• İletişim
  • Yazarlar
  • Gizlilik Politikası
14 Haziran 2025 Cumartesi
Sonuç Yok
Tüm Sonuçları Görüntüle
ABONE OL!
GİRİŞ YAP
Yeni Yaşam Gazetesi
JIN
  • Anasayfa
  • Gündem
    • Güncel
    • Yaşam
    • Söyleşi
    • Forum
    • Politika
  • Günün Manşeti
    • Karikatür
  • Kadın
  • Dünya
    • Ortadoğu
  • Kültür
  • Ekoloji
  • Emek
  • Yazarlar
  • Panorama
    • Panorama 2024
    • Panorama 2023
    • Panorama 2022
  • Tümü
  • Anasayfa
  • Gündem
    • Güncel
    • Yaşam
    • Söyleşi
    • Forum
    • Politika
  • Günün Manşeti
    • Karikatür
  • Kadın
  • Dünya
    • Ortadoğu
  • Kültür
  • Ekoloji
  • Emek
  • Yazarlar
  • Panorama
    • Panorama 2024
    • Panorama 2023
    • Panorama 2022
  • Tümü
Sonuç Yok
Tüm Sonuçları Görüntüle
Yeni Yaşam Gazetesi
Sonuç Yok
Tüm Sonuçları Görüntüle
Ana Sayfa Yazarlar Beyza Üstün

Ticarileştirilen suların ve su havzalarının paylaşımı

13 Haziran 2025 Cuma - 00:00
Kategori: Beyza Üstün, Yazarlar
Denetime sığmaz

Eminim izliyorsunuzdur, biliyorsunuzdur. Öyle ya artık yaşamımızın, yaşam alanlarının her hücresine, köşesine, bucağına kadar giren suyun ve su havzalarının metalaştırılmasını bilmeyen, etkilerini yaşamayan kalmadı aramızda. İşte böylesi canımızı yakan ancak neredeyse kanıksamaya başladığımız bu hayati konuda siyasi iktidar tarafından üretilerek geçtiğimiz hafta yaşamımıza eklenenlerden bir planlamayı mercek altına alalım isterseniz bugün. Suyun ve su havzalarının sürdürülebilir kalkınma amaçlı kullanımına ilişkin bir strateji daha duyuruldu. 1997 yılından beri başlatılan suyun metalaştırılması doğrultusunda Tarım ve Orman Bakanlığı tarafından havzalarda var olan suların şirketler tarafından kullanımı planlanmakta, sular şirketler arasında ve halkların kullanımı için sınıflandırılmakta ve paylaştırılmakta. Bakanlık suların yüzeysel akış havzalarını ayrıştırarak her biri için suyun kullanım esaslarını belirlemekte.

Bakanlığın web sayfasında bu işin tanımı, sektörel su tahsis planları adı ile: “Kullanılabilir su kaynaklarının kullanıcılar arasında adil ve dengeli bir şekilde paylaştırılması, nüfus ve kentleşmenin artması ve küresel iklim değişikliğiyle birlikte yağış ve sıcaklık rejimlerinin değişmesi ile daha da önemli bir hale gelmiştir. Sektörel Su Tahsis Planları, su kaynaklarının havza ve sektörel alt havza ölçeğinde paylaşımının sağlanması, gelecekte her sektörün ihtiyacı olan suyun sosyoekonomik koşullar ve ihtiyaçlar göz önüne alınarak adil bir şekilde karşılanması maksadıyla hazırlanan planlardır” diye belirtilmekte.  Bakanlık tarafından Türkiye’de var olan derelerin, göllerin yüzeysel akış alanı 25 havza ile sınıflandırılmış durumda. Bunlardan 6 havza için (Akarçay, Burdur, Gediz, Konya Kapalı, Küçük Menderes ve Seyhan) Sektörel Su Tahsis Planları daha 2017 den beri farklı tarihlerde yayınlandı. Bakanlığın web sayfasında; Antalya, Aras, Batı Akdeniz, Batı Karadeniz, Büyük Menderes, Çoruh, Doğu Akdeniz, Doğu Karadeniz, Kızılırmak, Kuzey Ege ve Marmara, Asi, Ceyhan, Fırat-Dicle, Meriç-Ergene, Sakarya, Susurluk, Yeşilırmak ve Van Gölü Sektörel Su Tahsis Planları’nın ise planlama aşamasında olduğu bilgisi paylaşılmakta.

