Esenyurt’ ta, yaşamını yitirdiği açıklanan YJA-Star’lı Sema Dalçiçek ve İnci Sümbül anıldı
İstanbul’da farklı tarihlerde Kürt özgürlük mücadelesinde yaşamını yitirenler anıldı. Mezopotamya Yakınlarını Kaybeden Ailelerle Yardımlaşma Derneği (MEYA-DER) tarafından Halkların Eşitlik ve Demokrasi Partisi (DEM Parti) Esenyurt İlçe Örgütü’nde gerçekleştirilen anmada, 5 Kasım 2022 yılında Zap’ta yaşamını yitiren Sema Dalçiçek (Raperîn Karaz) ve İnci Sümbül (Sema Roza) anıldı. Anmaya siyasi parti ve sivil toplum örgütlerinin yanı sıra çok sayıda kişi katıldı.
Anma, yaşamını yitiren HPG’lilerin yaşamını konu alan sinevizyon gösterimiyle başladı. Ardından MEYA-DER Yöneticisi Veysel Özdeş, Kürt özgürlük hareketinin büyük bir mücadele sürdürdüğünü belirterek, Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan’ın başlattığı Barış ve Demokratik Toplum sürecinin önemine vurgu yaptı.
Sürecin bu mücadelede yaşamını yitirenlerin çabalarıyla başladığına işaret eden TJA’lı Sebahat Tuncel, “Kürt Halk Önderi Sayın Abdullah Öcalan’ın başlatmış olduğu Barış ve Demokratik Toplum süreci yepyeni bir dönemi ifade ediyor. Mücadele bitmiyor, mücadele dönüşüyor. Bu sadece Kürtler ve Türkiye açısından yeni bir süreç değil aynı zamdan tüm Ortadoğu için yeni bir süreçtir. Bu yeni aşamayı yaratanlar da bu bedeli ödeyen yoldaşlarımızdır. Kürt halkı bugün kadar çok bedel verdi. Kürtler sadece çocuklarını kaybetmediler aynı zamanda, köyleri yakıldı, zindanlarda tutuldular, binlerce arkadaşımız hala zindanda. İşte bu bedeller ödendiği için bugün başımız dik onurlu bir Kürt gerçekliği yaratıldı. Bu Kürt gerçekliği dünya halklarına barış vadediyor” diye konuştu
Demokratik Cumhuriyet
Abdullah Öcalan’ın sadece Kürtler için özgürlük istemediğini bütün halklar için özgür ve eşit bir yaşamı esas aldığını kaydeden Sebahat Tuncel, şöyle konuştu:
“Hep birlikte yeni bir yaşam yeni bir gelecek inşa edeceğiz. Bu nedenle 27 Şubat çağrısı yeni bir tarihtir, yeni bir manifestodur. Türkiye halkları için yeni bir dönem başlamıştır. Bize döşen göre bu yeni dönemi hep birlikte örgütlemektir. Bundan sonra Kürtler demokratik legal sahada özgürlüğü için mücadele edecek. Artık Kürt inkarı sona ermiştir Kürtlerin varlığı tanınmıştır. Kürt artık bu devletin bir yurttaşı olarak tanınmak zorundadır. Bu yüzden Sayın Öcalan her seferinde sorunun hukuki ve siyasi boyutuna dikkat çekmektedir. Kürtlerin hukuk içine alınması Kürt inkarının anayasal çerçevede ortadan kaldırılması demektir. Buda anadilin, kimliğin ve kültürün tanınmasıdır. Türkiye’de 30 milyon Kürdün hakkını tanımamak en büyük insanlık suçudur. 21 yüzyılda Kürtlerin haklarının tanınacağı yeni bir demokratik cumhuriyet olacaktır. Bizlerde mücadelemize devam edeceğiz. Bu yüzden yoldaşlarımıza verilecek en anlamlı cevap da bu olacaktır.”
‘Leyla Zana Kürt kadınlarının sembolüdür’
Barış ve Demokratik Toplum sürecine yönelik provokasyon girişimleri olduğuna dikkat çeken Sebahat Tuncel, “Bursa Spor taraftarlarından oluşan bir güruhun siyasetçi Leyla Zana’ya şahsında Kürt kadınlarına saldırıyor. Çünkü Kürt kadın hareketi, özgürlüğü, barışı demokrasiyi ve barışı temsil ediyor. Kürt kadınları büyün dünyada özgürlük sembolü haline gelmiş durumda. Leyla Zana da sembol bir isimdir. Kürt kadınları açısında semboldür. Zindanlarda yıllarca yatmış ama hala özgürlük için mücadelesi veriyor. Bu provokasyon Kürt kadın kimliği üzerinden toplumu germek istiyorlar. Çözümsüzlükten yana olanlar bu süreci bu tür yöntemlerle bozmak istiyorlar. Bizler bu saldırılara karşı kadın özgürlük çizgimiz daha da yükselteceğiz” dedi.
Gün boyu devam eden anmada, taziyeler de kabul edildi.
İSTANBUL
