• İletişim
  • Yazarlar
  • Gizlilik Politikası
12 Eylül 2025 Cuma
Sonuç Yok
Tüm Sonuçları Görüntüle
ABONE OL!
GİRİŞ YAP
Yeni Yaşam Gazetesi
JIN
  • Anasayfa
  • Gündem
    • Güncel
    • Yaşam
    • Söyleşi
    • Forum
    • Politika
  • Günün Manşeti
    • Karikatür
  • Kadın
  • Dünya
    • Ortadoğu
  • Kültür
  • Ekoloji
  • Emek
  • Yazarlar
  • Panorama
    • Panorama 2024
    • Panorama 2023
    • Panorama 2022
  • Tümü
  • Anasayfa
  • Gündem
    • Güncel
    • Yaşam
    • Söyleşi
    • Forum
    • Politika
  • Günün Manşeti
    • Karikatür
  • Kadın
  • Dünya
    • Ortadoğu
  • Kültür
  • Ekoloji
  • Emek
  • Yazarlar
  • Panorama
    • Panorama 2024
    • Panorama 2023
    • Panorama 2022
  • Tümü
Sonuç Yok
Tüm Sonuçları Görüntüle
Yeni Yaşam Gazetesi
Sonuç Yok
Tüm Sonuçları Görüntüle
Ana Sayfa Gündem Güncel

‘Şiddetin nedeni cezasızlık’

4 Eylül 2019 Çarşamba - 01:27
Kategori: Güncel

Türkiye İnsan Hakları Vakfı (TİHV) Başkanı Şebnem Korur Fincancı, sokağa taşan kolluk şiddetinin asıl sorumlusunun “cezasızlık politikası” uygulayan siyasi irade olduğunu ifade etti. TİHV Başkanı Fincancı, sokağa giderek hakim olan bu polis şiddeti ve bu durumu besleyen nedenleri MA’ya anlatı.

‘Cezasızlık yasallaştı’

Türkiye’de neredeyse vatandaşı koruyan bütün mekanizmaların bir süredir devre dışı bırakıldığını söyleyen Fincancı, Kürt illerinde sokağa çıkma yasakları döneminde başlayan kör şiddetle yaşam hakkı ihlaline varan çok ciddi boyutta süreçlerin yaşandığını belirtti. Yaşanan bu olaylar sonrasında etkili soruşturmalar yapılarak sorumluların yargılanması gerekirken, hiçte böyle bir yola başvurulmadığını belirti. Fincancı, ülkede başından beri “cezasızlık politikası” uygulandığını ifade etti. Fincancı, “Bu cezasızlık politikası, eskiden daha mahcup bir şekilde uygulanırdı. Daha çok dava dosyalarının içinde bulurduk bu cezasızlıkları. Takipsizlikler verirdi savcılıklar ve kolluğun bu şiddetini koruyucu bir tutum almış olurdu. En nihayetinde cezasızlık KHK’lerin içine kondu. Dolayısıyla sonrasında da yasal hale getirildi. Terörle mücadele esnasında gerçekleşen şiddet eylemlerinden kolluğun sorumlu olmayacağı bugün itibariyle ülke yasalarında var” diye konuştu.

‘Suç duyurusu önemli’

Kolluk şiddetine uğrayan tüm insanların bu durumun belgelenmesi için çaba göstermesi gerektiğini önemle vurgulayan Fincancı, bunun için de avukatların özellikle başvuru yapması gerektiğini dile getirdi. Fincancı, “Bu başvurular yapılmalı ki bunlar görünür olsun. Önlemenin bir yolu da bunları görünür kılmak. Evet, bizlere göstermeleri toplumu korkutmak, sindirmek amaçlıdır.

