• İletişim
  • Yazarlar
  • Gizlilik Politikası
18 Aralık 2025 Perşembe
Sonuç Yok
Tüm Sonuçları Görüntüle
ABONE OL!
GİRİŞ YAP
Yeni Yaşam Gazetesi
JIN
  • Anasayfa
  • Gündem
    • Güncel
    • Yaşam
    • Söyleşi
    • Forum
    • Politika
  • Günün Manşeti
    • Karikatür
  • Kadın
  • Dünya
    • Ortadoğu
  • Kültür
  • Ekoloji
  • Emek
  • Yazarlar
  • Panorama
    • Panorama 2024
    • Panorama 2023
    • Panorama 2022
  • Tümü
  • Anasayfa
  • Gündem
    • Güncel
    • Yaşam
    • Söyleşi
    • Forum
    • Politika
  • Günün Manşeti
    • Karikatür
  • Kadın
  • Dünya
    • Ortadoğu
  • Kültür
  • Ekoloji
  • Emek
  • Yazarlar
  • Panorama
    • Panorama 2024
    • Panorama 2023
    • Panorama 2022
  • Tümü
Sonuç Yok
Tüm Sonuçları Görüntüle
Yeni Yaşam Gazetesi
Sonuç Yok
Tüm Sonuçları Görüntüle
Ana Sayfa Yazarlar

Tecridin anlamı ve direniş-Cafer Menafi

Yeni Yaşam Yazar: Yeni Yaşam
21 Mayıs 2019
Kategori: Yazarlar
Facebook'ta PaylaşTwitter'da Paylaş

2 Mayıs’ta Asrın Hukuk Bürosu avukatlarının İmralı’da PKK Lideri Abdullah Öcalan ile gerçekleştirdikleri görüşme ve akabinde yapılan tartışmalar, İmralı gerçeğinin doğru anlaşılmasının önemli olduğunu ortaya koymaktadır. Yapılan tartışmaların özellikle esas tartışması ve bunu siyaset sahnesine taşıması gereken kesimlerce yeterince idrakinde olmadan yapılması bunu daha da önemli kılmaktadır.

Devletin İmralı’ya yaklaşımı Kürt halkına, onun varlığına, temsiline yaklaşımdır. Bu bütünlük içerisinde Kürtlere, devletin Kürt halkına dönük siyasetine yaklaşmak lazım.Türkiye, şu anki durumuna kapitalist modernitenin yaşadığı ve aşamayacağı, çözülme ve çökmeye gideceği düşünülen yapısal kriz koşullarında devlet iktidarı bilinen (milliyetçi, tekçi ve inkarcı) yapısıyla Türk devlet sistemini olduğu haliyle koruma veya sürdürme kararına ulaşmasının sonucunda geldi. Devletin şu anki krizli, kimilerinin diktatörlük, tek adam dediği, kimilerinin demokratik meşruiyetten çıkma olarak değerlendirdiği, esasında tümünü kapsayan faşizme geçişin yol açtığı duruma Kürtlere dönük gerçekleştirilen yaklaşımla başlandı ve bu yaklaşımın sonucunda gelindi. Bilindiği gibi 2013 yılında İmralı’nın ortaya koyduğu yeni bir seçenek etrafında yeni bir süreç örülmek istenmişti. Devletin mevcut iktidar güçleri, AKP’deki Erdoğancı kesim, ordu ve devletin derinliklerinde konumlanmış İttihat zihniyetindeki kesimler, Bahçeli MHP’si bunun yerine söz konusu ettiğimiz yönde bir süreç geliştirdiler. Erdoğan ve Erdoğancı AKP bu cenaha eklemlenen son kesimdir. Bu cenahın oluşumunun aşamaları dikkate alındığında sürecin çok önceden planlandığı, Çökertme Planı olarak yansıtılan dönemden önce bunun hazırlıklarının yapıldığı, ama Erdoğan grubunun bu dönemde katılmasından sonra çerçevesinin, gidişatının netleştirildiği anlaşılmaktadır. 7 Haziran 2015 seçimleri bu süreci kesinleştirdi, 24 Temmuz 2015’te gerçekleştirilen saldırıyla bunun ilanına gidildi ve pratiğine geçildi. Dolayısıyla çoğu kesimin düşündüğü ve dile getirdiği şekilde adına çözüm süreci olarak adlandırılan sürece devlet, hükümet ile Kürt tarafının söylendiği haliyle isteksiz olmaları veya daha farklı sebeplerle izah edilecek bir durum yoktur. Tamamen devletin geleneksel milliyetçi, tekçi, inkarcı zihniyetini terk etmeye ve dönüşüme gelmeye yanaşmamasının sonucunda bu süreç geliştirildi.

