• İletişim
  • Yazarlar
  • Gizlilik Politikası
25 Ağustos 2025 Pazartesi
Sonuç Yok
Tüm Sonuçları Görüntüle
ABONE OL!
GİRİŞ YAP
Yeni Yaşam Gazetesi
JIN
  • Anasayfa
  • Gündem
    • Güncel
    • Yaşam
    • Söyleşi
    • Forum
    • Politika
  • Günün Manşeti
    • Karikatür
  • Kadın
  • Dünya
    • Ortadoğu
  • Kültür
  • Ekoloji
  • Emek
  • Yazarlar
  • Panorama
    • Panorama 2024
    • Panorama 2023
    • Panorama 2022
  • Tümü
  • Anasayfa
  • Gündem
    • Güncel
    • Yaşam
    • Söyleşi
    • Forum
    • Politika
  • Günün Manşeti
    • Karikatür
  • Kadın
  • Dünya
    • Ortadoğu
  • Kültür
  • Ekoloji
  • Emek
  • Yazarlar
  • Panorama
    • Panorama 2024
    • Panorama 2023
    • Panorama 2022
  • Tümü
Sonuç Yok
Tüm Sonuçları Görüntüle
Yeni Yaşam Gazetesi
Sonuç Yok
Tüm Sonuçları Görüntüle
Ana Sayfa Forum

Sermaye ve beton arasında bir soluk: Topağacı

25 Ağustos 2025 Pazartesi - 00:00
Kategori: Forum, Manşet
Sermaye ve beton arasında bir soluk: Topağacı

Bugün Topağacı’nda kaybedilen yalnızca bir semtin binaları değil; komşulukların, mahalle sokaklarında oynayan çocukların, mekânda yaşayan kadınların, gençlerin, yaşlıların sosyal ilişkileri ve dayanışmaları, yani mekânın hafızasıdır

Can Papila

İstanbul’un Ümraniye ilçesinin Topağacı Mahallesi’nde rezerv yapı alanı diye anılan, idareye keyfi kentsel dönüşüm projeleri için yetki veren bir yasaya dayanan yeni bir rant hikayesi yaşanıyor. Sürekli karşılaştığımız bu hikaye sadece binaların yıkılıp yeniden yapılmasından ibaret değil. Bu hikayenin ardında, kentin kime ait olduğu, kimlerin kent merkezlerinde kalmaya devam edebileceği ve kimlerin dışarıya sürüleceği sorusu yatıyor. Betonun dili çoğu zaman soğuk ve tekniktir; “deprem güvenliği”, “modernleşme”, “yaşam standardı” gibi kavramlarla konuşur. Oysa bu kelimelerin gölgesinde, mekânın toplumsal üretimi üzerine büyük bir çatışma saklıdır.

Lefebvre’ye atıfla kent, yalnızca taşların ve yolların toplamı değil, gündelik hayatın, belleğin ve toplumsal ilişkilerin dokusudur. Bu nedenle kentsel dönüşüm, basit bir mühendislik işi değil, sınıfsal bir yeniden düzenleme operasyonudur. Bu süreçler “mülksüzleştirme yoluyla birikim”in en çıplak örnekleridir. Halkın emeğiyle kurduğu mahalleler, piyasanın iştahına açılır, kamusal olan sermayeye devredilir, belleğin mekânı tarihsizleştirilir.

Topağacı’nda olup biten, İstanbul’da daha önce defalarca sahneye koyulan bir oyunun yeni perdesi. Tarlabaşı’nda rengârenk yaşam kültürü, “kentsel yenileme” adı altında yok edildi; Sulukule’de yüzyıllık bir kültürel miras, rant uğruna tarihten silindi; Fikirtepe’de gökdelenlerin gölgesinde binlerce insan yıllardır belirsizlik içinde bekletiliyor. Her seferinde aynı hikâye tekrarlandı: Sermaye kazandı, yoksullar kaybetti, kent kimliğinden bir parça daha yitirildi.

Bu oyunun sahne arkasında ise sermaye–devlet işbirliği duruyor. Kentsel dönüşüm, yalnızca özel şirketlerin değil, aynı zamanda merkezi ve yerel yönetimlerin çıkarları doğrultusunda şekilleniyor. Kabaca devlet, “deprem güvenliği” gibi meşru kaygıları seferber ederek rantı meşrulaştırıp piyasa için zemin hazırlıyor. Müteahhitler ve şirketlere kamusal kaynaklar açılıyor. Böylece deprem gerçeği, halkın güvenliği için değil, sermayenin kâr rejimini büyütmek için araçsallaştırılıyor. Bu süreç, sadece mekânın yeniden inşası değil, aynı zamanda emekçi mahallelerinin kolektif yaşamının tasfiyesi anlamına geliyor.

