• İletişim
  • Yazarlar
  • Gizlilik Politikası
8 Haziran 2025 Pazar
Sonuç Yok
Tüm Sonuçları Görüntüle
ABONE OL!
GİRİŞ YAP
Yeni Yaşam Gazetesi
JIN
  • Anasayfa
  • Gündem
    • Güncel
    • Yaşam
    • Söyleşi
    • Forum
    • Politika
  • Günün Manşeti
    • Karikatür
  • Kadın
  • Dünya
    • Ortadoğu
  • Kültür
  • Ekoloji
  • Emek
  • Yazarlar
  • Panorama
    • Panorama 2024
    • Panorama 2023
    • Panorama 2022
  • Tümü
  • Anasayfa
  • Gündem
    • Güncel
    • Yaşam
    • Söyleşi
    • Forum
    • Politika
  • Günün Manşeti
    • Karikatür
  • Kadın
  • Dünya
    • Ortadoğu
  • Kültür
  • Ekoloji
  • Emek
  • Yazarlar
  • Panorama
    • Panorama 2024
    • Panorama 2023
    • Panorama 2022
  • Tümü
Sonuç Yok
Tüm Sonuçları Görüntüle
Yeni Yaşam Gazetesi
Sonuç Yok
Tüm Sonuçları Görüntüle
Ana Sayfa Yazarlar Fikret Başkaya

Yaşlılara ölüm…

4 Mayıs 2021 Salı - 13:15
Kategori: Fikret Başkaya, Yazarlar
Greta Thunberg’in mektubu…

“ Eğer bir sonununuz varsa ve çözümünü politik sınıftan bekliyorsanız, iki sorununuz var demektir.”

Albert Einstein

Koronavirüs salgını birçok şeyi açık etti. Ahlâkî değerlerin ne kadar aşındığını, değer ölçüsünün nasıl yok olduğunu, dayanışma- yardımlaşma duygusunun nasıl köreldiğini, ekonominin ne kadar kırılgan bir zemin üzerinde durduğunu, dinci iktidarın kendisi için krizi nasıl bir fırsata dönüştürdüğünü, koronavirüsle ‘mücadele’ söyleminin reel bir karşılığı olmadığını, insanlar açlık ve yoksullukla boğuşurken, “işbitirici” kapitalistlerin nasıl hızla zenginleştiğini, uluslararası dayanışma diye bir şeyin esâmesinin bile okunmadığını, Saray Rejimi’nin zaten son derecede sınırlı hakları-özgürlükleri nasıl budadığını, bütçenin, hazinenin ve doğanın yağma ve talanının nasıl hızını artırarak yol aldığını gösterdi…

Aslında kapitalizm söz konusuyken başka türlü olamazdı. Zira kapitalizmin bir ahlakı yoktur. Her şeyi metalaştırıyor, şeyleştiriyor, canlı olan ne varsa ölü metalara dönüştürüyor. Kapitalizm her şeyin ‘satılık’ olduğu netameli bir uygarlıktır. Aynı bundan 173 yıl önce Marx’ın Felsefenin Sefaleti adlı ünlü eserinde söylediği gibi: “En sonunda, insanın ayrılmaz parçası olan her şeyin alış- veriş ve pazarlık konusu olduğu zaman gelip çattı. Bu, o zamana kadar el değiştiren fakat ticaret konusu olmayan, erdem, duygu, kanaat, bilgi ve bilinç gibi şeylerin de ticaret konusu olduğu bir zamandır. Tek kelimeyle her şey ticaret konusu oldu. Bu genel kokuşma ve evrensel ölçekli alış – veriş dönemidir. Eğer ekonomik terimlerle ifade etmek gerekirse, bu, maddi olsun manevi olsun, her şeyin gerçek değerinin saptanması için pazara getirildiği bir zamandır.”[1]… İşte bu yüzden kapitalizme, kadavra medeniyeti diyorum… Hala metalaştırılmamış, ticaret konusu olmayan bir şey kaldı mı?

