Saldırı altındaki Süveyda’da kadınlar her türlü hak ihlaline karşı direnirken aynı zamanda dayanışmanın da ağlarını örüyor
Suriye’nin Süveyda kentinde yaşanan çatışmaların ardından ortaya çıkan insani kriz giderek derinleşirken, kadınlar bu felaketin ortasında toplumlarını ayağa kaldırmak için ön saflarda mücadele ediyor. Kadınlar tıbbi ve lojistik alanlarda da aktif rol üstlenerek yaralıların hayatını kurtarıyor, hastaneleri temizliyor ve ilaç dağıtıyorlar.
Hastanede yardım için kaldı
Hastanede gönüllü olarak çalışan Raşa Kışur, aslında sadece yaralanan kardeşini hastaneye getirmek için oradaydı. Ancak gördükleri, onu kalıp yardım etmeye itti. Raşa Kışur, “Kardeşim ilk gün yaralandı, onu hastaneye getirdim. Ama hastanenin durumu çok kötüydü. Yardım eden yok gibiydi. Daha önce kısa bir ilk yardım kursuna katılmıştım. O an karar verdim; gitmeyeceğim, burada kalıp elimden geleni yapacağım” dedi.
Raşa Kışur, kalmaya karar vermesinin ikinci gününde ihtiyaç duyulan ilaçları temin ettiğini, yardım için gelen araçların boşaltılmasına yardım ettiğini ve hastaneyi temizlediğini anlattı.
İnsansız hava aracı saldırdı
Batı kırsalında yer alan Samiya köyünden kaçmak zorunda kalan Semaher Şiya da üç kızı ve hamile haliyle büyük bir korku yaşadı. Kaçış yolunun tehlikelerle dolu olduğunu söyleyen Semaher Şiya şunları söyledi:
“Köyümüze tanklarla gireceklerini duyunca hemen kaçtık. Yolda bir insansız hava aracı bizi bombaladı, eşim yaralandı. Büyük korku yaşadık. Süveyda’ya ulaşıp onu hastaneye yatırabildik ama içerideki manzara çok kötüydü.”
Evlerinin yandığını, tüm mal varlıklarının yok olduğunu dile getiren Semaher Şiya “Artık nereye gideceğimizi bilmiyoruz” sözleri ile yaşadıkları belirsizliği ifade ediyor.
‘Biz birlikte tek yürek olduk’
Cevhere Derneği Başkanı Manal Hanavi ise yardım için çağrı beklemeden harekete geçtiğini ve kadınlarla birlikte hastanede temizlik ve yardım işlerine başladıklarını belirterek şöyle konuştu:
“İki gündür buradayız. Dün tıbbi malzemeleri taşıdık, bugün ise hastaneyi temizledik. Ortalık ölüm kokuyordu. Ama biz birlikteyiz, tek yürek olduk. Ekmek ve suyu paylaştık.”
Savaşın gölgesinde yaşayan Süveydalı kadınlar, yalnızca yaraları sarmıyor; aynı zamanda onurlu bir direnişin de sembolü haline geliyor.
Haber: Rochelle Junior / NûJINHA