Tecrit bunun bir parçası olarak geliştirildi. Daha önce de İmralı’da özel bir rejim geliştirilmişti. İmralı rejimi Kürtlere dayatılan baskıcı sistemin arındırılmış en katı hali olarak geliştirilmişti. Şimdi devletin nereye varmak istediği anlaşıldığı ölçüde İmralı tecridi ve bunun kırılması için gelişen direnişler anlaşılabilir.

Türkiye’de iktidar ve devlet eliti faşizmi yeniden kuruluş ve özellikle de çöküş süreçlerinde geliştirmiştir. Osmanlının son dönemlerinde İttihatçıların geliştirdiği, katı ulus-devlet inşasına başlandığı dönemde geliştirilen, şimdiki süreçte AKP-MHP eliyle geliştirilen süreçler en belirgin olanlarıdır. Bir karşılaştırılma yapıldığında şimdiki sürecin İttihat dönemindeki çöküşle beraber geliştirilen sürece benzediği görülmektedir. Dolayısıyla mevcut devlet sisteminin çökme tehlikesi karşısında geliştirdiği bir strateji veya konsept olarak anlaşılmalıdır. Böyle anlaşılırsa durumun gerçek mahiyeti anlaşılmış olur. En yanlış yaklaşım İmralı tecridini lokal, gelişmelerden kopuk ele almaktır ki, böylesi yaklaşımların olduğu görülmektedir. İmralı rejimi ve faşizmle beraber geliştirilen mutlak tecrit Türkiye, Ortadoğu’daki gelişmelerle ve bunlara yaklaşımları olan başta ABD olmak üzere hegemonik güçlerin yürüttükleri politikalarla bağı vardır. Çünkü İmralı demek demokratik ulus ve demokratik modernite ile Kürdistan ve Ortadoğu sorunlarının çözümü demektir ki bu demokratik dönüşümün devlet içerisinde geliştirilmesi anlamına gelmektedir. Devlet ise, AKP-MHP blokunun öncülüğünde Kürt soykırımını tamamlama yaklaşımı içerisindedir. Bu yaklaşım hala sürmektedir. Yani devlet içerisinde herhangi bir politika değişimi, bir zihniyet ve söylem değişimi yoktur. Bu olmadan devletin Kürtlere, İmralı’ya yaklaşımının değişeceğini beklemek son derece yanlıştır. Bu tarz yanlış yaklaşımların olduğu görülüyor ve bu tarz yaklaşımlar direnişi zayıflatıyor, onun toplumsallaşmasını engelliyor. Denilebilir ki devletin Mehmet Öcalan’ın İmralı adasına gönderilmesiyle başlayan, Leyla Güven’in tahliye edilmesiyle ve en son 2 Mayıs’ta avukat görüşünün gerçekleşmesine izin verilmesiyle süren ve amacının gittikçe yükselen halk eylemliliğini durdurmak olan oyunlarının beslendiği zemin burası olmaktadır. AKP-MHP iktidarı bir oyun içerisindedir. Tecridi yıkacak olan direniştir. Beklentili ruh hallerini terk etmek, direniş çemberine katılmak gerekmektedir. Tecridi kıracak olan budur.

Yeni Yaşam

Yeni Yaşam

İlgiliYazılar

Bildiğimiz dünyanın sonrası: Kapitalizm ve Ortadoğu

Bildiğimiz dünyanın sonrası: Kapitalizm ve Ortadoğu

Yazar: Heval Elçi
18 Aralık 2025

“Bildiğimiz dünyanın sonu” değil, “sonrası” demek diyalektik bakış açısından kaynaklanıyor. Her bilinen dünya (yani verili dünya düzeni) kendi çelişkilerini üretir....

