• İletişim
  • Yazarlar
  • Gizlilik Politikası
26 Ekim 2025 Pazar
Sonuç Yok
Tüm Sonuçları Görüntüle
ABONE OL!
GİRİŞ YAP
Yeni Yaşam Gazetesi
JIN
  • Anasayfa
  • Gündem
    • Güncel
    • Yaşam
    • Söyleşi
    • Forum
    • Politika
  • Günün Manşeti
    • Karikatür
  • Kadın
  • Dünya
    • Ortadoğu
  • Kültür
  • Ekoloji
  • Emek
  • Yazarlar
  • Panorama
    • Panorama 2024
    • Panorama 2023
    • Panorama 2022
  • Tümü
  • Anasayfa
  • Gündem
    • Güncel
    • Yaşam
    • Söyleşi
    • Forum
    • Politika
  • Günün Manşeti
    • Karikatür
  • Kadın
  • Dünya
    • Ortadoğu
  • Kültür
  • Ekoloji
  • Emek
  • Yazarlar
  • Panorama
    • Panorama 2024
    • Panorama 2023
    • Panorama 2022
  • Tümü
Sonuç Yok
Tüm Sonuçları Görüntüle
Yeni Yaşam Gazetesi
Sonuç Yok
Tüm Sonuçları Görüntüle
Ana Sayfa Manşet

Sêwreg’te her hafta yeni bir taziye

26 Ekim 2025 Pazar - 00:00
Kategori: Manşet, Özel, Yaşam
Sêwreg’te her hafta yeni bir taziye

Riha’nın Sêwreg ilçesinde son bir yılda gençler arasında artan intihar vakaları arttı. İntihar den gençlerin aileleri gazetemize konuştu:

  • Herhangi bir sorunu yoktu. Hatta Hatay’a da gidip çalışmak istiyordu. Son günlerinde keyfi yerindeydi. Kuzenleri ve akrabalarıyla gülüşüp eğleniyordu. Nereden aldığını bilmediğimiz bir silah almış. Evin yakınlarında bir yere giderek intihar etti
  • Portakal toplama işini yapacaktı. Abisi ile birlikte gittiler hatta. Sadece bir gün sonra orada intihar ettiğini duyduk. Biz Melik’i çok severdik. Çok akıllı bir çocuktu. Benim için onun yerini doldurabilecek kimse yok
  • Oğlumun intihar ettiği akşam Sêwreg’de 5 kişi daha intihar etmiş. Ondan bir hafta önce de Bayris köyünde 16 yaşında bir kız çocuğu intihar etmiş. Oğlumdan sonra bir erkek çocuğu daha intihar etti. Hemo köyünde 3 kişinin intiharı ile hepsinin kırkları birbirine girdi

Şirin Bayık

Riha’nın (Urfa) Sêwreg (Siverek) ilçesinde son bir yılda gençler arasında artan intihar vakaları korkutucu bir tabloya dönüştü. İlçede neredeyse her hafta bir taziye kuruluyor. Aileler “ne olduğunu anlamıyoruz” derken, olaylarla ilgili resmi bir soruşturma veya psikolojik destek çalışması yürütülmüyor. Gazetemize konuşan aileler ise “Artık çocuklarımız için korkuyoruz” dedi.

Neden olduğunu anlamıyoruz

Sêwreg’in Demirci mezrasında yaşayan ve 10 ay önce intihar eden 21 yaşındaki Ramazan İlgin’in annesi Nuriye İlgin, oğlunun ölümünü hâlâ kabullenemiyor. Nuriye İlgin, oğluna dair şunları söyledi: “Oğlum Zonguldak’ta çalışıyordu. Sonra buraya geri geldi. 5 gün evde kaldı. Herhangi bir sorunu yoktu. Hatta Hatay’a da gidip çalışmak istiyordu. Son günlerinde keyfi yerindeydi. Kuzenleri ve akrabalarıyla gülüşüp eğleniyordu. Nereden aldığını bilmediğimiz bir silah almış. Evin yakınlarında bir yere giderek intihar etti. Bizim için çok zor bir durum. Acısı çok büyük. Bazen ona seni de evlendirelim derdim. Bana gülerdi. Çok tepki vermezdi. Son söylediğimde de güldü. Hatta eğer bu durum olmasaydı belki nişanlanacaktı. Bana son olarak içinde parasının olduğu cüzdanını verdi. O an içime bir şüphe düştü. Sordum ama bir şey demedi. Bunu düşünemedim.”

