• İletişim
  • Yazarlar
  • Gizlilik Politikası
7 Temmuz 2025 Pazartesi
Sonuç Yok
Tüm Sonuçları Görüntüle
ABONE OL!
GİRİŞ YAP
Yeni Yaşam Gazetesi
JIN
  • Anasayfa
  • Gündem
    • Güncel
    • Yaşam
    • Söyleşi
    • Forum
    • Politika
  • Günün Manşeti
    • Karikatür
  • Kadın
  • Dünya
    • Ortadoğu
  • Kültür
  • Ekoloji
  • Emek
  • Yazarlar
  • Panorama
    • Panorama 2024
    • Panorama 2023
    • Panorama 2022
  • Tümü
  • Anasayfa
  • Gündem
    • Güncel
    • Yaşam
    • Söyleşi
    • Forum
    • Politika
  • Günün Manşeti
    • Karikatür
  • Kadın
  • Dünya
    • Ortadoğu
  • Kültür
  • Ekoloji
  • Emek
  • Yazarlar
  • Panorama
    • Panorama 2024
    • Panorama 2023
    • Panorama 2022
  • Tümü
Sonuç Yok
Tüm Sonuçları Görüntüle
Yeni Yaşam Gazetesi
Sonuç Yok
Tüm Sonuçları Görüntüle
Ana Sayfa Yazarlar Fırat Can

Yeni bir eşiğe doğru

7 Temmuz 2025 Pazartesi - 00:00
Kategori: Fırat Can, Yazarlar
Zulme Karşı Direnmek

Ortadoğu halklarının kaderi bir kez daha bir dönemece dayanmış durumda. Yıllardır acıların, yıkımların ve kayıpların ortasında inşa edilmeye çalışılan barış umudu bugün hiç olmadığı kadar yakınımızda duruyor. Önümüzdeki günlerde bir grup gerillanın Öcalan’ın yapacağı çağrı ile silah bırakması gündemde. Bu gelişme, sadece bir silah bırakma meselesi değil; halkların geleceğine dair büyük bir umut, tarihi bir sorumluluk ve yeni bir eşik anlamına geliyor. O eşiğin geçilip geçilmeyeceği ya da nasıl geçileceği ise devletin yaklaşımına bağlı.

Bu coğrafyanın halkları çok acı deneyimlerden geçti. Kolombiya’da barış süreci boşa çıkarıldığında, FARC’ın silah bırakmasının ardından devletin verdiği sözleri tutmamasıyla halk yeni acılar yaşadı. Aynı şekilde, İrlanda’da halkın sürece doğrudan katılımı sağlanmadığında barışın kalıcılaşması mümkün olmadı. Oysa Güney Afrika örneği bize gösterdi ki, barış ancak geniş bir toplumsal mutabakatla, halkların ve farklı kimliklerin aktif katılımıyla kalıcılaşabilir.

Bugün Türkiye’de yaşayan halklar olarak bizler de benzer bir eşikteyiz. Şimdi atılacak adımlar yalnızca bugünü değil, gelecek kuşakları, yani yarınları da şekillendirecek. Bu nedenle dikkat edilmesi gereken hayati noktalar var ve bu noktalar, sadece siyasetçilerin değil, vicdan sahibi her insanın ortak sorumluluğudur.

Birinci olarak; Öcalan, tüm halklara doğrudan hitap edebilme olanağına kavuşmalıdır.

Barış, kapalı kapılar ardında değil, halkların gözünün içine baka baka, açık ve şeffaf bir şekilde inşa edilmelidir. Zira Öcalan’ın çözüm perspektifi, yalnızca Kürt halkı için değil, Türkiye’de yaşayan tüm halklar için demokratik ve kalıcı bir barış yoludur. Bu nedenle Öcalan, yalnızca yazılı metinlerle değil, doğrudan sesiyle, yüzüyle ve canlı ifadesiyle kamuoyuna ulaşabilmelidir. Televizyon programlarına katılabilmeli, röportajlar verebilmeli, halkla doğrudan ilişki kurabilmelidir. Çünkü bu halkın kaderini etkileyen bir sürecin, halkın gözü önünde, halkın güvenini kazanarak yürütülmesi gerekir. Bu bağlamda tecridin kaldırılması yalnızca bir hak ihlali meselesi değil; sürecin ilerleyebilmesi için tarihsel ve siyasal bir zorunluluktur.

İkinci olarak; barış süreci halkların süreci olmalıdır.

Silahların susması da silah bırakma iradesi de çok değerlidir. Fakat bu irade, halkların taleplerinin duyulduğu, eşit yurttaşlık ve özgür yaşam temelinde yeni bir dönemin kurulmasıyla tamamlanabilir. Sivil toplum örgütleri, sanatçılar, yazarlar, akademisyenler ve sendikalar bu sürecin pasif izleyicisi değil, aktif öznesi haline gelmelidir. Çünkü barış; birkaç bürokratın ya da güvenlik aygıtının kararıyla değil, halkın onayı ve sahiplenmesiyle inşa edilir.