Devrimde buluşmak

Uğraklarda üstü örtülemeyenler: Gerçekler-gerilimler

Yazar: Heval Elçi
18 Aralık 2025

Türkiye’nin kapitalist sistemin taşeronluğunu sürdürme çabaları ile sisteme kendini kanıtlamaya çalıştığı uluslararası hamlelerden 2. Kritik Eşiği COP31’i bir önceki yazıda...

Tabii ki demokrasi istenecek

Nereden başlamalı?

Yazar: Bedri Adanır
18 Aralık 2025

Toplumun beslenme, barınma, eğitim, sağlık, ulaşım gibi ihtiyaçlarının; üretim yapılarak karşılanması gerekiyor. Bundan başka bir çare yok. Bir üretim ilişkileri...

Başarının sahibi

Başarının sahibi

Yazar: Heval Elçi
18 Aralık 2025

Türk devleti adına bu süreci yürütenler, Demokratik Toplum ve Barış sürecini, kendilerine göre tanımlayıp, altına başarı imzası atsalar da şimdiye...

Asimilasyon, inkar ve efendiye benzemek

Kadın bedeni üzerinden özel savaş

Yazar: Nazlı Buket Yazıcı
18 Aralık 2025

Devletli uygarlığın beş bin yıllık erkek egemen mirası, tarih boyunca en yoğun baskıyı kadın ve gençlik üzerinde kurmuştur. Toplumsal hakikat...

DADSAZ: Varlığın hukuk dili

DEM Parti’nin raporu ve kalıcı barış arayışı

Yazar: Nazlı Buket Yazıcı
18 Aralık 2025

DEM Parti, TBMM’de kurulan Komisyon’a çözüm ve yol haritası için hazırladığı raporu sunduktan birkaç gün sonra kamuoyu ile paylaştı. Rapora...

Sonraki Haber

Burjuva siyaseti topluma tuzak kurmaktır...-Fikret Başkaya

SON HABERLER

Barış ve Demokratik Toplum stratejisi

Barış ve Demokratik Toplum stratejisi

Yazar: Heval Elçi
18 Aralık 2025

Sürgün yollarında aşk ve ölüm

Sürgün yollarında aşk ve ölüm

Yazar: Heval Elçi
18 Aralık 2025

‘Kara Maraş’la yüzleşmek

‘Kara Maraş’la yüzleşmek

Yazar: Yeni Yaşam
18 Aralık 2025

Bildiğimiz dünyanın sonrası: Kapitalizm ve Ortadoğu

Bildiğimiz dünyanın sonrası: Kapitalizm ve Ortadoğu

Yazar: Heval Elçi
18 Aralık 2025

Nazım, Cihan ve ‘Sosyalizm’

Nazım, Cihan ve ‘Sosyalizm’

Yazar: Reyhan Hacıoğlu
18 Aralık 2025

Devrimde buluşmak

Uğraklarda üstü örtülemeyenler: Gerçekler-gerilimler

Yazar: Heval Elçi
18 Aralık 2025

Tabii ki demokrasi istenecek

Nereden başlamalı?

Yazar: Bedri Adanır
18 Aralık 2025

  • İletişim
  • Yazarlar
  • Gizlilik Politikası
yeniyasamgazetesi@gmail.com

© 2022 Yeni Yaşam Gazetesi - Tüm Hakları Saklıdır

Welcome Back!

Login to your account below

Forgotten Password?

Retrieve your password

Please enter your username or email address to reset your password.

Log In

Add New Playlist

E-gazete aboneliği için tıklayınız.

Sonuç Yok
Tüm Sonuçları Görüntüle
  • Tümü
  • Güncel
  • Yaşam
  • Söyleşi
  • Forum
  • Politika
  • Kadın
  • Dünya
  • Ortadoğu
  • Kültür
  • Emek-Ekonomi
  • Ekoloji
  • Emek-Ekonomi
  • Yazarlar
  • Editörün Seçtikleri
  • Panorama
    • Panorama 2024
    • Panorama 2023
    • Panorama 2022
  • Karikatür
  • Günün Manşeti

© 2022 Yeni Yaşam Gazetesi - Tüm Hakları Saklıdır