• İletişim
  • Yazarlar
  • Gizlilik Politikası
10 Ağustos 2025 Pazar
Sonuç Yok
Tüm Sonuçları Görüntüle
ABONE OL!
GİRİŞ YAP
Yeni Yaşam Gazetesi
JIN
  • Anasayfa
  • Gündem
    • Güncel
    • Yaşam
    • Söyleşi
    • Forum
    • Politika
  • Günün Manşeti
    • Karikatür
  • Kadın
  • Dünya
    • Ortadoğu
  • Kültür
  • Ekoloji
  • Emek
  • Yazarlar
  • Panorama
    • Panorama 2024
    • Panorama 2023
    • Panorama 2022
  • Tümü
  • Anasayfa
  • Gündem
    • Güncel
    • Yaşam
    • Söyleşi
    • Forum
    • Politika
  • Günün Manşeti
    • Karikatür
  • Kadın
  • Dünya
    • Ortadoğu
  • Kültür
  • Ekoloji
  • Emek
  • Yazarlar
  • Panorama
    • Panorama 2024
    • Panorama 2023
    • Panorama 2022
  • Tümü
Sonuç Yok
Tüm Sonuçları Görüntüle
Yeni Yaşam Gazetesi
Sonuç Yok
Tüm Sonuçları Görüntüle
Ana Sayfa Yazarlar

Tarım krizi-Güner Yanlıç

Yeni Yaşam Yazar: Yeni Yaşam
16 Mart 2019
Kategori: Yazarlar
Facebook'ta PaylaşTwitter'da Paylaş

Ekolojik tarım; insanın insana, insanın doğaya olan her türlü tahakkümüne karşı, her türlü hiyerarşi ve bürokrasiyi reddeden, birlikte-barışık ve dayanışmacı olan doğal tarım yöntemidir. Endüstriyel olmayan, aşırı kâr hedeflemeyen, geçimlik ekonomi modeliyle üretim yapan, çeşitliliği esas alan bir üretim modelidir. Endüstriyel tarım; birey, mekan, toprak ve su gibi tüm yaşamsal alanlarımızda tahribatlar yaratarak bizi ve doğayı metalaştırma mantığı güden bütüncül olan sömürü ağını kurar.

Son yy.’da hortlayan küresel sermayenin sömürgeci temelli politikaları tüm dünyaya yayılmaktadır. Bugün ülkede yaşanan gıdaya erişimin zor ve pahalı olmasının temel nedeni, küresel sermayeye hizmet eden tarımsal politikalardır. Bugünkü merkezi iktidarın yanlış tarım politikalarıyla açıklanamayacak kadar derin ve planlı olduğunun bilinmesi gerekir. Küresel tarım politikalarıyla endüstriyel tarımın inşasının sonuçlarıdır.

Ülkemizdeki tarımsal kriz; son kırk yıldaki tarım politikalarının sonucu olarak bir tarım krizi ve buna bağlı bir gıda krizi ile karşı karşıyayız. T.Özal’la başlayan Dünya Bankası, Dünya Ticaret Örgütü hatta Birleşmiş Milletler ile ilişkiler ve yapılan anlaşmalar ile yaşama geçirilen neo-liberal politikalar, bugünkü krizlerin temel nedenidir. Kamuya ait olanın sermayeye devrinin adıdır ve yöntem olarak o gün bulunan özelleştirme bugün de devam etmektedir.

Doğal tarım üreticisi olan çiftçi kooperatif ve birlikleri gibi örgütlemelerin bitirilmesi için destekleme ve sübbanse’nin kesildi. Bunların sermayeye devri için anonim şirket vasfı kazandırılıp özelleştirilmesi için yasa ve yönetmelikler çıkarıldı. Küçük ve geçimlik temelde üretim yapan çiftçiyi destekleyen ve sağlıklı ucuz gıdaya erişim için çalışmalar yapan kamu kurumları kapatıldı. 1. ce 2. derece tarım arazilerine çivi bile çakılamazken imar, enerji, maden, turizm gibi sektörlerin sömürüsü için yasalar düzenlendi. Su ve meralar kanunlar ile küçük üreticinin elindeki arazilerin sermayeye devrini kolaylaştıran kanunlar çıkarıldı. En son çiftçinin kendi tohumunu üretmesi ve kullanması yasaklandı.

Organik üretimin yapılmasının sertifikaya bağlanarak sermayeye devrinin yapılması da nihayet sayılır. Kırk yıl önce organik olan ürünlerin azaltılarak aşırı kâr mantığıyla satılması sağlandı. Aynı ürün ama artık halkın ulaşabileceği ucuzlukta değil. Her ne kadar bunun inşasındaki yöntemler, onların deyimiyle yasa ve yönetmelik olsa da zor aygıtları olup zorla elinden almaktır. İnsana, toprağa ve suya zarar veren GDO, hibrit tohum ve buna bağlı kimyasal gübrelerin kullanılması gıda egemenliğinin ulaşabileceği son noktadır.

