İktidar kanadından Demirtaş kararından sonra AİHM kararlarının bağlayıcı olmadığı yönünde açıklamalar gelirken, Yargıtay’ın geçen hafta açıkladığı bir gerekçeli kararda ‘AİHM kararları bağlayıcı’ dediği öğrenildi
İktidar tarafından Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’nin (AİHM) eski HDP eş genel başkanı Selahattin Demirtaş hakkında verdiği “derhal tahliye edilmeli” kararının Türkiye için bağlayıcı olmadığına yönelik açıklamalar gelmeye devam ediyor.
Önce Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, “Karar bizi bağlamaz” şeklinde bir açıklama yapmış, bu açıklamayı İçişleri Bakanı Süleyman Soylu’nun “Karar bizim için anlamsız” sözü takip etmişti. AKP iktidarının müttefiki olan MHP lideri Devlet Bahçeli’den de benzer bir çıkış gelmişti.
AİHM kararının Türkiye için bağlayıcı olmadığına yönelik açıklamalar gelmeye devam ederken Yargıtay 4. Hukuk Dairesi’nin geçen hafta açıkladığı bir gerekçeli kararda AİHM kararlarının bağlayıcı olduğuna ilişkin görüş bildirdiği ortaya çıktı.
Saçılık davası
Adalet Bakanlığı, 2000 yılında Burdur Cezaevi’nde yaşanan olayda görülen maddi hasarla ilgili o dönemde cezaevindeki 61 tutuklu ve hükümlü hakkında maddi tazminat davası açmıştı. Davaya bakan Burdur 1. Asliye Hukuk Mahkemesi 2014’te cezaevine düzenlenen operasyon sırasında oluşan maddi zararın 25 bin liralık miktarının tutuklu ve hükümlüler tarafından karşılanmasını kararlaştırdı. Sonrasında karar için itiraz süreci başladı.
Yargıtay 4. Hukuk Dairesi, dosya gündemine geldiğinde yerel mahkemenin verdiği kararı bozdu. Yargıtay 4. Hukuk Dairesi gerekçeli kararında AİHM kararlarına ve Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi’ne (AİHS) taraf devletlerin yükümlülüğüne atıflarda bulundu.
Kararda, insan hakları hukukunun temel belgelerinden olan ve Türkiye’nin usulüne uygun olarak onaylayıp taraf olduğu temel hak ve özgürlüklere ilişkin uluslararası sözleşmelerin iç hukukta doğrudan “uygulanma kabiliyetine haiz olduğu” belirtildi.
Ne olmuştu?
5 Temmuz 2000 tarihinde Burdur E Tipi Kapalı Cezaevi’ne 450 jandarmayla düzenlenen operasyonda koğuş kapıları kırılıp, duvarlar yıkılmıştı. Birçok mahkum yaralanmış, cezaevinde hasarlar görülmüştü.
Şimdi HDP MYK üyesi ve aynı zamanda gazetemizin de yazarlarından olan Veli Saçılık da o dönem cezaevindeki mahkumlar arasındaydı. Saçılık’ın kolu kepçe ve dozerlerle cezaevi duvarlarının yıkılması sırasında kopmuş, kopan kol daha sonra bir köpeğin ağzında görülmüştü.
Operasyonlarla ilgili AİHM’den karar 2011’de çıkmıştı. AİHM, kolunu kaybeden Veli Saçılık ve 24 kişinin başvurusunu değerlendirmiş, sonrasında da Türkiye’nin Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi’nin “kötü muamelenin yasaklanması ve etkili soruşturma hakkıyla ilgili 3. maddesini ihlal ettiğine” hükmetmişti. AİHM başvuru sahibi 24 kişiye 20’şer bin avro tazminat ödenmesini kararlaştırmıştı.
HABER MERKEZİ