• İletişim
  • Yazarlar
  • Gizlilik Politikası
15 Mayıs 2025 Perşembe
Sonuç Yok
Tüm Sonuçları Görüntüle
ABONE OL!
GİRİŞ YAP
Yeni Yaşam Gazetesi
JIN
  • Anasayfa
  • Gündem
    • Güncel
    • Yaşam
    • Söyleşi
    • Forum
    • Politika
  • Günün Manşeti
    • Karikatür
  • Kadın
  • Dünya
    • Ortadoğu
  • Kültür
  • Ekoloji
  • Emek
  • Yazarlar
  • Panorama
    • Panorama 2024
    • Panorama 2023
    • Panorama 2022
  • Tümü
  • Anasayfa
  • Gündem
    • Güncel
    • Yaşam
    • Söyleşi
    • Forum
    • Politika
  • Günün Manşeti
    • Karikatür
  • Kadın
  • Dünya
    • Ortadoğu
  • Kültür
  • Ekoloji
  • Emek
  • Yazarlar
  • Panorama
    • Panorama 2024
    • Panorama 2023
    • Panorama 2022
  • Tümü
Sonuç Yok
Tüm Sonuçları Görüntüle
Yeni Yaşam Gazetesi
Sonuç Yok
Tüm Sonuçları Görüntüle
Ana Sayfa Yazarlar Murat Çakır

Yeniden ‘Almancılara’ dair

28 Mayıs 2023 Pazar - 00:00
Kategori: Murat Çakır, Yazarlar
Almanya’nın sessizliğinin anlamı

Perşembe itibariyle yurt dışı temsilcilikleri ve gümrüklerde oy kullanan seçmen sayısının yaklaşık 1,9 milyon olduğu açıklandı. Muhtemelen Erdoğan tekrar oyların çoğunluğunu almış olacak. Ancak Kılıçdaroğlu’nun da 14 Mayıstakinden fazla oy alması olası görülüyor. Sonuçları bu akşam göreceğiz. Özellikle Almanya’da oy kullanan seçmen sayısındaki artışın önemli bir nedeninin Kürdistanlı ve Türkiyeli demokratik-devrimci güçlerin gösterdiği özverili çalışma olduğunun altını çizebiliriz. Teşekkürü hak ediyorlar doğrusu.

Seçim sonuçları açıklandığında gene Almanya’daki seçmenlere yönelik eleştiriler dile getirilecektir şüphesiz. 14 Mayıs sorasında dijital medyada “Almancılara” dair son derece sert söylemler sarf edilmişti. Hatta yurt dışında yaşayanlara “oy hakkı verilmesin” diyenler de hayli fazlaydı. Bu kesinlikle kabul etmememiz gereken bir tavırdır. Vatandaşlıkla elde edilmiş olan bir temel hak, görüşleri hoşumuza gitmiyor gerekçesiyle geri alınamaz. Bert Brecht ile yanıt verelim: “Halkı feshedip, yeni halk seçmek şüphesiz daha kolay olurdu”.

16 Nisan’da bu köşede Almanya’da yaşayan Türkiyelilerin AKP-Saray-Rejimi’ni desteklemelerinin nedenlerini ve muhafazakâr-milliyetçi Türkiyelilerin nasıl rejimin kıskacı altına alındığını açıklamaya çalışmıştık. Yalnız bir noktayı yeterince açmamışız, yani Erdoğan’a oy verenleri suçlamak yerine, neden bu gelişmeyi engelleyemediğimizi.

Almanya’daki Kürdistanlı ve Türkiyeli demokratik-devrimci örgütlenmelerin bu gelişmede büyük payı var. Bunu bir göçmenin “yahu neden bizim derneğe gelmiyorsun?” sorusuna verdiği yanıtla açıklayalım: “Alışverişimi caminin marketinde yapıyorum. Evrak işlerim olduğunda caminin yeminli tercümanına gidiyor, vergi denkleştirmesini de oradaki uzmana yaptırıyorum. Çocuklarım ya caminin kurslarında ya da spor kulübündeler. Konsolos oraya gelip, dertlerimizi dinliyor. Öğretmenler de oraya geliyor. Yardımcı ders veriyorlar. Sosyal çevrem orada. Bana sahip çıkılıyor. Hem cami lokalinin çayı daha iyi. Ne yani, sizin derneğe gelip, devrim dersi mi dinleyeyim?”

Belki münferit bir örnek, ama aynı zamanda can alıcı bir noktaya işaret ediyor: Göçmen işçiler sadece seçim zamanlarında hatırlanan, bağış kampanyaları için ziyaret edilen veya kendilerine “akıl” verilen toplantılara çağrılan kitle olmak istemiyorlar. Yaşadıkları mahallelerde, çalıştıkları yerlerde bire bir ilişki kurulmaz, dertleri sahiplenilmez, karşılıksız destek almazlarsa, neden bizim derneğimize gelsinler, önerdiğimiz adaylara oy versinler ki?