Yaşamın içine sokulan, hız kesmeden sürdürülen siyasi stratejilerden, sermaye için üretilen yaptırımlardan sadece biri idi geçen hafta Resmi Gazete ’de yayınlanarak yürürlüğe sokulan.

Bakanlığın hazırladığı; “Batı Akdeniz Havzası Su Tahsis Planı ve Eylem Planı” Cumhurbaşkanlığı 9961 sayılı Kararı ile “ Büyük Menderes Havzası Su Tahsis Planı ve Eylem Planı” 9962 sayılı kararı ile, Kuzey Ege Havzası Su Tahsis Planı ve Eylem Planı”  ise 9963 sayılı karar ile onaylandı. 04.06.2025 tarih ve 32920 sayılı ile Resmî Gazete’de yayımlandı.

Türkiye sınırları içinde doğan derelerin doğal akışında yüzey akışı ile beslendiği alanlar adil şekilde sistem tarafından nasıl kullanılacağı, bu havzaların su- enerji şirketleri ile diğer paydaş şirketler arasında suyun nasıl pay edileceği su tahsis planlarında duyurulmakta. Yaşamın kurallarına uymayan, Meşru olmayan bu stratejiler “yasal”laştırılarak yürürlüğe sokulmakta. Meşrulaştırma yöntemlerini artık hepimiz biliyoruz. Bu işi yapan katılımcılarla birlikte bu planlar “bilimsel” ve “kurumsal” çalışmalarla, devlet tarafından kabul edilen STK’larla birlikte hazırlanmakta. Bu işin onay aşaması Cumhurbaşkanlığı kararnamesi ile tamamlanmakta ve Resmi Gazetede yayınlanarak “yasal”laşmakta.

Sistem tarafından tüm bu planlamalar sürdürülürken, ne yazık ki, Ekoloji ve kent mücadelesi verenler arasında son yıllarda yasallaştırma kumpasına kapılmalar, güncel duruma razı oluş, bulanıklaşan adil geçiş koridorlarında tartışmalar çokça yaşanmakta. Bu tartışmalar, genelde, kapitalist sistemin bizlere dayattığı mevcut durumun gerçekliğinden çıkışın adımları düşünülürken yaşanmakta. Çoğunlukla sürdürülebilir kalkınma dayatmasının kabulüne dayanmakta ya da bu stratejinin politik nüvesini görmezden gelerek sürmekte. Bu durum; hedeflediğimiz özgür, kapitalizmden arınmış yaşamı kurmanın gerçekliği ve zorunluluğundan mücadele edenleri kopartarak, çevre örgütlerini ve bu örgütlerde mücadele edenleri bulanık koridorlara sıkıştırmakta. Kapitalizmden arınmış yaşama geçiş sürecinde, güvencesizliklerin adım adım ortadan kaldırılması hedeflendiğinde (örneğin işletmelerdeki emekçilerin özlük haklarının korunmasında, suyun kullanım önceliğinin halklara verilmesinde, öncelik tanınması tartışmalarında) sistemin var ettiği koşullarda tartışmalara akış hızlanmakta, rıza politik olarak baskınlaşmakta. Sistemin sözü ve stratejileri mücadelenin hedefleri arasına sızmakta.