Biz bunu başka bir yerden belgeleyerek gösterdiğimizde bunun suç niteliğini de tanımlamış oluyoruz. İnsanların eğitimlerinin ortadan kalktığı, eğitimsizliğin vaaz edildiği bir Türkiye’de yaşamak istemiyoruz. İnsanların kendi yaşam alanlarını, kendi anadillerini kullanabildikleri, özgürce yaşayabildikleri, bir arada oldukları bir Türkiye istiyoruz” diye konuştu. Fincancı, kolluk şiddetinin yanı sıra son dönemlerde kadına yönelik artan şiddet vakaları üzerinde de durdu. Şunları söyledi.”Kadına yönelik şiddetle ilgili Türkiye’nin yüz akı, onuru olan İstanbul Sözleşmesi var ama bunların uygulanmadığını biliyoruz. Ne yazık ki bürokrasi kanadında bunun uygulanması konusunda ciddi bir direnç var. Yargı, İstanbul Sözleşmesi’nin ne olduğundan bihaber de olabiliyor. Bunlarla ilgili ciddi sıkıntılar var ya da bilmemeyi tercih ediyorlar.

Kadınların güçlenmesini istemiyorlar. Çünkü kadınlar güçlendiğinde toplumunda daha demokratik ve özgür şekillenmesi mümkün olacak kaygısı taşıyorlar.” Siyasi iradenin sergilediği tutum ve söylemler doğrultusunda bu mekanizmaları yok sayma yaklaşımının şiddetin daha fazla yaygınlaşmasında etkili olduğunu belirten Fincancı, şunları söyledi: “Bu toplum, travmalar toplumu ne yazık ki. Biz gittikçe toplum olmaktan çıkıyoruz” dedi.

Müjdat Can/Van-MA

PaylaşTweetGönderPaylaşGönder
Önceki Haber

Ağustos ayında 49 kadın katledildi

Sonraki Haber

Gazetecilere mektup göndermek yasak

Sonraki Haber

Gazetecilere mektup göndermek yasak

SON HABERLER

İspanyol STK’lerden Avrupa Konseyi’ne Abdullah Öcalan için ‘umut hakkı’ çağrısı

İspanyol STK’lerden Avrupa Konseyi’ne Abdullah Öcalan için ‘umut hakkı’ çağrısı

Yazar: Yeni Yaşam
12 Eylül 2025

Komünal örgütlenmenin ana aktörü yerel yönetimler

Komünal örgütlenmenin ana aktörü yerel yönetimler

Yazar: Nazlı Buket Yazıcı
12 Eylül 2025

Doğa haykırıyor: Yarın geç!

Doğa haykırıyor: Yarın geç!

Yazar: Heval Elçi
12 Eylül 2025

Eski sözcük

Eski sözcük

Yazar: Nazlı Buket Yazıcı
12 Eylül 2025

Savaş siyasi olarak örgütlenmiş kolektif cinayettir

Savaş siyasi olarak örgütlenmiş kolektif cinayettir

Yazar: Reyhan Hacıoğlu
12 Eylül 2025

Dêrsim’de eğitim hakkı sözde mi?

Dêrsim’de eğitim hakkı sözde mi?

Yazar: Nazlı Buket Yazıcı
12 Eylül 2025

Ortadoğu dönüşürken iktidar hâlâ 20. yüzyılda mı?

Ortadoğu dönüşürken iktidar hâlâ 20. yüzyılda mı?

Yazar: Nazlı Buket Yazıcı
12 Eylül 2025

  • İletişim
  • Yazarlar
  • Gizlilik Politikası
yeniyasamgazetesi@gmail.com

© 2022 Yeni Yaşam Gazetesi - Tüm Hakları Saklıdır

Welcome Back!

Login to your account below

Forgotten Password?

Retrieve your password

Please enter your username or email address to reset your password.

Log In

Add New Playlist

E-gazete aboneliği için tıklayınız.

Sonuç Yok
Tüm Sonuçları Görüntüle
  • Tümü
  • Güncel
  • Yaşam
  • Söyleşi
  • Forum
  • Politika
  • Kadın
  • Dünya
  • Ortadoğu
  • Kültür
  • Emek-Ekonomi
  • Ekoloji
  • Emek-Ekonomi
  • Yazarlar
  • Editörün Seçtikleri
  • Panorama
    • Panorama 2024
    • Panorama 2023
    • Panorama 2022
  • Karikatür
  • Günün Manşeti

© 2022 Yeni Yaşam Gazetesi - Tüm Hakları Saklıdır