Baba Halife İlgin ise yaşadıkları şaşkınlığı şöyle anlattı: “Oğlum işini seviyordu. Kaynak işleri yapıyordu. Ustaydı hatta. Bunları bir anda bırakıp geldi. 5 gün bizimle kaldı. Son akşam kardeşimin evindeydik. Yemek yendi hatta Ramazan da yardım etti diğer gençlerle birlikte. İlerleyen saatlerde evin biraz ilerisinde bir kalabalık oluştu. Gittiğimizde Ramazan intihar etmişti. Bizde silah falan da yoktu. Nereden bulmuş anlamadık. Oğlumun ne borcu, bir şeyi yoktu. Hatta hesabında para varmış. Bizim çocuklarda ne uyuşturucu ne kumar bu tür şeyler yoktur. O yüzden bir sebep bulamıyoruz. Kuzenleri ve arkadaşları onun herhangi bir probleminin olmadığını söylüyor. Neden böyle yaptı bilemiyoruz. Her şeyi vardı hatta pasaportu vardı. Yurtdışına çıkmayı istiyordu. Çok üzülüyoruz. Biz onu seviyorduk. Gerçekten ne olduğunu, neden olduğunu anlayamıyoruz. Telefonu henüz savcılıkta, oraya da bakamıyoruz. Sadece bize silahın kimin olduğunu sordular. Başka bir şey sormadılar.”

Aynı aileden iki intihar

Ramazan İlgin’den iki ay sonra kuzeni, 17 yaşındaki Melik İlgin de yaşamına son verdi. İki genç de sanal medya hesaplarında benzer notlar paylaşmıştı:

“Herkes hakkını helal etsin, en çok da büyüklerim,

İntihar eden Melik İlgin’in babası Sait İlgin, yaşadıklarını şu sözlerle anlattı: “Oğlumun bir sorunu yoktu. Kıbrıs’a çalışmak için gitmişti. Biz ‘gitme’ desek de gitmek istedi ve gitti. Portakal toplama işini yapacaktı. Abisi ile birlikte gittiler hatta. Sadece bir gün sonra orada intihar ettiğini duyduk. Biz Melik’i çok severdik. Çok akıllı bir çocuktu. Benim için onun yerini doldurabilecek kimse yok. O kadar ki seviyordum. Beraber çok vakit geçirirdik. Her zaman nerede ne yapacağını, ne konuşacağını bilirdi. Ama böyle oldu. Melik, istediği her yere giderdi, istediği şeyleri yapardı. Maddi bir sorunu yoktu. 8 aydır düşünüyorum ama bir sebep bulamıyorum. Abimin intiharından sonra ben Melik için taziye kurmamayı da düşündüm. Çünkü artıyor bu intiharlar. Örnek olmasın diye düşündüm. Ama imam bunun olmayacağını söyledi. Taziyesini kurduk. Acımız hiç geçmeyecek ama. Ne olduğunu da anlayamıyoruz.”

Köylerde korku büyüyor

Melik İlgin’nin abisi ise, ilçedeki gençler arasında derin bir korku ve kaygı yaşandığını söyledi. “Bizde de artık korku oluştu” diyen abi, “Çocuklarımızın, gençlerimizin psikolojisi bozuldu. Geride kalanlar için endişeleniyoruz. Biz yetkili birilerinin gelip nedenini araştırmasını istiyoruz. Çünkü bu olaylar artıyor. Geçtiğimiz aylarda bunlardan sonra 12-13 yaşındaki bir çocuk daha telefonda aynı notu paylaşmıştı. Ama ona yetişebildik ve vazgeçirdik. Bu durumdan çok korkuyoruz. Artık bir müdahale olmalı” diye ifade etti.

‘Her şeyi vardı ama neden?’

Güvercin mezrasında sekiz ay önce yaşamına son veren 17 yaşındaki Muhammed Yusuf Geyik’in babası Mehmet Geyik de oğlunun hiçbir sorunu olmadığını belirtti. “Oğlumun hiç sorunu yoktu” diye anlatmaya başlayan baba Yusuf Geyik, “İyi şartlarda büyüttük onu. Her şeyi dört dörtlüktü. Buna ne sebep oldu anlayamıyoruz. En son birlikte köydeki evimize gitmek için plan yapmıştık. Merkezde bulunan evimizde yaşamına son verdi. Ailevi, maddi bir sıkıntısı yoktu. Bizim için çok değerliydi. Bir dediğini iki etmiyorduk. Sanki 40 yaşındaydı, olgundu. Oturmasını kalkmasını bilirdi ve abilerine göre daha olgundu. Niye böyle bir şey yaptı bilemiyoruz. Herhangi bir mesaj, not bırakmadı. Kötü bir alışkanlığı yoktu. İntihar ettikten sonra telefonu savcılık aldı ama açamamışlar. Bu yüzden bunu da bilemiyoruz. Artık o eve biz de giremiyoruz. Kaç ay oldu o eve hiçbirimiz giremiyoruz. Oğlumun intihar ettiği akşam Sêwreg’de 5 kişi daha intihar etmiş. Ondan bir hafta önce de Bayris köyünde 16 yaşında bir kız çocuğu intihar etmiş. Oğlumdan sonra bir erkek çocuğu daha intihar etti. Hemo köyünde 3 kişinin intiharı ile hepsinin kırkları birbirine girdi. İki kardeş ve bir kuzenleri peş peşe intihar etmiş. Bugün de sanayi sitesine gittim ve bir gencin daha intihar ettiğini söylediler. Neler oluyor bilmiyorum” diyerek artan intiharlara dikkat çekti.