Saray Rejimi baştan itibaren koronavirüsle mücadele ediyormuş gibi yapıyor. İnsanlara bir maske dağıtmayı bile beceremeyen bir iktidar, sonrasını getirebilir miydi? Koronavirüse karşı sözde tedbirler bir tek şeyi gözetiyor: Gözü doymaz, ‘işbitirici’ kapitalistlerin sömürüsünü, yağma ve talanını güvence altına almak! Bir yılı aşkın bir zamandır 65 yaş üstü insanlara zulmediyor… Onları evlere hapsederken, fabrikalarda işçiler dirsek-dirseğe çalışmaya, inşaatlar kan-ter içinde yükselmeye devam ediyor. Küçük esnaf açlığa mahkûm edilirken, AVM’ler açık…Aslında küçük esnafı tasfiye etmek demek, büyüklerin pazarını büyütmek demektir… Aksi halde AVM’leri de kapatmak gerekmez miydi?

İyi de Saray neden 65 yaş üstü insanları sürekli kapatıyor? Üstelik çifte aşı da yapılmışken? Aslında bu sebepsiz değil… Yaşlılar, kapitalizm için muteber değildir… Neoliberal kapitalizm dahilinde eğer bir insan artı-değer üretim aşamasında ‘işe yaramıyorsa’, üretilen malın alıcısı değilse, bankalardan kredi de talep etmiyorsa sistemin ilgi alanı dışındadır. Üretmiyor, az tüketiyor, kredi de kullanmıyorsa, sistem için lüzumsuzdur… Onlara ödenen emekli aylıkları, sağlık harcamaları da kapitalistlerin (büyük hırsızların) elinden kaçan telef edilmiş kaynak sayılıyor…

Oysa, çocukların, sakatların, yaşlıların kaderine yabancılaşmış bir toplum, ‘uygar toplum’ iddiasında bulunamaz…

Korona günlerinde kimlerin nasıl hızla zenginleştiğini hatırlayın… İnsanlar yiyecek ekmek bulamazken, çaresizliğe mahkûm edilmişken, geçilmeyen yolların, köprülerin, tünellerin, uçulmayan hava alanlarının, yatılmayan hastanelerin,müteahhitlerine yüz milyonlarca dolar ödenmesi, bu iktidarın salgınla mücadele söylemi hakkında bir fikir vermiyor mu? Bu kadarı bile bu rejimin gerçek niyetini açık etmiyor mu?

Virüs sınırdan geçtiğinde yapılması gereken, sürecin yönetimini işin ehline bırakmayı gerektiriyordu. Bu iş için ehil kurum da TTB olduğuna göre, sürecin yönetimi, Tıp uzmanlarına bırakılması gerekiyordu. Oysa Saray, TTB’yi terörist ilan ederek işe başladı… Bir de muhalif belediyeleri düşman ilan etti… Bu kadarı ondan sonra neler olabileceği hakkında bir fikir veriyor olmalıydı… İktidar tarafından oluşturulan ‘Bilim Kurulu’, geride kalan dönemde iktidarın yaptıklarını ‘kabullendirmenin’ aracı olmanın ötesine geçemedi… Bilim namusunun gereğini yapmadılar… Asıl yapılması gerekeni yapmadılar… Varlık nedenlerine ihanet ettiler… Bilim insanı gibi değil, uzmanlıklarını iktidara satan bireyler gibi davrandılar… Hiçbir zaman kamuoyuna durumla ilgili bir açıklama yapmadılar. Açıklamalar, kendisi de bir kapitalist olan Sağlık Bakanı ve Saray’dan yapıldı… Eğer siz bir kapitalisti sağlık bakanı yaparsanız, o da bu işi bir kapitalist patron gibi yapar… Gerçek veriler hiçbir zaman açıklanmadı… Yalanla, yok saymayla salgınla mücadele edilebilir miydi?

