Wan Barosu Başkanı Sinan Özaraz askeri araçtan açılan ateş sonucu yaşamını yitiren Seyithan Durdu’nun daha önce İçişleri Bakanlığı tarafından hedef gösterildiğini söyledi
Wan’ın Serav/Mehmûdî (Saray) ilçesine bağlı Avzêrk Mahallesi’nde yaşayan 40 yaşındaki Seyithan Durdu, dün askeri araçtan açılan ateş sonucu hayatını kaybetti. Otopsi işlemlerinin ardından Durdu’nun cenazesi ailesine teslim edildi.
Wan Barosu Başkanı Sinan Özaraz, konuya ilişkin değerlendirmelerde bulundu.
Dün sabah saat 04.00 sıralarında yaşanan olayın ardından Seyithan Durdu’nun ailesiyle iletişime geçtiklerini belirten Sinan Özaraz, “Olay, Türkiye sınırları içinde yaklaşık 15 kilometre mesafede gerçekleşti. Kolluk kuvvetlerinin açtığı ateş sonucu yurttaş yaşamını yitirdi. İlk otopsi raporuna göre, kurşun sırtından girip karnından çıkmış. Özalp Savcılığı ile irtibata geçtik ancak verilen bilgiler kısıtlı durumda. Olay yeri incelemesi sırasında Durdu ile beraber olduğu belirtilen 4 akrabası gözaltına alındı. Ancak jandarmada tutulan şahıslarla ilgili nasıl bir işlem yapıldığı bilinmiyor. Soruşturma başlatıldı. Dosyada şu ana ilişkin herhangi bir kısıtlama yok” diye belirtti.
Elbiseleri kriminal incelemede
Kendilerine iletilen ön otopsi raporunda net bir bulgunun olmadığını aktaran Sinan Özaraz, “Raporda sadece sırtından girip karnından çıkan bir kurşun yarası tespit edildi. Ayrıca, mermi çekirdeği vücutta kalmamış. Elbiseler kriminal incelemeye alındı. Ateşli silahın mesafesi de tespit edilecek. Kriminal rapor geldikten sonra bazı bulgular netleşecek. Numunelerin bir kısmı Van Adli Tıp’a, bir kısmı ise Trabzon Adli Tıp’a gönderildi” dedi.
İçişleri Bakanlığı hedef gösterdi
Sanal medya hesaplarında belirtildiği gibi Seyithan Durdu’nun “göçmen kaçakçısı” olduğu yönünde bilgi olmadığını kaydeden Sinan Özaraz, Seyithan Durdu’nun katledildiği noktada herhangi bir göçmenin tespit edilmediğini söyledi. Sinan Özaraz, şöyle devam etti: “Ancak şahsın adı çeşitli suçlarda geçtiği yönünde iddialar var. Daha önce İçişleri Bakanlığı tarafından yapılan bir operasyonda, hukuka aykırı şekilde bir çete çökertildiği izlenimi verilerek hedef gösterilmiştir. Olay sonrası bu durum ciddi şüpheler yaratmaktadır. Dolayısıyla İçişleri Bakanlığı’nın daha kesinleşmiş bir hüküm yokken kişiyi suçlu ilan etmesi ve kişinin adının kamuoyuyla paylaşılması ile şahsın hedef haline gelmiş olduğunu düşünüyoruz. Gerekçesi ne olursa olsun eğer karşınızdaki kişi suçlu dahi olsa müdahale sınırınız hukuki sınırlar içerisinde olmalıdır. Hukuki sınırların aşıldığı her noktada bir fail vardır ve bu failin tespit edilip cezalandırılması gerekir. Kaldı ki bu olayda herhangi bir göçmen teşhisinin yapılmamış olması, olayın sınırın iç kesimlerinde gerçekleşmiş olması da bu ihtimalleri ortadan kaldırıyor. Buradaki müdahalenin hukuk sınırlarının çok çok dışında bir boyutta olduğunu gösteriyor.”
Soruşturma takip edilecek
Sürecin takipçisi olacaklarını söyleyen Sinan Özaraz, olayla ilgili ilerleyen süreçte somut verilerle kamuoyunu bilgilendireceklerini aktardı. Sinan Özaraz, “Türkiye’nin geçmişten bugüne olumsuz bir tabloya sahip olduğunu biliyoruz. Özellikle faillerin kolluk güçleri, mağdurların ise Kürtlerden oluştuğu durumlarda bu tablo daha da belirginleşiyor” dedi.
Kaynak: MA