• İletişim
  • Yazarlar
  • Gizlilik Politikası
20 Haziran 2025 Cuma
Sonuç Yok
Tüm Sonuçları Görüntüle
ABONE OL!
GİRİŞ YAP
Yeni Yaşam Gazetesi
JIN
  • Anasayfa
  • Gündem
    • Güncel
    • Yaşam
    • Söyleşi
    • Forum
    • Politika
  • Günün Manşeti
    • Karikatür
  • Kadın
  • Dünya
    • Ortadoğu
  • Kültür
  • Ekoloji
  • Emek
  • Yazarlar
  • Panorama
    • Panorama 2024
    • Panorama 2023
    • Panorama 2022
  • Tümü
  • Anasayfa
  • Gündem
    • Güncel
    • Yaşam
    • Söyleşi
    • Forum
    • Politika
  • Günün Manşeti
    • Karikatür
  • Kadın
  • Dünya
    • Ortadoğu
  • Kültür
  • Ekoloji
  • Emek
  • Yazarlar
  • Panorama
    • Panorama 2024
    • Panorama 2023
    • Panorama 2022
  • Tümü
Sonuç Yok
Tüm Sonuçları Görüntüle
Yeni Yaşam Gazetesi
Sonuç Yok
Tüm Sonuçları Görüntüle
Ana Sayfa Ekoloji

Toprak fakiriyiz ama neden?

19 Haziran 2018 Salı - 01:35
Kategori: Ekoloji, Manşet

Süt ürünleri tekeli Sütaş ile TEMA Vakfı birlikte çalıştay düzenledi. Çalıştayda tarım arazilerinin yüzde 99’unda organik madde içeriğinin düşük olduğu belirtilirken nedenleri üzerinde durulmadı

Toprağın kalitesini arttırma konusunda toplumu bilinçlendirmek ve tarımsal sürdürülebilirliğe katkı sağlamak amacıyla, SÜTAŞ ve TEMA Vakfı iş birliğinde ‘Organomineral Gübre Çalıştayı’ gerçekleştirildi. Çalıştay, çeşitli üniversitelerden 20 akademisyen ve Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı temsilcilerinin katılım ve katkılarıyla yapıldı. Çalıştayda tarım arazilerindeki organik madde yetersizliğine dikkat çekilirken, tarım topraklarının yüzde 99’unda organik madde içeriğinin düşük seviyede olduğu vurgulandı.

Kentleşme yok etti

Türkiye coğrafyasının hemen her köşesi çok değerli tarım topraklarıyla kaplı olmasına rağmen sanayi, kentleşme gibi nedenlerle buralar yok ediliyor. Birinci sınıf tarım arazileri şimdi yok edilmiş durumda. Örneğin dünyanın belli başlı ovalarından biri olduğu bilinen Bursa ovası artık sanayi ve kentleşme ile birlikte değerini yitirdi. Bursa ovasını yaratan Uludağ’dan akan derelerin taşıdığı alüvyonlardı. Ancak Bursa’yı taşıyacak ne dere ne de alüvyonları bırakacak bir ova kaldı.

Sütaş fabrikaları

Bursa ovasının sanayi ve kentleşme ile birlikte yok edilmesinnin nedenlerinden biri olarak Sütaş firması gösteriliyor. Köylerden topladıkları sütleri işleyerek büyüyen firma Bursa’dan sonra Aksaray’a bir entegre tesis kurmuştu. Şimdi de AKP hükümetinin açıkladığı dudak uçuklatan teşvikleriyle Bingöl’e tesis kurmaya hazırlanıyorlar. 1950’lerde Bursa Karacabey’de işe başlayan firmayı süt üreticisi köylüler iyi tanıyor. Süte uygulanan fiyat politikası çiftçinin ölmeyeceği bir sınırda tutuluyor. Bazı bölgelerde çiftçilerin fiyatlar nedeniyle sütünü vermedikleri zaman o bölgeye bazı tüccarlar gider ve önce peşin aldıkları sütü daha sonra vadeliye döndürürler. Çiftçiye vadesi gelen süt bedelleri ödenmez ve çiftçi büyük firmalara mahkum edilir. AKP hükümetine yakınlığı ile bilinen Sütaş, Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’a söz verdiği gerekçesiyle Bingöl’de de fabrika kuracak. Ürettiklerini satamaz halde olan ve üretmekten hızla uzaklaşan çiftçilerin Sütaş’a karın tokluğuna süt üreten çiftçiler durumuna düşeceği belirtiliyor. Sütaş’la birlikte bir proje yapan TEMA Vakfı Başkanı Deniz Ataç ise, “İyi bir tarım toprağı, ağırlığının en az yüzde 3’ü kadar organik madde içermeli ama Türkiye’de tarım topraklarının yüzde 99’u bu değerin altında. Yanlış tarımsal uygulamalar topraklarımıza büyük oranda zarar veriyor” diyor ancak Sütaş’ın bundaki payına değinmiyor.

Sermayenin TEMA’sı mı?

