YSK’nin KHK’lilere mazbata verilmeyeceği yönündeki kararının hukuki olmadığını belirten akademisyen Cenk Yiğiter, kararın HDP’nin kazandığı belediyeleri AKP’ye geçirmek için uydurulduğunu söyledi
Yüksek Seçim Kurulu (YSK), Kanun Hükmünde Kararname (KHK) ile ihraç edilmiş ve 31 Mart yerel seçimlerinde seçilen belediye başkan adayları, il genel meclis üyeleri ve belediye meclis üyelerine mazbata verilmeyeceği yönünde karar verdi. Kararın ne anlama geldiğini Ankara Üniversitesi Hukuk Fakültesi’nden ihraç edilen akademisyen Cenk Yiğiter Mezopotamya Ajansı’ndan Diren Yurtsever’e değerlendirdi.
‘Halkın iradesini gasp ediliyor’
Yiğiter, YSK kararının hukuki olmadığını ve Halkların Demokratik Partisi’nin (HDP) kazanmış olduğu belediyeleri AKP’ye geçirmek için verilmiş olduğunu söyledi. AKP’nin seçimlerde yenilgiye uğradığını ve agresif bir şekilde halk iradesini “ gasp” etmeye çalıştığını belirten Yiğiter, 24 Haziran seçimlerinde CHP’den aday olan ve milletvekili seçilen İbrahim Kaboğlu’nun adaylığına KHK’li olduğu gerekçesiyle yapılan itirazı hatırlattı. Yiğiter, “YSK, Kaboğlu’nun aday ve milletvekili olabileceğini karar bağlamıştı. Ama şimdi 6-7 ay önce verdiği kararın aksi yönde bir karar verdi” dedi. Mazbata verilmeyecek KHK’lilerin adaylık sürecine YSK tarafından onay verildiğini hatırlatan Yiğiter, şöyle devam etti: “Bunların hukuki tutarlılık, ‘kamuoyuna bunu nasıl açıklarız, nasıl gerekçelendiririz’ diye bir kaygıları yok. Tamamen o belediyeleri HDP’ den almak için uydurulmuş ve sonucu da çok komik bir sürü senaryoya ulaşabilecek bir durum aslında.”
‘KHK’li kişilere oy veren kişilerin de seçme hakkı gasp ediliyor’
Yiğiter, kararı KHK’liler açısından da değerlendirdi. KHK’lilerin kamuda maaşlı kadroda çalışamayacağı yönünde bir kararın olduğunu belirterek, “Fakat milletvekili, belediye başkanlığı, meclis üyeliği bunlar siyasi temsile yönelik olan pozisyonlar. Bunu bir kamu hizmetinde istihdam diye nitelemenin hiçbir imkanı yok. Normalde bir yılın üzerinde ceza alanlar milletvekili olamaz diye bir bilgi var. Hatta bu yüzden de Pozantı’da bir MHP milletvekilinin mazbatası verilmedi. Milletvekili başvurusunda bir yılın üzerinde cezası olmaması gerekiyor insanların. Ama orada bile şöyle bir durum var; bir kişi hakkında cinayetten 12 sene hapse hükmedildi. Cinayet gibi bir suç işledi, hapis yattı, hapisten çıktıktan sonra ya da infaz süresi bittikten sonra 3 yıl daha bekliyor. Sonra mahkemeye başvurarak yasaklanmış haklarının iadesini isteyebiliyor. Bunun sonucunda bu kişi milletvekili de, belediye başkanı ve devlet memuru dahi olabilir. Cinayet suçu işlemiş birisi cezasını çektikten ve 3 yıl da bekledikten sonra bütün bu haklarına kavuşabiliyor. Fakat bir KHK’li için böyle bir şey bile mümkün değil. Bir taraftan işlenmiş bir suç ve kesinleşmiş mahkeme kararı var. KHK’lilerin sadece idarenin işlemi var. İdare bizi ihraç etti ama idarenin bu işleminin sonuçları seçme seçilme hürriyetine kadar uzanıyor. KHK’li kişilere oy veren kişilerin de seçme hakkı gasp ediliyor. Onların da oyları boşuna gitmiş oldu” dedi.