• İletişim
  • Yazarlar
  • Gizlilik Politikası
25 Haziran 2025 Çarşamba
Sonuç Yok
Tüm Sonuçları Görüntüle
ABONE OL!
GİRİŞ YAP
Yeni Yaşam Gazetesi
JIN
  • Anasayfa
  • Gündem
    • Güncel
    • Yaşam
    • Söyleşi
    • Forum
    • Politika
  • Günün Manşeti
    • Karikatür
  • Kadın
  • Dünya
    • Ortadoğu
  • Kültür
  • Ekoloji
  • Emek
  • Yazarlar
  • Panorama
    • Panorama 2024
    • Panorama 2023
    • Panorama 2022
  • Tümü
  • Anasayfa
  • Gündem
    • Güncel
    • Yaşam
    • Söyleşi
    • Forum
    • Politika
  • Günün Manşeti
    • Karikatür
  • Kadın
  • Dünya
    • Ortadoğu
  • Kültür
  • Ekoloji
  • Emek
  • Yazarlar
  • Panorama
    • Panorama 2024
    • Panorama 2023
    • Panorama 2022
  • Tümü
Sonuç Yok
Tüm Sonuçları Görüntüle
Yeni Yaşam Gazetesi
Sonuç Yok
Tüm Sonuçları Görüntüle
Ana Sayfa Yazarlar

Yağmur kuşu…

5 Temmuz 2018 Perşembe - 04:24
Kategori: Yazarlar

Gazetede yan yana iki haber… Birinci haber Kanada menşeyli: Kanada’nın en önemli müzik festivallerinden Ottawa Bluesfest’in, festivalin ana sahnesinin kurulacağı yere yuvasını yapan bir yağmur kuşunun rahatsız olmaması için ertelenmesi gündeme geliyor.

,Festival mekanını yurt tutan yağmur kuşu ve dört yumurtasının, 5 Temmuz’da başlaması planlanan festivalin açılışını geciktirebileceği belirtiliyor.

Bu haberi okuyunca insan hoş bir duyguya kapılıyor, içine bir ferahlık yayılıyor.

Bu haberin yanındaki ikinci haberi okuyunca o ferahlık yerini yürek daralmasına bırakıyor birden. Haber Türkiye’den: ‘Ya sev ya terk et’ geleneğinden beslenmiş bir İçişleri Bakanı, milyonlarca oy alıp Meclis’e girmiş parti liderine telefon açıp tehditler savuruyor. Ve en önemlisi de tehdit edilenler dışında kimseden ses çıkmıyor. Çıkmıyor çünkü nefret söylemi sıradan bir hal aldı, ırkçılık yapılmadan siyaset yapılmıyor. Böyle bir durumda en başta iktidar partisinin yani kendi partisinin karşı çıkması gerekiyor. Demokrasilerde siyasetçiler böyle fütursuzca davranamaz. Hele de halkın güvenliğinden sorumlu bir İçişleri Bakanı anında görevinden alınır.

Evet. Bir ülkenin İçişleri Bakanı Meclis’e üçüncü sırada girmiş bir partinin eşbaşkanına telefon açıp ‘Size haddinizi bildireceğiz, size artık yaşama hakkı yok. Sizler sorumlusunuz, nereye gidiyorsanız gidin. …Avrupa’ya mı gidiyorsunuz, nereye giderseniz gidin” diyebiliyor.

Türk ırkçılığının duayenlerinden Nihal Atsız’ın bir zamanlar Kürtler için söylediklerini anımsatıyor:

“Türk milletinin başını belaya sokmadan, kendileri de yok olmadan çekip gitsinler. Nereye mi? gözleri nereyi görür, gönülleri nereyi çekerse oraya gitsinler. İran’a, Pakistan’a, Hindistan’a, Barzani’ye gitsinler. Birleşmiş Milletler’e başvurup Afrika’da yurtluk istesinler. Türk ırkının aşırı sabırlı olduğunu, fakat ayranı kabardığı zaman Kağan Arslan gibi önüne durulmadığını, ırkdaşları Ermenilere sorarak öğrensinler de akılları başlarına gelsin.” (Nihal ATSIZ, Ötüken, 16 Haziran 1967, Sayı: 42)
Bunca zaman geçmiş ırkçılık baki kalmış. Atsız Afrika’yı adres göstermişti, İçişleri Bakanı Soylu, Avrupa yolunu göstermiş. Afrika’yı dahil etmemiş.