Bugün Topağacı’nda kaybedilen yalnızca bir semtin binaları değil; komşulukların, mahalle sokaklarında oynayan çocukların, mekânda yaşayan kadınların, gençlerin, yaşlıların sosyal ilişkileri ve dayanışmaları, yani mekânın hafızasıdır. Ezcümle beton bloklar yükselirken, toplumsal bellek gölgede bırakılır; kentin en değerli sermayesi olan insan ilişkileri yerinden edilir.

Bu insansızlaştırma, yalnızca fiziki bir tahliye değil, toplumsal olanın tasfiyesidir. Kolektif dayanışma ve komün kültürü parçalanırken, yerine bireyselleşmiş, tüketim üzerinden tanımlanan, yalnızlaştırılmış bir kent yaşamı inşa edilir. İnsanlar ortak yaşamın yerine yalnızca bireysel konfor ve mülkiyet ile tanımlanan bir dünyaya hapsedilir.

1.Harvey’in altını çizdiği gibi, kent hakkı yalnızca barınma değil, aynı zamanda kenti dönüştürme hakkıdır. Ve bu hak, bireysel değil, kolektif bir haktır. Çünkü kent, bireylerin değil, emekçilerin ortak elleriyle inşa edilir.

Dolayısıyla Kent hakkı, soyut bir ideal değil; tam da bu somut çatışmalarda ete kemiğe bürünen bir taleptir. Yerinde dönüşüm, katılımcı planlama ve hafızanın korunması, yalnızca teknik çözümler değil, özgür bir kentsel yaşamın asgari koşullarıdır.

Topağacı’nın bugünkü direnişi, kent hakkının doğrudan tecellisidir. Çünkü gelinen aşamada şehirler sermayenin beton duvarları arasında ya sessizliğe gömülür ya da halkın kolektif mücadelesiyle yeniden can bulur. Hal böyleyken Topağacı’nda savunulan, yalnızca bir semt değil; emeğin, hafızanın ve müşterek yaşamın kendisidir.

 

PaylaşTweetGönderPaylaşGönder
Önceki Haber

Beklemek olmaz

Sonraki Haber

Barışma dilde başlar!

Sonraki Haber
Barışın aması olmaz!

Barışma dilde başlar!

SON HABERLER

Hatimoğulları: Bu süreç bir bekleme süreci değil, mücadele sürecidir

Hatimoğulları: Bu süreç bir bekleme süreci değil, mücadele sürecidir

Yazar: Yeni Yaşam
25 Ağustos 2025

Halep’te neler oluyor?

Halep’te neler oluyor?

Yazar: Yeni Yaşam
25 Ağustos 2025

Yahya Orhan: Artık kendimiz için çalışacağız!

Zenginin malı, züğürdün çenesini yorar!

Yazar: Yeni Yaşam
25 Ağustos 2025

Özerk manzaralar: Yol filminde dağlar

Modern dünyaya doğru: Işık

Yazar: Yeni Yaşam
25 Ağustos 2025

Sosyalist sorun çözme yöntemi, demokratik müzakere olabilir mi?

Sosyalist sorun çözme yöntemi, demokratik müzakere olabilir mi?

Yazar: Yeni Yaşam
25 Ağustos 2025

Bir milyon dolarlık füze ve kriz

Umut İmralı’da

Yazar: Yeni Yaşam
25 Ağustos 2025

Barışın aması olmaz!

Barışma dilde başlar!

Yazar: Yeni Yaşam
25 Ağustos 2025

  • İletişim
  • Yazarlar
  • Gizlilik Politikası
yeniyasamgazetesi@gmail.com

© 2022 Yeni Yaşam Gazetesi - Tüm Hakları Saklıdır

Welcome Back!

Login to your account below

Forgotten Password?

Retrieve your password

Please enter your username or email address to reset your password.

Log In

Add New Playlist

E-gazete aboneliği için tıklayınız.

Sonuç Yok
Tüm Sonuçları Görüntüle
  • Tümü
  • Güncel
  • Yaşam
  • Söyleşi
  • Forum
  • Politika
  • Kadın
  • Dünya
  • Ortadoğu
  • Kültür
  • Emek-Ekonomi
  • Ekoloji
  • Emek-Ekonomi
  • Yazarlar
  • Editörün Seçtikleri
  • Panorama
    • Panorama 2024
    • Panorama 2023
    • Panorama 2022
  • Karikatür
  • Günün Manşeti

© 2022 Yeni Yaşam Gazetesi - Tüm Hakları Saklıdır