TEMA Vakfı’nın birçok çalışması ses getirir özellikte olsa da sermaye ile içli dışlı olması eleştiri konusu oluyor. TEMA’nın bir dönem HES’lere karşı olduğunu açıkladığında vakfın mütevelli heyetindeki bir sermayedarın HES inşa ettiği de kamuoyuna yansımıştı. Bugün TEMA Başkanı Deniz Ataç da Sütaş ile birlikte gerçekleştirdikleri çalıştayda çok önemli bulgu ve sonuçları paylaştılar. Ancak topraktaki organik maddelerin niçin azaldığı konusunda herhangi bir vurgu yapılmadı. Ataç, işçilerin en doğal hakkı olan sendikalaşmasına karşı olan tutumu ile de eleştirilerin odağında. Balıkesir’in Havran ilçesinde Fora markasıyla zeytin ve zeytinyağı üreten Türkiye İş Bankası’na ait Ant Gıda’da 10 yıla yakın süre firmanın başında bulunan ve Ege Zeytin ve Zeytinyağı İhracatçıları Birliği’nde başkanlık ve yöneticilik yapan Ataç, Fora Zeytin ve Zeytinyağı Fabrikası’nda işçiler sendikada örgütlenince istifa etmişti.

Sendikaya karşı

İstifa etme gerekçesini ise fabrikada örgütlenen Tek Gıda İş’in Ege Bölge Başkan Yardımcısı Gürsel Köse olarak açıklamıştı. Sendikanın Ant Gıda’da örgütlenme çalışmaları yaklaşık 4 yıl sürmüş ve bu süre sonunda 326 çalışana sahip fabrikada 280 çalışan sendikaya üye olmuştu. Gürsel Köse, yaptığı açıklamada, “Deniz Ataç işyerinde sendikaya şiddetle karşı çıktı. Bizimle karşılıklı görüşmelerinde ‘sendika gelirse ben giderim’ diyordu. Biz Türkiye İş Bankası yöneticileriyle görüşüp uzlaşmaya vardık. Sendikayı fabrikaya soktuk. Sayın Ataç bu konuyu bir onur sorunu haline getirdi. Bu nedenle istifa etti” demişti.

Bela yaratan belayı çözmez!

Sütaş ile TEMA Vakfı’nın birlikte gerçekleştirdiği çalıştayda toprakların hızla fakirleştiği ortaya çıkarılırken bunun çözümleri üzerine de bazı önermeler yapıldı. Sütaş ile TEMA Vakfı somut adım sıralamazken, özellikle çiftçilerin farkında olduğu toprağın verimsizliği büyüyerek devam ediyor. Tohumun, gübrenin tekellerin elinde olduğu bir üretim süreci hızlanarak devam ediyor. Uzmanlar, Trakya’yı, Bursa’yı, Aydın’ı, Antalya’yı, Batman’ı, Van’ı, Artvin’i, Rize’yi ve Türkiye coğrafyasının tamamını sanayi, maden, yol, enerji, inşaat vb. ile boğan anlayışın sorunu çözmek yerine derinleştireceğini belirtiyor.

EKOLOJİ SERVİSİ

PaylaşTweetGönderPaylaşGönder
Önceki Haber

Kolombiya’da barış süreci zorda

Sonraki Haber

Kitlelerde demokrasi yaklaşımı

Sonraki Haber

Kitlelerde demokrasi yaklaşımı

SON HABERLER

İran-İsrail savaşı 8’inci gününde

İran-İsrail savaşı 8’inci gününde

Yazar: Yeni Yaşam
20 Haziran 2025

Mazlum Ebdî: Tarihi aşamadayız, Kürtler yerini almalı

Mazlum Ebdî: Tarihi aşamadayız, Kürtler yerini almalı

Yazar: Yeni Yaşam
20 Haziran 2025

Neler oluyor?

Darbe mekaniği ve papatya falı

Yazar: Yeni Yaşam
20 Haziran 2025

Hakikatin ruhu, yolda birlik, tarihi sorumluluklarımız (2)

 İsrail’in İran’a saldırısı ve olası demokratik fay hatları

Yazar: Yeni Yaşam
20 Haziran 2025

Judenrat Zanyarlar, ‘Hür’ ‘devletçi’ler ve faşizmin ‘Sözcü’leri

Judenrat Zanyarlar, ‘Hür’ ‘devletçi’ler ve faşizmin ‘Sözcü’leri

Yazar: Yeni Yaşam
20 Haziran 2025

Bir milyon dolarlık füze ve kriz

‘Vatan savunması’ ve Üçüncü Yol

Yazar: Yeni Yaşam
20 Haziran 2025

Köyden kente işçi göçü

Bitlis’te beş minarenin yerini HES’ler alıyor

Yazar: Yeni Yaşam
20 Haziran 2025

  • İletişim
  • Yazarlar
  • Gizlilik Politikası
yeniyasamgazetesi@gmail.com

© 2022 Yeni Yaşam Gazetesi - Tüm Hakları Saklıdır

Welcome Back!

Login to your account below

Forgotten Password?

Retrieve your password

Please enter your username or email address to reset your password.

Log In

Add New Playlist

E-gazete aboneliği için tıklayınız.

Sonuç Yok
Tüm Sonuçları Görüntüle
  • Tümü
  • Güncel
  • Yaşam
  • Söyleşi
  • Forum
  • Politika
  • Kadın
  • Dünya
  • Ortadoğu
  • Kültür
  • Emek-Ekonomi
  • Ekoloji
  • Emek-Ekonomi
  • Yazarlar
  • Editörün Seçtikleri
  • Panorama
    • Panorama 2024
    • Panorama 2023
    • Panorama 2022
  • Karikatür
  • Günün Manşeti

© 2022 Yeni Yaşam Gazetesi - Tüm Hakları Saklıdır