Ulusal birliğin Kürt halkı açısından önemli olduğunun altını çizen kadınlar, ‘Kürt halkının yıllardır en önemli sorunlarından biri birlik olamayışımızdır. 4 parçada örgütlenmeli, sınırları yıkmalı ve tecridi kırmalıyız’ dedi
Diyarbakır’da aralarında, Azadî Hareketi, Demokratik Bölgeler Partisi (DBP), Devrimci Demokrat Kürt Derneği (DDKD), Demokratik Toplum Kongresi (DTK), Halkların Demokratik Partisi (HDP), İnsan ve Özgürlük Partisi (İÖP), Kürdistan Komünist Partisi (KKP), Demokratik Kürt Platformu (PDKBakur), Türkiye Kürdistanı Demokrat Partisi’nin de (PDK-T) olduğu on siyasi parti ulusal birlik için bir araya gelmiş, birlik için çalışmalara başladıklarını duyurmuştu. Kararı en çok sahiplenenler de kadınlar oldu. Kadınlar, ulusal birliğin Kürt halkına yönelik saldırıların ortadan kalkması ve Kürt halkının güçlenmesi için önemli olduğunu belirtti.
‘Birliği kalıcılaştırmalıyız’
Kürt halkının birliğinden ve örgütlülüğünden taviz vermemesi gerektiğini ifade eden Ayşe Karuş Zengin, birlik olmanın önündeki bütün engelleri ortadan kaldırmaları gerektiğine değindi. Zengin, “Kürt halkının birlik ve beraberliği için farklı düşüncelerde olan bu siyasi partilerin bir araya gelmesi Kürt halkı açısından tarihi ve önemli bir adımdır. Tüm Kürt partilerinin bu çalışmaya ortak olması gerekir. Bu halk söz konusu dil, kültür, tarih olduğunda nasıl birlik olabileceğini birçok kez gösterdi. Bunu artık kalıcı hale getirmemiz gerekiyor. Bunun için de hepimiz elimizi taşın altına koymalıyız ve sınırları ortadan kaldırmalıyız” ifadelerini kullandı.
‘Sınırları tanımıyoruz’
Kürt halkının yıllardır saldırılara maruz kaldığını ve tüm haklarının yok sayıldığını dile getiren Asiye Şimşek, “Kürt halkının 4 parçada örgütlenmesi gerekiyor. Cegerxwin’in dediği gibi, birlik olmazsak tek tek gideceğiz. Kardeşi kardeşe düşman ediyorlar, Kürt birliğinin sağlanmaması için her şeyi yapıyorlar. Kürt halkı bu oyunlara gelmeden, çalışmaların etrafından kenetlenmeli. Biz sınırları tanımıyoruz” şeklinde konuştu.
‘En çok kadınlar çalışmalı’
HDP Gençlik Meclisi üyesi Beritan Önen de, “Genç başladık, genç başaracağız” şiarını yerine getirmenin bir adımının da ulusal birliği sahiplenmekten geçtiğini ifade etti. Önen, ulusal birliğe en çok kadınların ihtiyacı olduğunun altını çizerken, “Savaşın ilk hedefi kadınlar oluyor. Kadın bedeni üzerinden siyaset yapılıyor, kadın bedeni teşhir ediliyor, kadınlar savaş ganimeti olarak kaçırılıyor ki bunu Şengal’de ve Rojava’da gördük. Rojava’da Kürt halkının kazanımları hedef alınıyor ve Rojava bir kadın kazanımıdır, bir kadın devrimidir. Kürt kadınları yıllardır kimlik, kültür, tarih mücadelesinin en çok bedel ödeyenleri olmuştur. Bu nedenle ulusal birliği en çok kadınlar sahiplenmelidir. Kürt kadınları her yerde örgütlenmeli ve ulusal birlik için çalışmalıdır” dedi.
‘Tutumumuz ulusal birliktir’
Türkiye’nin 9 Ekim’de KuzeyDoğu Suriye’ye yönelik başlattığı saldırıları ve ardından sıkça tartışılan çalışmalarına hız verilen ulusal birliği Pêşverû Partisi Merkez Komite Üyesi Ferhad Derwêş ANF’den Nesrin Deniz’e değerlendirdi. Derwêş işgale karşı çözümün ulusal birlik oluşturarak Kürtlere dönük tehlikeleri ortadan kaldırmak olduğunu belirtti. Derwêş, “Daha öncesinde de Kürt örgütleri olarak Kürt ulusal birliğine dönük tek ses ve tek tutum oluşturabilmek için çağrımız oldu. Bu birlikle, tek tutum olarak Türk devleti ve çetelerinin işgal saldırılarını durdurabiliriz” diye konuştu.
Türkiye’nin tarihten bu yana Osmanlı devletinin düşüncelerine sahip olduğunu ve onların projelerini gerçekleştirmek istediğini söyleyen Derwêş, “Erdoğan kendini bir sultan gibi görüyor. Nasıl Suriye topraklarına gireceklerini ve Kürt bölgesine ait yerleri nasıl işgal edeceğinin planlamasını yapıyor. Türkiye’nin saldırıları işgaldir, bölge üzerindeki saldırıları talana, katliama ve yerleşim yerlerinin yok olmasına dönüktür. Kürt halkını tehcir etmek ve demografik değişimi yapmayı hedeflemektedirler” şeklinde konuştu. Bu süreçte önemli olan Kürt hareketleri ve örgütlerinin tek tutum, tek renk ve ortak tavır içinde olması gerektiğini kaydeden Derwêş, konuşmasını şu sözlerle sonlandırdı: “Ne tehlike olursa olsun önemli olan dayanışma içerisinde olmalıyız. Hem dış kamuoyuna hem de gelecek olan dış tehditlere karşı da birliğimizi göstermiş oluruz. Bu konuda isteğimiz daha önceden de olduğu gibi Kürt ulusal birliğidir.”
Beritan Canözer/Diyarbakır-Jinnews