Gıdaya egemen olan insanlar, doğaya da egemen olur. Bu bilinçle endüstriyel tarım politikaları ve gıda egemenliği için çalışan sermaye ve yandaşlarına karşı tarımda özsavunma olarak değerlendirilebilecek çalışmalar yapılmalıdır. Bunlar; geçimlik ölçekte tarımsal üretim yapanların desteklenmesi, bitki ve hayvancılığın iç içe yapılması, yerel (endemik) olan tohumların kullanılması ve kullanan üreticilerin desteklenmesi gerekir. Tarım alanında demokratik komünal kooperatifler ve birlikler kurulmalı, kamuya ait topraklar topraksız çiftçiye dağıtılmalı, yerel tohum mücadelesi yükseltilmelidir. Küçük geçimlik çiftçinin var olacağı güncel üretimler ve bu politikalar desteklenmelidir. Herkesin ulaşabileceği sağlıklı ve ucuz gıdanın yaşam hakkı olduğu bilinmeli ve bu yönlü çalışmalar yapılmalıdır.

Yeni Yaşam

Yeni Yaşam

İlgiliYazılar

İslam’ın şartı gerçekten kaçtır?

İslâm ve cins sorunu

Yazar: Yeni Yaşam
10 Ağustos 2025

Bilaihtilaf, en ileri Müslüman algı bile, kadını zayıf bir varlık, eşit hak sahibi olmayan, en fazla “bazı haklarda eşit” bir...

32 bin sayfalık gerekçeli karar olur mu?

32 bin sayfalık gerekçeli karar olur mu?

Yazar: Yeni Yaşam
10 Ağustos 2025

32 bin 630 sayfalık bir balon söz konusu. Tam bir şişirme. Çünkü verili Türk Ceza Kanunu’na göre suç unsuru yok....

Barış bir mücadele sorunudur

Barış ve Demokratik Toplum halkların eseri olacaktır

Yazar: Yeni Yaşam
10 Ağustos 2025

Yüzyıllık Türk Devleti’nde Sayın Öcalan’ın Kürt sorununun “siyasal ve hukuki” zeminde çözülmesi için yaptığı barış ve demokratik toplum çağrısına bağlı...

Yeni anayasa tartışmaları ve DHP’nin sorumluluğu

Otoriterleşme, çürüme, yozlaşma

Yazar: Yeni Yaşam
9 Ağustos 2025

Önce merkezi sınavlarda ortaya çıkan şaibeler, ardından akademide tez çalışmalarının -para karşılığında- başkalarına yaptırıldığı haberleri ve şimdi de diploma ve...

Hak savunuculuğunun bedeli!

Neyimiz sahte değil ki?

Yazar: Yeni Yaşam
9 Ağustos 2025

Sahte belgeler, diplomalar rezaleti iktidarı hiç de şaşırtmış gibi görünmüyor. Sözcüsünün, “dünyanın her yerinde görülebilecek bir şey!” diyerek normalleştirmeye çalışması...

ABD seçim sonuçları ve  kötülüğün ardına kadar açılan kapıları

Kritik adım, kırılgan umut

Yazar: Yeni Yaşam
9 Ağustos 2025

5 Ağustos 2025, Türkiye siyasi tarihinde yıllardır devam eden derin bir sorunun çözümü için yeni bir başlangıç umudunun doğduğu tarih...

Sonraki Haber

Cepheleşme siyaseti-Şaban İba

SON HABERLER

Vali ‘kesim durduruldu’ demişti, yeni görüntüler çıktı

Vali ‘kesim durduruldu’ demişti, yeni görüntüler çıktı

Yazar: Yeni Yaşam
10 Ağustos 2025

Rohilat Efrîn: Artık eski günlere dönülemez

Rohilat Efrîn: Artık eski günlere dönülemez

Yazar: Yeni Yaşam
10 Ağustos 2025

İslam’ın şartı gerçekten kaçtır?

İslâm ve cins sorunu

Yazar: Yeni Yaşam
10 Ağustos 2025

Jin Dergi’nin yeni sayısı yayında

Jin Dergi’nin yeni sayısı yayında

Yazar: Yeni Yaşam
10 Ağustos 2025

32 bin sayfalık gerekçeli karar olur mu?

32 bin sayfalık gerekçeli karar olur mu?

Yazar: Yeni Yaşam
10 Ağustos 2025

Ya bir yol bulacağız ya da bir yol yapacağız!

Ya bir yol bulacağız ya da bir yol yapacağız!

Yazar: Yeni Yaşam
10 Ağustos 2025

Barış bir mücadele sorunudur

Barış ve Demokratik Toplum halkların eseri olacaktır

Yazar: Yeni Yaşam
10 Ağustos 2025

  • İletişim
  • Yazarlar
  • Gizlilik Politikası
yeniyasamgazetesi@gmail.com

© 2022 Yeni Yaşam Gazetesi - Tüm Hakları Saklıdır

Welcome Back!

Login to your account below

Forgotten Password?

Retrieve your password

Please enter your username or email address to reset your password.

Log In

Add New Playlist

E-gazete aboneliği için tıklayınız.

Sonuç Yok
Tüm Sonuçları Görüntüle
  • Tümü
  • Güncel
  • Yaşam
  • Söyleşi
  • Forum
  • Politika
  • Kadın
  • Dünya
  • Ortadoğu
  • Kültür
  • Emek-Ekonomi
  • Ekoloji
  • Emek-Ekonomi
  • Yazarlar
  • Editörün Seçtikleri
  • Panorama
    • Panorama 2024
    • Panorama 2023
    • Panorama 2022
  • Karikatür
  • Günün Manşeti

© 2022 Yeni Yaşam Gazetesi - Tüm Hakları Saklıdır