Yaşamak İstiyoruz İnsiyatifi üylerinden Tuğcu, ‘Teşhir haktır, kadınların sesleri yükseldikçe kendimizi güvende hissediyoruz’ derken, Cuştan, ‘Hollywood’da yayılan metoo hareketiyle ifşa, kadınların elinde mücadele aracına döndü’ dedi
Düzenin temsilcilerine, “dünyayı dar edeceğiz” mesajını veren kadınlar, sosyal medya ve birçok mecrada “Uykuların kaçsın, ben ne zaman ifşa edileceğim” diyerek tacizci ve tecavüzcüleri teşhir ediyor. Yaşamak İstiyoruz İnsiyatifi üyesi kadınlar konuştu.
Erkek egemen sistem ve destekçisi olarak yargıyı işaret eden Sinem Tuğcu, şiddet karşısındaki cezasızlık politikasının erkeklere güç verdiğini söyledi. Tuğcu, şiddetin ayyuka çıktığı bugünlerde kadınların yargıya güveninin kalmadığını ve bu nedenle seslerini yükseltmek üzere alanlar yarattığını dile getirdi. Tuğcu, “Yakınımız veya tanımadığımız biri fark etmez, sesimizi çıkarmazsak şiddeti önleyemiyoruz, tacizi, istismarı, tecavüzü önleyemiyoruz. Sesimizi yükseltmemiz gerekiyor. Teşhir haktır, kadınların sesleri yükseldikçe kendimizi güvende hissediyoruz. Uykularınız kaçsın, ben ne zaman ifşa edileceğim diye” dedi.
Kadınlarının direnişinin karşılık bulduğunu sözlerine ekleyen Tuğcu, teşhirlerin de bir karşı duruş olduğunu ve tüm kadınları “Sen, ben, biz, birbirimizin çaresiyiz” diyerek dayanışma ağına katılmaya çağırdı.
Havva Cuştan ise, şiddet teşhirinin özellikle sosyal medyada kendilerini duyurma aracı olduğuna değinerek şunları söyledi: “Basınından yargısına kadar erkek egemenliği ile çevrilmiş kadınlar başka çare bulamıyordu. Fakat Hollywood’da yayılan ‘metoo’ hareketiyle ifşa, kadınların elinde mücadele aracına döndü. Son olarak da Hasan Ali Topbaş’ın ifşasıyla kadınlar birbirlerinden güç alarak yaşadıklarını anlatmaya erkeklerin uykularını kaçırmaya başladı. İfşa esasen şiddet failinin alanını daraltmak, suçunu tekrarlamasını önlemek ve başkaca örneklerin önüne geçmek bakımından önemli bir yöntem olarak karşımızda duruyor. İfşa edilen yazarlardan İbrahim Çolak’ın intiharı da Çolak’ı ifşa eden ve ifşayı savunan kadınlara kesiliyor. Ama tacizci Çolak, kendi mektubunda da dediği gibi taciz ettiği için değil, el alemin yüzüne bakamadığı için intihar etti.”
İSTANBUL