Savcı, gazeteci Diren Yurtsever’in yargılandığı davada verilen beraat kararına karşı istinaf başvurusunda bulundu
Gazeteci Diren Yurtsever, Mezopotamya Ajansı’nda (MA) Yazı İşleri Müdürlüğü görevi yaptığı sırada ajansta yayınlanan “Kobanê iddianamesinde çelişen tanık beyanları” ve “Kobanê Davası’nda itirafçılar dinlenecek” haberleri gerekçe gösterilerek “Muhbirlerin hüviyetlerini açıklamak veya yayınlamak” iddiasıyla yargılandığı davanın ilk duruşmasında beraat etti.
İstanbul 23. Ağır Ceza Mahkemesi, beraat kararına “suçun maddi unsurlarının oluşmadığı” gerekçe gösterdi. Savcı karara itiraz etti. Savcı, beraat kararını usul ve esas yönünden kanuna aykırı olduğunu ileri sürerek, dosyanın istinafa götürülmesini talep etti. Savcı, Sami Baran’dan “tanık” olarak bahsederken, Diren Yurtsever’in Sami Baran’dan “muhbir” olarak bahsetmediği halde “muhbirlerin hüviyetlerini açıklama suçundan” cezalandırılması gerektiğini savundu.
‘Usul ve esastan hukuka aykırı’ iddiası
Savcı, Bölge Adliye Mahkemesi Ceza Dairesi Başkanlığı’na dün sunduğu dilekçede şu ifadeler yer aldı: “Oluşa ve tüm dosya kapsamına göre, kamuoyunda ‘Kobani Davası’ olarak bilinen Ankara 22. Ağır Ceza Mahkemesi’nin 2021/6 Esas sırasına kayıtlı kovuşturma kapsamında ‘tanık’ sıfatı ile ifade veren iş bu kovuşturmanın müştekisi Sami Baran hakkında şüpheli Diren Yurtsever’in yazı işleri müdürü olduğu Mezopotamya Haber Ajansı tarafından 08/01/2021 ile 01/04/2022 tarihleri arasında müşteki Sami Baran’ın kimlik bilgilerinin haberleştirerek 3713 sayılı Terörle Mücadele Kanunu’nun 6/3 ve 6/4. Maddelerinde düzenlenen muhbirlerin hüviyetlerini açıklama suçundan cezalandırılmasına karar verilmesi gerekirken yüklenen suçun kanuni unsurları itibariyle oluşmadığı (fiilin kanunda suç olarak tanımlanmamış olması) gerekçesiyle 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 223/2-a maddesi gereğince beraatine karar verilmesinin usul ve esas yönünden kanuna aykırı olduğu kanaat edilmiştir.”
HABER MERKEZİ