Atanamadığı için yaşamına son verdi

Sêwreg merkezde ise bir hafta önce 27 yaşındaki Celil Ayhan Önder yaşamına son verdi. Matematik Öğretmenliği mezunu olan Celil Ayhan Önder, atanamadığı için bıraktığı notta bu nedenle yaşamına son verdiğini yazmıştı. Akrabası Salih Caner, ilçedeki tabloyu şöyle anlattı: “Bir yılda 30’dan fazla genç intihar etti. Üç günde bir yeni bir intihar haberi alıyoruz. Gençler artık dayanacak güç bulamıyor. Hayat şartları, işsizlik ve umutsuzluk onları zorluyor. Bu durumun ciddiye alınması gerekiyor.”

Yetkililer sessiz, aileler yanıt bekliyor

Art arda yaşanan intiharlar ilçede korku ve çaresizlik yaratmış durumda. Ancak şimdiye kadar ne psikolojik destek ekipleri gönderildi ne de toplu bir inceleme başlatıldı.

Aileler ve köylüler ise tek bir ortak cümlede buluşuyor: “Artık çocuklarımız için korkuyoruz.”

Öte yandan Sêwreg halkı intihar dalgasının bir nedeni olarak toplumsal bir krize işaret ediyor. Kırılgan bir gençliğin varlığına dikkat çeken halk, psikolojik danışmanlık hizmetlerine erişimde oldukça sınırlı olduklarını dile getirdi. Aileler, olaylardan sonra yalnız bırakıldıklarını söylüyor. Bölgeye kriz destek ekipleri gönderilmesinin, önleyici farkındalık çalışmalarının yapılmasının hayati olduğunu vurguluyor.

PaylaşTweetGönderPaylaşGönder
Önceki Haber

Türk’ün yasası, Kürt’ün hukuksuzluğu

Sonraki Haber

Casusu içinizde arayın

Sonraki Haber
‘Devletten bekleme!’

Casusu içinizde arayın

SON HABERLER

Jin Dergi’nin yeni sayısı yayında

Jin Dergi’nin yeni sayısı yayında

Yazar: Aziz Oruç
26 Ekim 2025

‘Devletten bekleme!’

Casusu içinizde arayın

Yazar: Aziz Oruç
26 Ekim 2025

Sêwreg’te her hafta yeni bir taziye

Sêwreg’te her hafta yeni bir taziye

Yazar: Aziz Oruç
26 Ekim 2025

Türk’ün yasası, Kürt’ün hukuksuzluğu

Türk’ün yasası, Kürt’ün hukuksuzluğu

Yazar: Reyhan Hacıoğlu
26 Ekim 2025

‘Pazarlık yok’ teranesi

Süreç bir bütündür

Yazar: Aziz Oruç
26 Ekim 2025

Merdan Yanardağ’ın ifade işlemleri başladı

Merdan Yanardağ’ın ifade işlemleri başladı

Yazar: Yeni Yaşam
25 Ekim 2025

İsrail Gazze’yi vurdu

İsrail Gazze’yi vurdu

Yazar: Yeni Yaşam
25 Ekim 2025

  • İletişim
  • Yazarlar
  • Gizlilik Politikası
yeniyasamgazetesi@gmail.com

© 2022 Yeni Yaşam Gazetesi - Tüm Hakları Saklıdır

Welcome Back!

Login to your account below

Forgotten Password?

Retrieve your password

Please enter your username or email address to reset your password.

Log In

Add New Playlist

E-gazete aboneliği için tıklayınız.

Sonuç Yok
Tüm Sonuçları Görüntüle
  • Tümü
  • Güncel
  • Yaşam
  • Söyleşi
  • Forum
  • Politika
  • Kadın
  • Dünya
  • Ortadoğu
  • Kültür
  • Emek-Ekonomi
  • Ekoloji
  • Emek-Ekonomi
  • Yazarlar
  • Editörün Seçtikleri
  • Panorama
    • Panorama 2024
    • Panorama 2023
    • Panorama 2022
  • Karikatür
  • Günün Manşeti

© 2022 Yeni Yaşam Gazetesi - Tüm Hakları Saklıdır