AKP iktidarının inşaat şirketlerinin yaptığı binalar için bir manzara işlevi gören Millet Bahçeleri Diyarbakır Sur’da da inşa edildi. UNESCO’nun Dünya Miras listesine giren Hevsel Bahçeleri adeta kuşatılarak değersizleştiriliyor
Hevsel Bahçeleri ile Sur’ların silüetini bozan ve Sur’da yapılan villar için çevre düzenlemesi olarak nitelenen ‘Millet Bahçesi’yle ilgili konuşan Sur İlçe Kaymakamı Abdullah Çiftçi, Sur ve Güneydoğu’nun, ilk Millet Bahçesi’ne kavuştuğunu belirti.
Çiftçi devamla, “Çevre Şehircilik Bakanlığı tarafından yapılan çalışmalar ve TOKİ’nin ihalesi ile ocak ayında ihalesi yapıldı. Sur yeni bir Millet Bahçesine, Güneydoğu da ilk Millet Bahçesi’ne kavuşmuş oldu. Burası Fiskaya ile Mardinkapı arasında tarihi Surlarla ve UNESCO Dünya Miras Listesi’ne girmiş Hevsel Bahçeleri’nin olduğu çok özel bir alanda yapılan bir Millet Bahçesi. 150 dönümlük bir alan burası ve tamamlanarak milletin hizmetine açıldı. Sur’daki maneviyatla buradaki doğanın birlikte yaşanabildiği, kültürün, tarihin ve medeniyetin bir arada olduğu özel bir alana kavuşmuş olduk. Burası 23 milyon 800 bin liraya mal oldu. TOKİ tarafından ihale edilerek 6 ayda tamamlanarak halkın hizmetine açıldı” diye konuştu.
10 butik otel
Sur’un ihya ve inşa çalışmalarının bütün hızıyla sürdüğünü belirten Kaymakam Çiftçi, “Sur ilçemizin tarihi, kültürü değerleri ve 33 medeniyete ait izler yok edilmek istendi. Sur ilçesinde terör örgütlerinin yıktığı mahallelerde bin 500 konutluk bir alan tahsis edildi ve bu konutların da çoğu yapıldı. Konutların yapım çalışmasında önemli bir aşamaya ulaşıldı. Sur’un tarihi, kültürü, değerleri ve geçmişi ile ilgili bütün kazanımlar göz önünde bulundurularak çalışma yapıldı. Sur’da 10 adet butik otel yapıldı ve 9’u önemli bir aşamaya gelinerek bu yıl sonuna kadar fiziki olarak tamamlanmış olacak” dedi.
Manzaralı villalar
Sur ve Hevsel Bahçeleri çevresinde 2017’de başlayan çalışmalar; Amed Ekoloji Derneği, KESK Diyarbakır Şubeler Platformu, Mimarlar Odası, Diyarbakır Şehir Plancıları Odası ve İnşaat Mühendisleri Odası ortak açıklama yaparak, “Hevsel Amed’in kültürünü, kimliğini ifade ettiği için yıllardır AKP’nin talan ve yok etme politikalarının tehdidi altındadır. Yaklaşık 10 yıldır çeşitli bahanelerle bu alan yapılaşmaya açılmak istenmektedir” diye dikkat çekilmişti. Dicle Nehri’nde ‘manzaralı villalar’ planlandığı belirtilen açıklamada, “Dicle Vadisi projesi adı altında, yeni yapılaşmalar ile ucube hale getirilecek. Bu hale getirilince Sur ile bir ilgisi kalmayacaktır. 40 yıl boyunca gidip geldiğimiz dar sokaklar dümdüz edildi. Burayı yakıp yıkan zihniyet Hevsel Bahçeleri’ni de yok etmeyi hedefliyor” sözleriyle bugün yaşanacak süreci eleştirmişlerdi.
Millet kim?
Türkiye’nin dört bir yanında yapılan Millet Bahçeleri “tesadüfen” inşaat şirketlerinin inşa edip satmakta zorlandıkları alanlarda yapıldı ve yapılıyor. Çay ve kurabiyenin ücretsiz olacağı söylenen bahçelerde bu yalan çabuk ortaya çıktı. Yalanlarla süslenen ve yüksek otopark ücretleriyle dikkat çeken bahçeler yapılan inşaatlar için bir çevre düzenlemesi işlevi görürken, bundan faydalananlar ise bir avuç inşaat şirketi olduğu görülebiliyor. Literatürde, millet ya da ulusun tarifi şöyle belirtiliyor; Çoğunlukla aynı topraklar üzerinde yaşayan, aralarında dil, tarih, ülkü, duygu, gelenek ve görenek birliği olan insanların oluşturduğu topluluk. Tek millet-tek devlet-tek bayrak tekerlemesinde sözü edilen milletle Türk ulusunun vurgulandığı biliniyor. Diyarbakır Sur’da ise Türkler değil Kürtler yaşıyordu! Bugün o Kürtlerin büyük çoğunluğu Sur’dan sürülürken bin yıllık hafızaları da yok edilmek istendi.
UNESCO’nun haberi var mı?
Kaymakam Çiftçi, UNESCO Dünya Miras Listesi’ne girmiş Hevsel Bahçeleri’nden söz ederken bu projenin UNESCO tarafından onaylanıp onaylanmadığı sorusuna yanıt verilmemişti. Halkların Demokratik Partisi (HDP) Diyarbakır Milletvekili Garo Paylan, ‘Millet Bahçesi Projesi’nin Diyarbakır Surları ve Hevsel Bahçeleri’ne verdiği zararlara ilişkin 2 ay önce Meclis Başkanlığı’na soru önergesi sunmuştu. Paylan, Diyarbakır’daki tarihi Surların ve Hevsel Bahçeleri’nin 2015 yılında UNESCO tarafından Dünya Kültür Mirası olarak kabul edilmesinden bu yana geçen 4 yılda, koruma adına doğru politikaların oluşturulmadığı ve bu değerleri koruyacak adımların atılmadığına dikkat çekmişti. Fiskaya-Yeni Kapı-Mardin Kapı arasında çalışması sürdürülen Millet Bahçesi projesinin uygulama çalışmalarının Diyarbakır Surları ve Hevsel Bahçeleri’ne ciddi ölçüde zararlar verdiğini belirten Paylan, “Millet Bahçesi projesi için UNESCO’ya Kültürel Miras Etki Değerlendirme (KMED) raporu sunulmuş mudur? Bu proje UNESCO onayıyla mı yapılmaktadır? Bu projedeki bazı imalatların Sur silueti ve Hevsel Bahçeleri doğal yapısı ile uyumsuz olduğuna dair meslek örgütlerinin beyanları mevcuttur. Diyarbakır Kültür Varlıklarını Koruma Bölge Kurulu Müdürlüğü bu projeyi onaylamış mıdır?” gibi birçok soruya bakanlıkça henüz bir yanıt verilmiş değildir.
EKOLOJİ SERVİSİ