• İletişim
  • Yazarlar
  • Gizlilik Politikası
16 Mayıs 2025 Cuma
Sonuç Yok
Tüm Sonuçları Görüntüle
ABONE OL!
GİRİŞ YAP
Yeni Yaşam Gazetesi
JIN
  • Anasayfa
  • Gündem
    • Güncel
    • Yaşam
    • Söyleşi
    • Forum
    • Politika
  • Günün Manşeti
    • Karikatür
  • Kadın
  • Dünya
    • Ortadoğu
  • Kültür
  • Ekoloji
  • Emek
  • Yazarlar
  • Panorama
    • Panorama 2024
    • Panorama 2023
    • Panorama 2022
  • Tümü
  • Anasayfa
  • Gündem
    • Güncel
    • Yaşam
    • Söyleşi
    • Forum
    • Politika
  • Günün Manşeti
    • Karikatür
  • Kadın
  • Dünya
    • Ortadoğu
  • Kültür
  • Ekoloji
  • Emek
  • Yazarlar
  • Panorama
    • Panorama 2024
    • Panorama 2023
    • Panorama 2022
  • Tümü
Sonuç Yok
Tüm Sonuçları Görüntüle
Yeni Yaşam Gazetesi
Sonuç Yok
Tüm Sonuçları Görüntüle
Ana Sayfa Gündem Güncel

Suikastın ‘günah keçisi’ mi?

17 Ekim 2018 Çarşamba - 01:40
Kategori: Güncel

Derik Kaymakamı ve aynı zamanda ilçe belediyesi kayyumu Muhammed Fatih Safitürk’ün 10 Kasım 2016’da odasına konulan bombanın patlaması sonucu hayatını kaybettiği suikastla ilgili süren yargılamada yeni iddialar öne sürüldü. YPS tarafından üstlenen patlamayla ilgili tutuklu Kaymakamlık Yazı İşleri Şefi Şerif Mesutoğlu, suçlamaları reddederek, kendisini ateşe vermiş ve ağır yaralanmıştı. Olaya ilişkin 6’sı tutuklu 15 kişinin yargılandığı davanın bir sonraki duruşması 22 Ekim’de görülecek. Artı Gerçek’ten Nalin Öztekin’e konuşan Mesutoğlu’nun babası Mesut Çelik, hem olaya ilişkin soru işaretlerini anlattı hem de çarpıcı iddialarda bulundu. Çelik, patlamanın ardından olay yerinde inceleme yapılmadan polisler ve belediye çalışanları tarafından odanın temizlendiğini iddia etti. Patlama alanındaki eşyaların olay yeri incelemesi yapılmadan çöpe atıldığını belirten Çelik, daha sonra Mardin’den gelen polislerin talimatıyla bu eşyaların çöpten alınarak emniyete götürüldüğünü söyledi. Baba Çelik, bu durumun delil karartmaya yönelik olduğu görüşünde. Oğlunun suçsuz olduğunu söyleyen Çelik, olay günü ve sonrasına ilişkin şunları anlattı: “10 Kasım’da gerçekleşen patlamada kaymakam ile birlikte o da yaralandı. Haberi alınca hastaneye gittik, kolunda serum takılıydı. Sonra Kaymakam Bey’i merak ettim ve sağlığı nasıl diye onun olduğu yere gittim. Kapıda bir polis doktora ‘Hepiniz teröristsiniz, ben size güvenmiyorum, müdahale etmeyin’ diyordu.”

‘Eldiven ona ait değil’

Davada dikkat çeken detaylardan biri de Şerif Mesutoğlu’nun DNA’sının bulunduğu iddia edilen ve olayın ardından binadan dışarı atıldığı belirtilen bir eldiven. İddianameye göre kamera kayıtlarında yapılan incelemede patlamadan 10 saniye sonra binanın tuvalet penceresinden dışarıya bir eldiven atıldığı belirlendi. İddiaya göre kaymakamlığın tuvaletine bakan duvar üzerinde bulunduğu belirtilen eldivende adli tıp uzmanları tarafından yapılan DNA incelemesinde eldivende çıkan bir kıl parçası Mesutoğlu’na ait çıktı. Ancak baba Çelik bunun mümkün olmadığını söylüyor. Oğlunun da patlamada yaralandığını belirten Çelik, bu işi yapıp, yaralanan birinin hemen patlamadan sonra gidip eldiveni binanın dışına atmış olamayacağını savunuyor.