Esasen sağlık hizmetlerinin özelleştirildiği durumda hiçbir salgınla gerektiği gibi mücadele edilemez. Sağlığın metalaştırılması, bir kâr arıcına dönüştürülmesi, hekimlik [tababet] kavramının defterden silinmesidir… Hekimlerin topluca bu sefil özelleştirmenin karşısına dikilmesi, “bu bizim varlık nedenimizi ortadan kaldırmak anlamına geliyor…” demeleri ve ettikleri yemine sadık kalmaları gerekmez miydi? Elbette başta TTB olmak üzere bir kısım hekim, özelleştirme rezaletine itiraz etti ama hekim çoğunluğu yangına körükle gitti… Şimdilerde Türkiye’deki hastanelerin yaklaşık %40’ı tıp kapitalistlerinin elinde…Çektiğiniz acıdan, derdinizden milyarlarca dolar kâr ediyorlar… ‘Kamu hastanesi’ denilenlerde de adı konmamış bir özelleştirme almış başını gidiyor…Bir de bu kepazelik bir başarı öyküsü olarak sunulabiliyor… ‘Paran kadar sağlık’ demek utanılacak bir şey değil midir? Yolu hastaneye düşenler bilir: Kapıdan girdiniz mi önce vezneyi gösteriyorlar…

Geride kalan bir yılı aşkın zamanda yapılanlara bakılırsa, bu dinci iktidardan kurtulmadan koronavirüsten kurtulmak mümkün olmayacak…

[1]Felsefenin Sefaleti…

PaylaşTweetGönderPaylaşGönder
Önceki Haber

Aynaya bakmayan iktidar

Sonraki Haber

Notalara komutan atamak

Sonraki Haber
Aç karınla sanat yapmak

Notalara komutan atamak

SON HABERLER

15. Engin Sincer Gençlik Festivali: Kültürel devrim ile sosyalizme

15. Engin Sincer Gençlik Festivali: Kültürel devrim ile sosyalizme

Yazar: Yeni Yaşam
8 Haziran 2025

‘Demokratik toplum için komünlerde yer alın’

‘Demokratik toplum için komünlerde yer alın’

Yazar: Yeni Yaşam
8 Haziran 2025

Rusya’nın Ukrayna’ya saldırısında 4 kişi yaşamını yitirdi

Rusya’nın Ukrayna’ya saldırısında 4 kişi yaşamını yitirdi

Yazar: Yeni Yaşam
8 Haziran 2025

Çin’de ana öncül topluma dair kanıtlar bulundu

Çin’de ana öncül topluma dair kanıtlar bulundu

Yazar: Yeni Yaşam
8 Haziran 2025

1992’de katledilen Özgür Gündem muhabiri Hafız Akdemir anıldı

1992’de katledilen Özgür Gündem muhabiri Hafız Akdemir anıldı

Yazar: Yeni Yaşam
8 Haziran 2025

EKO-DER yaban geyiklerine yönelik saldırıya tepki gösterdi

EKO-DER yaban geyiklerine yönelik saldırıya tepki gösterdi

Yazar: Yeni Yaşam
8 Haziran 2025

10 yaşındaki çocuk 5 gündür kayıp

Kayıp çocuğun cenazesi Fırat Nehri’nde bulundu

Yazar: Yeni Yaşam
8 Haziran 2025

  • İletişim
  • Yazarlar
  • Gizlilik Politikası
yeniyasamgazetesi@gmail.com

© 2022 Yeni Yaşam Gazetesi - Tüm Hakları Saklıdır

Welcome Back!

Login to your account below

Forgotten Password?

Retrieve your password

Please enter your username or email address to reset your password.

Log In

Add New Playlist

E-gazete aboneliği için tıklayınız.

Sonuç Yok
Tüm Sonuçları Görüntüle
  • Tümü
  • Güncel
  • Yaşam
  • Söyleşi
  • Forum
  • Politika
  • Kadın
  • Dünya
  • Ortadoğu
  • Kültür
  • Emek-Ekonomi
  • Ekoloji
  • Emek-Ekonomi
  • Yazarlar
  • Editörün Seçtikleri
  • Panorama
    • Panorama 2024
    • Panorama 2023
    • Panorama 2022
  • Karikatür
  • Günün Manşeti

© 2022 Yeni Yaşam Gazetesi - Tüm Hakları Saklıdır