümüzdeki hafta kapalı dinleme yapacak. MİT Başkanı, İçişleri Bakanı ve Milli Savunma Bakanı da katılacak” dedi.
Dinlemelerin ardından rapor yazımına geçileceğini belirten Oluç, “Büyük bir aksilik olmazsa kasım ayı içinde rapor Meclis Genel Kurulu’na iletilecek. Raporda, süreçle ilgili değerlendirmeler ve tavsiyeler yer alacak. Sivil toplum kuruluşları, akademisyenler, kanaat önderleri dinlendi. Herkes farklı görüşlerde olsa da ‘çözüme dair neler yapılabilir’ noktasında katkı sundu” diye konuştu.
Komisyonun verimli bir çalışma yürüttüğünü ifade eden “Bundan sonraki süreçte, yasalaşma adımlarının hızlı şekilde atılması gerekiyor.”
‘Demirtaş’ın siyasete dönmesi Türkiye’nin demokratikleşme sürecine katkı sağlayacaktır’
Eski HDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş’ın tahliye süreci hakkında soruları yanıtlayan Saruhan Oluç, Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi (AİHM) kararının artık kesinleştiğini hatırlatarak şu değerlendirmeyi yaptı:
“Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi, Demirtaş dosyasına ilişkin kararını kesinleştirdi. Anayasa’nın 90. maddesi gereğince bu kararın Türkiye’deki tüm mahkemeler açısından bağlayıcı olması gerekiyor. Artık mahkemenin bunu uygulamama şansı yok. Cumhurbaşkanı da ‘mahkeme kararına saygılı olacağız’ dedi. Dolayısıyla siyasi bir engel kalmadı. Biz, bu kararın en kısa zamanda uygulanmasını ve hem Selahattin Demirtaş’ın hem de diğer tutuklu arkadaşlarımızın özgürlüklerine kavuşmasını bekliyoruz.”
Demirtaş’ın tahliyesinin sadece Türkiye değil, Ortadoğu ve Avrupa siyaseti açısından da önemli etkiler doğuracağını ifade eden Oluç, “Selahattin Başkan’ın yeniden siyaset sahnesine dönmesi Türkiye’nin demokratikleşme sürecine katkı sağlayacaktır” dedi.
‘Toplum barıştan yana ancak güvensizlik sürüyor’
Milletvekili Oluç, partilerinin son bir yıldır yürüttüğü “Barış ve Demokratik Toplum” buluşmalarında edindikleri izlenimleri aktararak, toplumda barış isteğinin her geçen gün arttığını söyleyerek şunlar dile getirdi:
“Geçtiğimiz yıl bu çalışmalar başladığında barış isteyenlerin oranı yüzde 40 civarındaydı. Şimdi yüzde 75’lere yükselmiş durumda. Yani toplumun dörtte üçü barış istiyor, gençlerin ölmemesini istiyor, Kürt meselesinin demokratik yollarla çözülmesini istiyor. Ancak aynı oranda bir güvensizlik de var. Toplumun yüzde 75’i barıştan yana ama yüzde 75’i de hükümetin bu konuda adım atacağına inanmıyor. Bu nedenle güven artırıcı adımlar atılması şart. Örneğin Selahattin Demirtaş, Figen Yüksekdağ ve Kobani davasında tutuklu bulunanların serbest bırakılması böyle bir adım olabilir. Aynı şekilde, kayyımların görevden alınması ve belediyelerin yeniden seçilmiş meclislere teslim edilmesi de güveni artırır.”
‘Ana dilde eğitim meselesi anayasa değişikliği gerektiriyor’
Ana dilde eğitim konusuna da değinen Oluç, konunun uzun vadede anayasal düzenleme gerektirdiğini ancak kısa vadede yapılabilecek yasal adımların da bulunduğunu belirtti ve sözlerine şöyle devam etti:
“Ana dilde eğitim meselesi anayasa değişikliği gerektiriyor. Fakat bu komisyonun gündeminde Anayasa tartışması yok. Ancak biz, kamusal alanda ana dilin kullanımını kolaylaştıracak yasal düzenlemeler yapılabileceğini düşünüyoruz. Örneğin kamu kurumlarının, tabelalarda veya yerel hizmetlerde Kürtçe gibi yerel dillerin kullanımını yasaklamaması gerekiyor. Ana dilin kamusal alanda rahatça kullanılabilmesi için engellerin kaldırılması yönünde hazırlıklarımız var.”
‘Bu bütçe politikası sürdürülebilir değil’
Türkiye’nin mevcut ekonomik politikalarının dar gelirli kesimler üzerindeki etkisine dikkat çeken Oluç, 2026 bütçesi görüşmeleri hakkında da şunları söyledi:
“Plan ve Bütçe Komisyonu’nda bir haftadır tartışmalar sürüyor. Bugünkü ekonomik sistem özellikle emekçiler, işçiler, esnaf, köylü ve çiftçiler açısından büyük mağduriyetler yaratıyor. Bu bütçe politikası sürdürülebilir değil. Biz, emekten yana ve gelir adaletini gözeten alternatif önerilerimizi Meclis’te sunacağız. Ekonomik anlamda sistemin değişmesi gerekiyor. Çünkü bu düzen halkın değil, sermayenin çıkarlarını koruyor.”
‘Barışın tesis edilmesi diyalogla mümkün’
Sürecin sağlıklı ilerleyebilmesi için diğer partilerle zaman zaman görüşmeler yapıldığını dile getiren Saruhan Oluç, sürecin sadece komisyon düzeyinde değil, siyasi partiler arası diyalog kanallarıyla da yürütüldüğünü kaydederek sözlerine şu sözlerle son verdi:
“Komisyonun dışında da partilerin yönetimleriyle görüşüyoruz. Hem sürecin ilerletilmesi hem de komisyonun daha verimli çalışabilmesi için Meclis’teki bütün partilerle zaman zaman temas kuruyoruz. Barışın tesis edilmesi, ancak karşılıklı güven ve diyalogla mümkün olabilir.”
Kaynak: MA









