ATK’nin 2 kez ‘cezaevinde kalamaz’ raporundan sonra tahliye edilen hasta tutsak Nurettin Başaran, ‘Yargı paketinde beklenilen hiç bir şey çıkmadı. Hasta tutsakların durumu paketten çıkartıldı. Kürt hareketi adım attı ancak devlet halen gereken adımı atmadı’ dedi
Şirnex’in (Şırnak) Cizîr (Cizre) ilçesinde 2015 ve 2016 yılları arasında ilan edilen sokağa çıkma yasaklarından sonra “açık ve gizli tanık” ifadeleri tutuklanan Nurettin Nurettin Başaran, hasta tutsaklar listesinde yer alıyor. Yüzde 78 engelli raporu bulunan Nurettin Başaran, Adli Tıp Kurumu’nun (ATK) cezaevinde kalamaz raporu sonrası 6 Mayıs’ta tahliye edildi.
Nurettin Nurettin Başaran, Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan’ın 27 Şubat’ta yaptığı çağrı sonrası yaşanan gelişmelere ilişkin değerlendirmelerde bulundu.
6 hasta tutsakla aynı cezaevinde
Elazığ T Tipi Kapalı Cezaevi’nden tahliye olmadan önce ağır hasta tutsaklar, Önder Poyraz, Abdulmenav Aytaç, Emin Güler, Mehmet Elçe ve Emin Aldağ ile aynı koğuşta tutulduğunu belirten Nurettin Başaran, en temel ihtiyaçlarını bile karşılayamadıklarını söyledi. Nurettin Başaran, “Tutuklandığım ilk gün Şırnak cezaevinde kaldım, ardından sırasıyla Riha (Urfa), İzmir ve Elezîz cezaevlerinde tutuldum. 4 buçuk yıl Riha’da kaldım, ardından İzmir Menemen cezaevine gönderildim. ATK bana 2 tane ‘cezaevinde kalamaz’ raporu verdi. Ancak ATK raporuna rağmen tahliye edilmedim. İhtiyaçlarımı karşılayacak durumda değildim ve kendime bakamıyordum. Bir buçuk yıl süreyle Elazığ cezaevinde kaldım ve sonrasında tahliye oldum. O cezaevinde durumu benden daha kötü olan arkadaşlar vardı. Ama ATK onlara rapor vermiyor. Müebbet hapis cezaları verildiği için ATK rapor vermiyor. Hasta olan tutsak arkadaşlar çok zorlanıyor. Bu arkadaşlar cezaevi koşullarında yaşayamazlar. Durumu ağır olanlardan biri de Önder Poyraz’dı ve kolundan felçli. Yine Emin Güler’in bir eli ve ayağı felçli. Yine Abdulmenav arkadaş 73 yaşında tekerlekli sandalyeye bağlı bir hasta tutsak. Mehmet Elçe de mide kanseri ve midesini almışlar, durumu ağır. Bunlar sadece benim yanımda olanlardı. Felçli olan, kanser olan arkadaşlar var. Bu arkadaşların en kısa sürede bırakılıp tedavilerinin dışarıda yapılması gerekiyor” dedi.
‘İnfaz düzenlemesi yapılmalı’
Abdullah Öcalan’ın çağrısıyla başlayan sürece işaret eden Nurettin Başaran, sürecin başarıya ulaşması için cezaevindeki hasta tutsaklara ilişkin yeni bir infaz düzenlenmesinin yapılması gerektiğini söyledi. Nurettin Başaran, “Sürecin amacına ulaşması için ilk olarak hasta tutsaklar serbest bırakılmalıdır. Cezaevlerinden cenazeleri çıksın istemiyoruz. Bu arkadaşlar çocuklarına, ailelerine kavuşmalıdır. Sayın Abdullah Öcalan bir çağrı yaptı ve sonrasında PKK silah bıraktı. İlk beklentimiz Sayın Öcalan’ın fiziki özgürlüğünün sağlanmasıydı. Ancak devlet bazı engeller çıkartıyor. Yargı paketinde beklenilen hiç bir şey çıkmadı. Hasta tutsakların durumu paketten çıkartıldı. Kürt hareketi adım attı ancak devlet halen gereken adımı atmadı. Hasta tutsakların ardından siyasi tutsakların tamamı tahliye edilmelidir. Bazı arkadaşlarımızın cezaları bitmesine rağmen bırakılmıyor. Bu yaklaşımlar Kürt halkının güvenini zedeliyor. Kürt halkı yine, ‘bizi kandıracaklar’ endişesini taşıyor. Halkın bu sürece inanması için somut adımlar atılmalıdır” diye belirtti.
‘Özgürlüğü eksik yaşıyorum’
Arkadaşlarını arkasında bırakıp geldiği için özgürlüğü eksik yaşadığını kaydeden Nurettin Başaran, “Bugün dışardayım ancak cezaevinde yüzlerce benim gibi hasta tutsak var. Bu arkadaşların da bırakılması gerekiyor. Yemek yerken bile o arkadaşlar aklıma geliyor. Çünkü mama ile beslenen arkadaşlarımız vardı. Bu arkadaşları en yakın zamanda aramızda görmek istiyoruz. Buna inanıp umut ediyoruz” diye konuştu.
Haber: Zeynep Durgut / MA