TJA, PKK Lideri Abdullah Öcalan’a karşı devreye konulan 9 Ekim uluslararası komploya ilişkin açıklama yaparak, Abdullah Öcalan’ın fiziki özgürlüğünün şart olduğunun altını çizdi
Tevgera Jinên Azad, (Özgür Kadın Hareketi – TJA) PKK Lideri Abdullah Öcalan’ın uluslararası komplo ile Türkiye’ye getirilmesinin yıl dönümüne ilişkin yazılı açıklama yaptı. Küresel güçlerin Ortadoğu’ya müdahale için başlattığı sürecin bugün de İmralı Adası’nda uygulanan mutlak tecrit sistemiyle devam edildiğine dikkat çekilen açıklamada, “9 Ekim 1998’de uluslararası güçler ve bölge ülkeleri tarafından Kürt Halk Önderi Sayın Abdullah Öcalan’a yönelik başlatılan uluslararası komplonun üzerinden 24 yıl geçti. Sayın Öcalan’ın Suriye’den çıkarılmasıyla başlayan süreç, etkisi ve sonuçları itibariyle bugün hem Türkiye’de hem Ortadoğu’da önemli toplumsal ve siyasal gelişmeler ortaya çıkarmıştır” denildi.
‘Komployu boşa çıkardı’
Abdullah Öcalan’a karşı geliştirilen komplonun aynı zamanda Ortadoğu’daki halkların geleceğine müdahalenin başlangıcı olduğuna dikkat çekilen açıklamada, “9 Ekim komplosu, Sayın Abdullah Öcalan’ın Ortadoğu halklarının özgürlük mücadelesine ilham olabilecek düşüncelerine karşı vurulan bir darbe ve başta kadınlar ve Kürt Halkı olmak üzere Ortadoğu halklarının ortak geleceğine dönük yapılan büyük bir müdahalenin de başlangıcıdır” dedi.
Açıklamada, komplo ile toplumun ortak geleceğinin hedef alındığı belirtilerek, buna karşı Abdullah Öcalan’ın İmralı’da ortaya koyduğu duruş ve geliştirdiği paradigma ile hedeflenen komplonun boşa çıktığı vurgulandı.
‘Tutsak edilen sadece Abdullah Öcalan değil’
Abdullah Öcalan’ın demokratik ve baırşcıl çağrıların oyalama, tasfiye, çöktürme planı ve ağırlaştırılmış tecritle cevap verildiğini belirten açıklamada, “İmralı’da tutsak edilen sadece Sayın Abdullah Öcalan değil, aynı zamanda onun şahsında Türkiye’nin toplumsal barışı, kadınların ve halkların özgür yaşam seçeneği olmuştur” denildi.
‘Öcalan’ın fiziki özgürlüğü şart’
Açıklamanın devamında şunlar kaydedildi: Hem kendi hukukunu, hem de uluslararası hukuku yok sayarak bugün İmralı’da Sayın Abdullah Öcalan’a karşı yürütülen ağırlaştırılmış tecrit ve ablukayı kırmak, Türkiye halklarını kuşatan faşizm zincirini de kıracaktır. 24’üncü yılını dolduran 9 Ekim komplosunu bir kez daha kınıyor, İmralı’daki tecridi kırmak için vicdan ve sorumluluk sahibi, demokrasi ve barış kaygısı olan her kesimi Sayın Abdullah Öcalan’ın ortaya koymuş olduğu demokrasi ve özgürlük iradesine sahip çıkmaya çağırıyoruz. Halkların, kadınların ve gençlerin bu yüzyılını kazanmak için Sayın Abdullah Öcalan’ın fiziki özgürlüğü şart. Komplo ve tecride karşı konferansımızda da karar altına aldığımız gibi fiziki özgürlüğe giden yolu bir an bile durmaksızın mücadeleyle öreceğiz ve özgürlüğü kazanacağız.”
HABER MERKEZİ
