İzmir Dikili’de zeytin bahçeleri ve çam ormanlarıyla kaplı 598 hektar alanda yapılacak kum ocağına köylüler tepki gösterdi. Yüzlerce köylü bir araya gelerek ocak sahasına pankartlar ve sloganlarla yürüyüş yaptı
İzmir’in Dikili ilçesi Deliktaş köyündeki zeytin ve çam ağaçlarıyla kaplı toplam 598 hektarlık alanda yapılacak olan kum ocağına yurttaşlar tepki gösterdi. Ocağın geçim kaynakları olan çiftçilik ve hayvancılığı bitireceğini söyleyen köylüler, köy meydanında toplanarak kum ocağı yapılacak alana yürüdü. Kadın- erkek, genç- yaşlı yaklaşık 600 köylü ‘Havana, suyuna, toprağına sahip çık’, ‘Deliktaş bizimdir, bizim kalacak’ sloganları attı. Yurttaşlar ‘Yerin üstü altından daha değerlidir’, ‘Çevreyi hor gören geleceği zor görür’ gibi yazılı pankartlar taşıyarak belediyenin projeden vazgeçmesini talep etti. Köylüler zaman zaman alkış tutarak belediyenin kararını protesto etti.
‘Razı değiliz’
Yurttaş Servet Sever de zeytin ve bamya ürettiğini belirterek, “Hayvancılık ve arıcılık bitecek. Köylü kaygı içinde. Belediye başkanından bu işten vazgeçmesini istiyoruz. Bu köyde 3 bin kişi yaşıyor. Dip dibe köyler var. İşimiz elimizden alınınca nereye gideceğiz? Babamdan kalma 500 zeytin ağacım var. Zeytinlerimizi, tarımı kurtarmak için uğraşıyoruz” diye konuştu. Bir diğer yurttaş Seyran Çelebi ise, “Hayvanların meraları yok olacak. Burada ruhsat alınmış çalışmaya başlayacaklar. Bu güzelim doğanın yok olmasına razı değiliz. Başka gelir kaynağımız yok, çiftçilik yapıyoruz. Toz duman olur, burada yaşam biter. Ürünlerimiz zarar görür. Mahsullerimiz bozulur” diye belirtti.
ÇED gerekli değil!
Avukat Yusuf Yılmaz proje hakkında yangından mal kaçırırcasına hayata geçirilmek istendiğini söyledi. Yasal sürecin başlatılmasına yalnızca 3 gün kala şans eseri haberdar olduklarını belirterek, 12 Ekim tarihinde İzmir 1. İdare Mahkemesi’ne yürütmenin durdurulması talepli dava açtıklarını kaydetti. Alanda yaklaşık 50- 60 yaşında çam ağaçları bulunduğunu ifade eden Yılmaz, “Şantiye alanı köyün yerleşim yerine yalnızca 290 metre mesafededir. Köyde yaşayan insanların büyük çoğunluğunun geçim kaynağı tarım ve hayvancılık faaliyetleri olduğu için proje bu faaliyetleri bitirme noktasına getirir. Ben bu köylüyüm. Projeye ÇED raporu gerekli değil diye görüş verilmiş. Ama bu kadar ağaçların olduğu bir bölgede ÇED raporu nasıl gerekmez?” diye sordu.
EKOLOJİ SERVİSİ