Musul’da şimdiye kadar bilinen en büyük Asur kanatlı boğası (lamassu) gün yüzüne çıkarıldı Arkeologlar, ortaya çıkarılan boğanın taht salonunun ana girişini koruyan eşleşmiş bir çift heykelden biri olduğunu düşünüyor
Iraklı arkeologlar, Mezopotamya’nın ihtişamını yeniden gözler önüne seren olağanüstü bir keşfe imza attı. Musul’da, Hz. Yunus Camii’nin altında bulunan Esarhaddon Sarayı kalıntılarında şimdiye kadar bilinen en büyük Asur kanatlı boğası (lamassu) gün yüzüne çıkarıldı.
Asur’un koruyucu heykelleri: Lamassular
Boğa veya aslan gövdeli, kartal kanatlı ve insan başlı bu melez figürler, Mezopotamya kültüründe kötülükleri uzaklaştıran koruyucu tanrılar olarak biliniyordu. Saray kapılarına yerleştirilen lamassular, kraliyet gücünün sembolüydü. Bugün en bilinen örnekleri British Museum ve Louvre’da sergilense de, Musul’da bulunan bu yeni örnek, boyutuyla tüm önceki keşifleri gölgede bırakıyor.
Dünyanın en büyük lamassusu
Irak Kültür Bakanı Ahmed Fakkak el-Badrani, Irak Haber Ajansı’na yaptığı açıklamada eserin yaklaşık altı metre yüksekliğe ulaştığını ve tarihin en büyük lamassusu olduğunu belirtti. Daha önce bilinen örnekler 3,5 ila 4,2 metre arasında değişirken, bu keşif Asur sanatında bir dönüm noktası niteliği taşıyor.
Keşfin tarihsel bağlamı
Heykel, Yeni Asur İmparatorluğu’nun en güçlü krallarından Esarhaddon’un (MÖ 681–669) taht salonunda bulundu. Esarhaddon, Babil’in yeniden inşası ve Mısır’a düzenlenen seferleriyle tanınıyor. Arkeologlar, ortaya çıkarılan boğanın taht salonunun ana girişini koruyan eşleşmiş bir çift heykelden biri olduğunu düşünüyor.
Daha önceki buluntular
Bu alan ilk kez devasa lamassularla gündeme gelmiyor. 1990’larda dört metre civarında bir lamassu ortaya çıkarılmış, 2021’de ise yine büyük boyutlu başka bir kanatlı boğa keşfedilmişti. Ancak son kazı, ölçüleriyle benzersiz bir örneği gün ışığına çıkardı.
Yeni sorular, yeni ufuklar
Kazılarda ayrıca Sanherib, Esarhaddon ve Asurbanipal dönemine ait çivi yazılı tabletler bulundu. Bunlar arasında savaş ganimetlerini ve geniş imparatorluk seferlerini betimleyen kayıtlar da yer alıyor. Araştırmacılar, altı metrelik bu heykelin teknik ve politik anlamlarını sorguluyor:
Böylesine devasa bir eser nasıl oyuldu ve taşındı?
Sadece Esarhaddon için özel bir sipariş miydi?
Yoksa artık kaybolmuş daha büyük bir geleneğin parçası mıydı?
Mezopotamya mirasında yeni bir dönem
Irak, bu olağanüstü keşfi dünyaya tanıtmaya hazırlanıyor. Yaklaşık 2.700 yıl önce Asur taht salonunu süsleyen lamassu, bugün de aynı işlevi yerine getiriyor: Kadim Mezopotamya medeniyetinin gücünü, ihtişamını ve kalıcılığını hatırlatmak.
Kaynak: Rojnews