Mercek altına aldığımız havza su tahsis planlaması aşamasına dönersek yeniden, mücadele alanlarında güncel siyasi hamlelere karşı sözler kurulmaya devam ediyor.  MSİ (Muğla Su İnisiyatifi) Ekoloji örgütleri ne bir toplantı çağrısı yaptı. Bu toplantıda bakanlık ve cumhurbaşkanlığı tarafından yürürlüğe sokulan su tahsis planları ile ilgili, planlarda hedeflenen suyun ticarileştirilmiş paylaşımının boyutları ve bu sürece karşı ekoloji örgütlerinin değerlendirmeleri, ortak söz ve stratejileri tartışılacak. Bu davet yaşamın korunmasına adil paylaşım perspektifi ile yaşamın temel unsuru, doğanın var oluş gereksinimi olan suyun metalaştırılmasına karşı ekoloji mücadelesinin de hatırlatması olacak.

Politik kayışların notunu düşerek bugün hepimizin cansiperane mücadele ettiğimiz her alanda (ekoloji ve kent mücadelelerinde, emeğin özgürleştirilmesi için verilen işçi sınıfı mücadelesinde, barışın, demokratik toplumun oluşum sürecinde, kapitalizmden arınmış özgür yaşamın örülmesinde, sömürü ve hegomonyayı yenecek yeni yaşamın örgütlenmesinde) sistemin tüm kodlarını bizlere besleyen liberal, bulanık koridorlara girmeden ekoloji politik praksiste buluşmak üzere…+

PaylaşTweetGönderPaylaşGönder
Önceki Haber

Ortadoğu’da barışın temel ittifakı: NADA

Sonraki Haber

Spinoza’dan neşeye: Radikal düşüncenin canlı izleri

Sonraki Haber
Spinoza’dan neşeye: Radikal düşüncenin canlı izleri

Spinoza’dan neşeye: Radikal düşüncenin canlı izleri

SON HABERLER

Mesele Suriye’nin özgürleşmesi mi küresel ekonomiye entegrasyonu mu?

15-16 Haziran’ı anmanın dayanılmaz ağırlığı…

Yazar: Yeni Yaşam
14 Haziran 2025

Neşeli militanlığın imkânı ve önemi

Neşeli militanlığın imkânı ve önemi

Yazar: Yeni Yaşam
14 Haziran 2025

Ortadoğu dizaynında Kürt faktörü – II

Ortadoğu dizaynında Kürt faktörü – II

Yazar: Yeni Yaşam
14 Haziran 2025

Diriliş gerçekleşti

Diriliş gerçekleşti

Yazar: Yeni Yaşam
14 Haziran 2025

Yazarlar

Emek özgürleştiriyor

Yazar: Yeni Yaşam
14 Haziran 2025

Suriye’de ‘yeni düzen’ ve Rojava

Barış arayışı, hukuksuzluk ve muhalefetin sınavı

Yazar: Yeni Yaşam
14 Haziran 2025

Lübnan, hava sahasını uçuşlara kapattı

Lübnan, hava sahasını uçuşlara kapattı

Yazar: Yeni Yaşam
13 Haziran 2025

  • İletişim
  • Yazarlar
  • Gizlilik Politikası
yeniyasamgazetesi@gmail.com

© 2022 Yeni Yaşam Gazetesi - Tüm Hakları Saklıdır

Welcome Back!

Login to your account below

Forgotten Password?

Retrieve your password

Please enter your username or email address to reset your password.

Log In

Add New Playlist

E-gazete aboneliği için tıklayınız.

Sonuç Yok
Tüm Sonuçları Görüntüle
  • Tümü
  • Güncel
  • Yaşam
  • Söyleşi
  • Forum
  • Politika
  • Kadın
  • Dünya
  • Ortadoğu
  • Kültür
  • Emek-Ekonomi
  • Ekoloji
  • Emek-Ekonomi
  • Yazarlar
  • Editörün Seçtikleri
  • Panorama
    • Panorama 2024
    • Panorama 2023
    • Panorama 2022
  • Karikatür
  • Günün Manşeti

© 2022 Yeni Yaşam Gazetesi - Tüm Hakları Saklıdır