‘Emniyetin komplosu’

Hakkında müebbet hapis cezası istenen Mesutoğlu 16 Nisan’da SEGBİS üzerinden katıldığı duruşmada suçlamaları reddederek, kendisini ateşe vermişti. Mesutoğlu, kendini yakmadan önce hakime, “Türkiye’de adalet kalmamıştır, ben bu adaletsizliğe baş eğmiyorum” dedi. Mesutoğlu, çıktığı duruşmada şunları söylemişti: “Gözaltında tehdit ettiler. Olmadık teklifler sundular. Eşimin tutuklanmasının istenmesi bile emniyetin bir komplosu. Kaymakamın koruma polisleri aynı gün değişti. Kimse bunu sormuyor. Koruma polisler binayı ilk defa gören insanlardı. Mardin Valisi ilk önce ‘ciddi bir şeyi yok’ açıklaması yaptı. Ama ne oldu da bu insan sonra ölüme gönderildi. Bu olay sahte ifadelerle sulandırılıyor. Amaç burada bizim üzerimizden dosyayı kapatmak. Emniyet bir yalan uydurdu. Herkesi de bu yalana inandırdı. Bu dava tamamen kumpas bir davadır. Kaymakam olayında bir numaralı şüpheli kaymakamın güvenlik amiri olmalı ama ne hikmetse bunların ifadesine bile başvurulmuyor. Bu işin içinde emniyet amiri var. Ancak kimse ifadesine bile başvurmuyor.”

İSTANBUL

PaylaşTweetGönderPaylaşGönder
Önceki Haber

İşçilerden oturma eylemi

Sonraki Haber

‘Parlamentodaki kadınlar saldırı altında’

Sonraki Haber

‘Parlamentodaki kadınlar saldırı altında’

SON HABERLER

Sekoya gölgesinde bir yaşam: Pepe’nin yolculuğu

Sekoya gölgesinde bir yaşam: Pepe’nin yolculuğu

Yazar: Yeni Yaşam
16 Mayıs 2025

Suriye: Emirlik mi, demokratik cumhuriyet mi?

Suriye: Emirlik mi, demokratik cumhuriyet mi?

Yazar: Yeni Yaşam
16 Mayıs 2025

Barış ihtimal olmasın

Barış ihtimal olmasın

Yazar: Yeni Yaşam
16 Mayıs 2025

Perihan Koca: Suriye şeriat parantezine sığmaz

Perihan Koca: Suriye şeriat parantezine sığmaz

Yazar: Yeni Yaşam
16 Mayıs 2025

Dara duracak mıyız?

Barış ve hakikat dervişleri

Yazar: Yeni Yaşam
16 Mayıs 2025

Aykoç: Saldırıları karşı Kürtler birleşmeli, halklar karşı durmalı

CPT: Türkiye, Federe Kürdistan Bölgesi’ni 23 defa bombaladı

Yazar: Yeni Yaşam
15 Mayıs 2025

Gülistan Kılıç Koçyiğit: Artık dil üzerindeki baskılar tarihe karışmalı

Gülistan Kılıç Koçyiğit: Artık dil üzerindeki baskılar tarihe karışmalı

Yazar: Yeni Yaşam
15 Mayıs 2025

  • İletişim
  • Yazarlar
  • Gizlilik Politikası
yeniyasamgazetesi@gmail.com

© 2022 Yeni Yaşam Gazetesi - Tüm Hakları Saklıdır

Welcome Back!

Login to your account below

Forgotten Password?

Retrieve your password

Please enter your username or email address to reset your password.

Log In

Add New Playlist

E-gazete aboneliği için tıklayınız.

Sonuç Yok
Tüm Sonuçları Görüntüle
  • Tümü
  • Güncel
  • Yaşam
  • Söyleşi
  • Forum
  • Politika
  • Kadın
  • Dünya
  • Ortadoğu
  • Kültür
  • Emek-Ekonomi
  • Ekoloji
  • Emek-Ekonomi
  • Yazarlar
  • Editörün Seçtikleri
  • Panorama
    • Panorama 2024
    • Panorama 2023
    • Panorama 2022
  • Karikatür
  • Günün Manşeti

© 2022 Yeni Yaşam Gazetesi - Tüm Hakları Saklıdır