Ulusal Kürt Kadın Birliği Platformu, 3 Ağustos 2014’te DAİŞ’in Şengal’e yönelik saldırısının yıl dönümü sebebiyle yayınladığı açıklamada soykırımın tanınması, faillerin yargılanması ve Şengal’in yeniden inşası çağrısında bulundu
DAİŞ’in 2014 yılında Şengal’de Êzidî halkına yönelik gerçekleştirdiği katliamın üzerinden 11 yıl geçti. Binlerce sivilin katledildiği, kadın ve çocukların kaçırılıp köleleştirildiği bu soykırımın yıl dönümünde Ulusal Kürt Kadın Birliği Platformu, söz konusu açıklamayı ve talepleri Irak hükümeti, Irak Federal Mahkemesi, Irak Parlamentosu, Lahey Uluslararası Ceza Mahkemesi, Kürdistan Bölgesi hükümeti İnsan hakları örgütleri, kadın örgütleri, insan hakları savunucuları ve kadın haklarını savunan tüm kişi ve kurumlara hitaben yayınladı.
Platform, ulusal ve uluslararası tüm yetkili kurumlara seslendiği açıklamasında, 74’üncü Ferman olarak nitelendirilen bu saldırının “Êzidî halkına karşı soykırım” olarak resmen tanınmasını ve sorumluların uluslararası ceza hukuku çerçevesinde yargılanmasını istedi.
Ulusal Kürt Kadın Birliği Platformu’nun ilgili açıklaması şöyle:
“3 Ağustos 2014’te Êzidî halkına karşı 74’üncü fermanın gerçekleşmesi, dünyanın gözleri önünde yaşanan bir soykırımdı. 10 binden fazla kadın, çocuk ve sivil hayatını kaybetti. 40’tan fazla çocuk Şengal dağında susuzluktan öldü. 3 binden fazla kadın DAIŞ tarafından kaçırıldı, esir alındı, tecavüze uğradı ve daha sonra DAIŞ tarafından pazarlarda satıldı. Bunlar yalnızca savaş mağdurları olarak değil, kutsal bir inancı yok etmek ve bir halkı ortadan kaldırmak için sistematik bir kampanyanın hedefleri olarak yapıldı.
Şengal’in jeopolitik konumu tarih boyunca bölgedeki tüm güçlerin dikkatini çeken, Kürdistan Bölgesi ile Rojava arasındaki stratejik bir geçiş noktasıydı. Aynı dönemde DAİŞ, Rojava ve Suriye sınırındaki birçok kenti işgal etmişti ve Şengal’i de Suriye ile Irak arasındaki çetelerinin geçiş hattına dönüştürmek istiyordu.
DAİŞ’in Şengal’i işgalinden sonra, Êzidîler sahipsiz bırakıldı ve Şengal Dağı’nda 10 gün boyunca hayatta kalma mücadelesi verdi. Ardından kurtarılanlar Rojava üzerinden Sêmelka kapısından Kürdistan Bölgesi’ne geçti ve Duhok ile Süleymaniye sınırındaki bazı kamplara yerleştirildi. Bir kısmı da Rojava’daki Newroz Kampı’na yerleştirildi.
Bugün, Êzidî soykırımının üzerinden 11 yıl geçmesine rağmen, Êzidî halkı hala baskı altındadır. Irak ve Kürdistan Bölgesi hükümetleri, Şengal’i yeniden inşa etmek ve halkın temel yaşam koşullarını sağlamak için ciddi bir çaba göstermemiştir.
Bugün, Ulusal Kürt Kadın Birliği Platformu olarak, Êzidî şehitleri önünde saygıyla eğiliyoruz. Êzidî kadınlarının direnişi ve onuru, dünya kadınları için bir gurur ve ilham kaynağıdır. Êzidî halkının ruhani lideri Babe Şêx’in, DAIŞ’in elinden kurtarılan kadınlara kucak açılması ve sahip çıkılması yönündeki çağrısını da memnuniyetle karşılıyoruz.”
Platform, “Êzidî halkına karşı işlenen bu soykırımın 11’inci yılında taleplerimizi bir kez daha yüksek sesle dile getiriyoruz” diyerek şu talepleri sıraladı:
- Fermanın tüm hükümetler ve uluslararası mahkemeler tarafından resmen soykırım olarak tanınması.
- Şengal’in kutsal topraklarının korunması ve hiçbir Êzidî çocuğun korku içinde yaşamaya mecbur bırakılmaması.
- Özel ve resmi mahkemeler kurulması, faillerin yargılanması ve suçların belgelenmesi.
- Êzidî soykırımı faillerinin yalnızca terör suçuyla değil, soykırım ve insanlığa karşı suç kapsamında cezalandırılması.
- “Benim Adım Annemin Adı” kampanyasının taleplerinin yerine getirilmesi.
- DAİŞ’in elinde bulunan veya kayıp durumda olan kadınların bulunması ve geri getirilmesi için destek verilmesi.
- Kurtarılan kadınlara maddi, sağlık ve psikolojik destek sağlanması.
- Kadınlar Şengal’in yönetimine doğrudan katılması.
- Êzidîlerin kamplardan çıkıp kendi topraklarına dönmeleri için her türlü desteğin verilmesi.
- Şengal’in toprağı, doğası ve çevresinin korunması.
HABER MERKEZİ