Ne alaka demeyin. Çağrışım deyin ya da siyasetin o boğucu ortamından uzaklaşma isteği diyelim; Cemal Süreya’nın O güzelim Üvercinka şiirindeki ‘Afrika dahil’ dizelerine kayıyor insanın aklı:

“Bir mısra daha söylesek sanki her şey düzelecek

İki adım daha atmıyoruz bizi tutuyorlar
Böylece bizi bir kere daha tutup kurşuna diziyorlar
Zaten bizi her gün sabahtan akşama kadar kurşuna
diziyorlar
Bütün kara parçalarında
Afrika dahil”

Bilindiği üzre ‘Üvercinka’ hem burada bir bölümünü alıntıladığımız bu şiirin adı hem de Cemal Süreya’nın ilk kitabına ad olmuş. Üvercinka’nın anlamını Şairin kendisi bir söyleşide şöyle açıklar: “Üvercinka güvercinle karışık bir ad. Bir kadın adı. Barışa, aşka, dayatmaya dönük bir kavram: Kitaba ad olarak seçmeme gelince bunun iki nedeni var. Birisi belli: Günümüz şiiri ve bu arada benim şiirim kelimeyi zorlayan bir şiir, o adla şiirimi özetlemiş ya da bir parça belirtmiş oluyorum. Şiirimden ufak, ama anlamlı bir kesit vermiş oluyorum galiba. İşin ikinci nedeni son derece özel, salt günlük yaşama ilişkin bir şey.’’

Farkındayım; daldan dala atlattırdım yazıyı… İyi de tüm suç benim mi? Çağrışımı güçlü dizeler kuran şairin ya da yağmur kuşunun güvenliği için festival iptal edenlerin hiç mi suçu yok.

PaylaşTweetGönderPaylaşGönder
Önceki Haber

Bedava toplu taşıma

Sonraki Haber

Taammüden çocuk cinayetlerine ortaklığımız

Sonraki Haber

Taammüden çocuk cinayetlerine ortaklığımız

SON HABERLER

DEM Parti, ‘Barış ve Demokratik Toplum Buluşmaları’ kapsamında Çerkezlerle buluştu

DEM Parti, ‘Barış ve Demokratik Toplum Buluşmaları’ kapsamında Çerkezlerle buluştu

Yazar: Yeni Yaşam
25 Haziran 2025

Bakanlık 10 cezaevini kaybetti!

Öcalan’ın yazdığı kitaplar

Yazar: Yeni Yaşam
25 Haziran 2025

Süreç ve Kongre

Süreç ve Kongre

Yazar: Yeni Yaşam
25 Haziran 2025

Ekonomik şiddete yasa kılıfı

Ekonomik şiddete yasa kılıfı

Yazar: Yeni Yaşam
25 Haziran 2025

Hüsnü Abi

En çok acı çekenlerdir barışı en çok isteyen

Yazar: Yeni Yaşam
25 Haziran 2025

Dar ve dönemsel çıkarlara takılmamak…

Eşme’den Çanakkale’ye: Yeni bir ruh mümkün

Yazar: Yeni Yaşam
25 Haziran 2025

Ontolojik, sayısal ve politik ufuklar üzerine bir deneme

Ontolojik, sayısal ve politik ufuklar üzerine bir deneme

Yazar: Yeni Yaşam
25 Haziran 2025

  • İletişim
  • Yazarlar
  • Gizlilik Politikası
yeniyasamgazetesi@gmail.com

© 2022 Yeni Yaşam Gazetesi - Tüm Hakları Saklıdır

Welcome Back!

Login to your account below

Forgotten Password?

Retrieve your password

Please enter your username or email address to reset your password.

Log In

Add New Playlist

E-gazete aboneliği için tıklayınız.

Sonuç Yok
Tüm Sonuçları Görüntüle
  • Tümü
  • Güncel
  • Yaşam
  • Söyleşi
  • Forum
  • Politika
  • Kadın
  • Dünya
  • Ortadoğu
  • Kültür
  • Emek-Ekonomi
  • Ekoloji
  • Emek-Ekonomi
  • Yazarlar
  • Editörün Seçtikleri
  • Panorama
    • Panorama 2024
    • Panorama 2023
    • Panorama 2022
  • Karikatür
  • Günün Manşeti

© 2022 Yeni Yaşam Gazetesi - Tüm Hakları Saklıdır