Üçüncü olarak; devletin güven vermesi gerekir.

Barışı isteyen halklara karşı operasyonların, gözaltıların, tutuklamaların, medya karartmalarının ve psikolojik savaşın değil; güvenin, samimiyetin ve adaletin dili egemen olmalıdır. Devlet, barışa sadık kalacağını sadece sözle değil, uygulamalarıyla ve yasal güvenceyle ortaya koymalıdır. Barış için adım atanlara yönelik her tehdit, sadece o kişilere değil; barışa inanan milyonlara karşı yapılmış olur.

Bugün geldiğimiz noktada şunu bir kez daha ve net bir şekilde vurgulamak gerekir: Barış bir lütuf değil, halkların iradesinin ve yıllara yayılan mücadelesinin sonucudur. Bu irade artık sadece dağlarda değil, şehirlerin meydanlarında, evlerin sofralarında, anaların gözyaşında ve gençlerin düşlerinde büyüyor. Barışı sahiplenmek, süreci güçlendirmek ve her türlü provokasyona karşı halkların dayanışmasını büyütmek, tarihsel bir görevdir.

Ve unutulmamalıdır ki, bu coğrafyada barış kanatlarını açtığında, o kanatların gölgesi sadece Kürt halkını değil, bütün halkları kapsayacak. Şimdi barışı konuşmanın değil, barışı hep birlikte inşa etmenin zamanıdır.

Bu nedenle bugün, yalnızca bir dönemin kapanışına değil, aynı zamanda yeni bir yaşam biçiminin başlangıcına tanıklık ediyoruz. Öcalan’ın çağrısıyla bir grup gerillanın silah bırakacak olması, sadece bir strateji değişikliği değil; yüz yılın ağır yükünü omuzlamış bir halkın yeni bir toplumsal sözleşmeye duyduğu inancın ifadesidir. Bu, teslimiyet değil; mücadele biçiminin evrilmesidir. Ve bu evrilme, ancak halkların onurlu barışa olan ortak iradesiyle anlam kazanır. Şimdi o eşiğin tam ucundayız. Atılacak her adım, tarihsel bir sorumluluk; gösterilecek her irade, barışın harcına dökülen bir damla emektir.

 

PaylaşTweetGönderPaylaşGönder
Önceki Haber

Kürt varlığı; özgürlüğün ontolojik çığlığı

Sonraki Haber

Siyaseten katl ve kahramanlık

Sonraki Haber
‘Kaypakkaya’laşan Mayıs!

Siyaseten katl ve kahramanlık

SON HABERLER

Berlin’de Kürt Film Festivali rüzgarı 1: Bu Ben Değilim ve Veşartî

Filistin’de, direnişin eşiğinde: Omar

Yazar: Yeni Yaşam
7 Temmuz 2025

Özgürlük bağlamında LGBT+ oluşlara bakış

Özgürlük bağlamında LGBT+ oluşlara bakış

Yazar: Yeni Yaşam
7 Temmuz 2025

çözümü toplumsallaştırmak

yangın yerinde barışı toplumsallaştırmak

Yazar: Yeni Yaşam
7 Temmuz 2025

Karamus: Küresel gelişmeler ulusal kongreyi zorunlu kılıyor

Karamus: Küresel gelişmeler ulusal kongreyi zorunlu kılıyor

Yazar: Yeni Yaşam
7 Temmuz 2025

Şeyh Said’in direnişinin 100. yılında bir hafıza düzeltmesi

Şeyh Said’in direnişinin 100. yılında bir hafıza düzeltmesi

Yazar: Yeni Yaşam
7 Temmuz 2025

‘Kaypakkaya’laşan Mayıs!

Siyaseten katl ve kahramanlık

Yazar: Yeni Yaşam
7 Temmuz 2025

Zulme Karşı Direnmek

Yeni bir eşiğe doğru

Yazar: Yeni Yaşam
7 Temmuz 2025

  • İletişim
  • Yazarlar
  • Gizlilik Politikası
yeniyasamgazetesi@gmail.com

© 2022 Yeni Yaşam Gazetesi - Tüm Hakları Saklıdır

Welcome Back!

Login to your account below

Forgotten Password?

Retrieve your password

Please enter your username or email address to reset your password.

Log In

Add New Playlist

E-gazete aboneliği için tıklayınız.

Sonuç Yok
Tüm Sonuçları Görüntüle
  • Tümü
  • Güncel
  • Yaşam
  • Söyleşi
  • Forum
  • Politika
  • Kadın
  • Dünya
  • Ortadoğu
  • Kültür
  • Emek-Ekonomi
  • Ekoloji
  • Emek-Ekonomi
  • Yazarlar
  • Editörün Seçtikleri
  • Panorama
    • Panorama 2024
    • Panorama 2023
    • Panorama 2022
  • Karikatür
  • Günün Manşeti

© 2022 Yeni Yaşam Gazetesi - Tüm Hakları Saklıdır