1990 öncesi sol göçmen örgütlerinin kitle gücü toplumun içinde, yaşamında, fabrikalarda olunmasından, sorunlarının çözümü için gerçek çabalar sarf edilmesinden kaynaklanıyordu. “Onlar komünist, ama tuttuklarını koparır, işini hallederler” söylemini camilerde dahi duymak mümkündü. Sonuç itibariyle son 30 yılda bu güven kaybedildi, meydan devlet güçlerine bırakıldı. Göçmen işçi kitlesiyle doğrudan ilişki kurmaktan vazgeçildi, örgütler kendi kendilerini izole ederek, atomize oldular. Seçim dönemlerinde ise kendi kitlesine ajitasyon çekmekle yetinildi, göçmenlikten kaynaklanan sorunlar dikkate alınmadı.

Nihâyetinde göçmen işçiler, aynı her coğrafyadaki halkların yaptığı gibi, pragmatist davranıp, çıkarlarını kollayanlara yöneldiler, asli çıkarlarına aykırı olmasına rağmen, milliyetçilik ve muhafazakârlık rüzgârından etkilendiler. Yani “koyunun olmadığı yerde, keçi Abdurrahman Çelebi” oldu. Oy tercihlerine “tu kaka” diyerek bu gerçek değiştirilemez.

Tekrar olacak, ama izninizle 16 Nisan’daki yazımınızın son tespitini bir kez daha not düşelim: Kısa süreli eylem birlikleri, “projecilik” anlayışı ve kendi “uzayında” kendine yetme yaklaşımı bu olumsuz gelişmeyi tersine çevirecek basireti gösterme olanaklarını kısıtlamaktadır. Göç gerçeğini çalışmalarının merkezine alan, enternasyonalist, antifaşist, antiemperyalist ve devrimci-demokrat anlayışlı bir göçmen örgütlenmesi ile sürece müdahale edilemediği müddetçe meydan “kurtlara” bırakılmaya ve AKP desteği artmaya devam edecektir. Sözümüz Kürdistanlı ve Türkiyeli demokratik-devrimci göçmen örgütlerinedir.

PaylaşTweetGönderPaylaşGönder
Önceki Haber

Sedat Yılmaz’a kitap gönderme fırsatı

Sonraki Haber

Jin Dergi ‘Zaman aşımına uğramayan bekleyiş: faili meçhuller’ kapağı ile yayında

Sonraki Haber
Jin Dergi ‘Zaman aşımına uğramayan bekleyiş: faili meçhuller’ kapağı ile yayında

Jin Dergi 'Zaman aşımına uğramayan bekleyiş: faili meçhuller' kapağı ile yayında

SON HABERLER

Rusya’da Wagner isyanı: Putin, bu bir darbedir

İstanbul’daki Rusya-Ukrayna görüşmesinde Putin yer almayacak

Yazar: Yeni Yaşam
15 Mayıs 2025

Belucistan bağımsızlığını ilan etti

Belucistan bağımsızlığını ilan etti

Yazar: Yeni Yaşam
15 Mayıs 2025

Gözlerden kaçmasın… Sekiz yaşındaki çocuk…

Sırrı Süreyya’nın dediği gibi… ‘Çocukların gözlerine bakarak…’

Yazar: Yeni Yaşam
15 Mayıs 2025

Rojava mutabakatı: Yeni-Osmanlıcılığın krizi

Keşmir’de savaş: Pakistan neden ‘dost ve kardeş’?

Yazar: Yeni Yaşam
15 Mayıs 2025

Kürtçe nasıl yaşam dili olur?

Kürtçe nasıl yaşam dili olur?

Yazar: Yeni Yaşam
15 Mayıs 2025

Bir bilgeye vefa kitabı

‘Dil varlığın evidir’

Yazar: Yeni Yaşam
15 Mayıs 2025

Hakikatin ruhu, yolda birlik, tarihi sorumluluklarımız (2)

Gönülleri birleyecek toplumsal sözleşme ve barış

Yazar: Yeni Yaşam
15 Mayıs 2025

  • İletişim
  • Yazarlar
  • Gizlilik Politikası
yeniyasamgazetesi@gmail.com

© 2022 Yeni Yaşam Gazetesi - Tüm Hakları Saklıdır

Welcome Back!

Login to your account below

Forgotten Password?

Retrieve your password

Please enter your username or email address to reset your password.

Log In

Add New Playlist

E-gazete aboneliği için tıklayınız.

Sonuç Yok
Tüm Sonuçları Görüntüle
  • Tümü
  • Güncel
  • Yaşam
  • Söyleşi
  • Forum
  • Politika
  • Kadın
  • Dünya
  • Ortadoğu
  • Kültür
  • Emek-Ekonomi
  • Ekoloji
  • Emek-Ekonomi
  • Yazarlar
  • Editörün Seçtikleri
  • Panorama
    • Panorama 2024
    • Panorama 2023
    • Panorama 2022
  • Karikatür
  • Günün Manşeti

© 2022 Yeni Yaşam Gazetesi - Tüm Hakları Saklıdır