Çağrı öncesinde, Erdoğan’ın bilgisi ve onayıyla devlet yetkililerinin İmralı’da görüşmeler gerçekleştirdiğini belirten KCK Yürütme Konseyi Üyesi Zübeyir Aydar, devletin adım atması gerektiğini belirtti
PKK Lideri Abdullah Öcalan’ın 27 Şubat’ta tarihi bir çağrıda bulundu. Bu çağrıya hemen karşılık veren PKK, 1 Mart’tan itibaren ateşkes kararı aldığını kamuoyuna duyurdu ve Abdullah Öcalan’ın çağrısının pratik olarak başarıya ulaşması için demokratik siyasetin ve hukuki zeminin uygun hale getirilmesi gerektiğine işaret etti. KCK Yürütme Konseyi Üyesi Zübeyir Aydar, Abdullah Öcalan’ın yaptığı çağrıya ilişkin Fırat Haber Ajansı’nın (ANF) sorularını yanıtladı.
Devlet heyeti görüşüyordu
Zübeyir Aydar, hükümetin çağrı öncesi Abdullah Öcalan ile görüşme yaptığını belirterek, “Öncesinde, hükümet heyetinin ve devlet adına giden heyetin, Başkan Apo ile görüşmeleri var. Bu, uzun süredir devam eden bir görüşme sürecidir. Ve bundan sonra yapılacaklar üzerinden, yazılı olmasa da belli bazı konularda inisiyatif alma ve bir anlaşma düzeyinde, birbirlerini anlama ve karşılıklı beklentilerin neler olacağının konuşulduğu hazırlandığı bir süreçten bahsediyoruz,” dedi.
‘Çağrı yeni bir aşamadır’
CHP lideri Özgür Özel’in içlerinde biri tam yetkili dört devlet görevlisinin ve hukukçuların bulunduğu 20 kişilik bir heyetin 1 yıldır yasal düzenlemeler üzerine çalışmalar yürütmesine değinen Zübeyir Aydar, “Buna benzer bilgiler bizde de var. Daha önceden de vardı. Yani bir hukuk komisyonun oluşturulduğunu ve bu komisyonun yasal-anayasal konular üzerine çalıştıklarını biliyoruz. Bu mesele, Devlet Bahçeli’nin bir akşam yatıp bir rüya görmesi ve sabah gidip DEM Parti ile selamlaşması gibi bir mesele değil” diye konuştu.
Erdoğan’ın her şeyden haberi olduğunu belirten Zübeyir Aydar, giden heyetlerin onun onayıyla gittiğini, raporlar verildiğini ifade ederek, “Erdoğan’dan habersiz en küçük bir atama bile yapılmazken, devlet yetkilileri böyle ciddi bir soruna ilişkin İmralı’ya gidip gelecek ve Erdoğan’ın haberi olmayacak. Bu mümkün değil. Erdoğan’ın haberi ve onayı var. Geçmiş süreçlerde de vardı” diye konuştu.
‘Kısa sürede adım atmalılar’
Çağrının esası devlete dönük olduğunu ifade Zübeyir Aydar, “Yani top şu anda devletin sahasında. Başkan Apo, Kürt tarafı kendi üzerine düşeni fazlasıyla söylemiştir. Devletin en çok rahatsızlık duyduğu konuları nasıl çözeceğini de ifade etmiştir. Şimdi sıra devlette. Evet, örgüte de çağrı vardır. Ama örgüte, “Demokratik siyaset ve hukuki zemin oluşursa, bunları yapın. Kongreyi toplayın, kararları alın, silahları devreden çıkarın” diyor. Yani demokratik siyaset ve hukuki zeminin yaratılmasından bahsediyor. Bunun muhatabı devlettir. Eğer böyle ‘ipe onu sererlerse’ o zaman mesele orada durur” ifadelerini kullandı.
‘Ellerini çabuk tutmalılar’
“Darbe mekaniği devrede” belirlemesine değinen Zübeyir Aydar, atanan kayyımlar Kuzey ve Doğu Suriye’ye saldırılar HDK’ye yönelik göz altılarına değinerek hükümetin elini çabuk tutması gerektiğini belirtti. Aydar devamla şu ifadeleri kullandı: “Şimdi diyelim ki PKK silah bıraktı. Silah bırakanlar nereye gidecek? Ne olacak? Bunun hukuki zemini ne olacak? Cezaevleri bu kadar insanla dolu, bunlar ne olacak? Başkan Apo’nun durumu ne olacak? Kısa bir süre içinde Başkan Apo’nun devreye girmesi gerekiyor. Başkan Apo daha önce kendisi de söyledi, 24 saat devrede olması lazım. Herkesle istediği şekilde iletişim kurabilmesi lazım. Bu tek başına bir açıklamayla, tek başına bir heyetin ayda bir gidip gelmesiyle olacak bir iş değil. Bir yandan operasyonlar devam ederken, halkın iradesine dönük saldırılar devam ederken öte yandan kongre toplanıp karar alınamaz. Bu şekilde olmaz. Bu anlamda elini çabuk tutması gereken hükümettir.”
Bahçeli’nin sözleri
Devlet Bahçeli’nin açıklamasına değinen Aydar, “MHP adına kısa bir açıklama yapmış. ‘Kutlu bir zamanın eşiğinden’ bahsetmiş. Tamam da nedir bu kutlu zaman? Bunun içinin doldurulması gerekir. Yani tek başına bir açıklama yetmiyor. Meseleyi ortaya koyan bir durum da olması lazım. Burada bir yol haritasına ihtiyaç var. Yani artık bu mesele öyle uzaktan konuşarak, basın yoluyla birbirimize mesaj vererek yürüyecek bir mesele değil. Başkan Apo’nun artık daha şeffaf bir biçimde heyetiyle oturması gerekir,” dedi.
‘Cesaretli bir çıkış yaptı’
Zübeyir Aydar, “Başkan Apo, son derece cesaretli bir şekilde bu çıkışı yapmıştır. Bunu her lider yapamaz. O, bir halkın lideridir ve cesaretli bir çıkış yapmıştır; risk üstlenmiş, adım atmıştır. Karşı tarafın da buna uygun adım atması lazım” diye konuştu.
‘Örgütüyle yüz yüze görüşmeli’
Avrupa’ya gönderilen mektuba dair konuşan Aydar, “Bu henüz işin başı, açıklama yeni yapıldı ve mektuplar yeni geldi. Örgüt tümüyle bu işin içindedir ve içinde de olacak. Başkan Apo, örgüte danışmadan adım atmayacak; beraber her şeyi kararlaştırıp adım atılacak. Başkan Apo’nun, en kısa sürede örgütüyle de ortaklaşması gerekir. Başkan Apo, meseleyi çok daha geniş ele alıyor, PKK ve bağlı gruplarla sınırlı kalmıyor. Bu anlamda bu meseleyle kim ilgiliyse, herkesi içine almak istiyor. Bu önümüzdeki süreçte devletin buna imkân sağlaması lazım. Zaten bu, Başkan Apo’nun talebidir; örgütle ortaklaşacak, görüşecek. Yüz yüze görüşmesi lazım,” dedi.
‘Mutlak statü olmalı’
Yandaş medya’nın silah bırakma meselesinin QSD’yi kapsadığına dönük haberlerine dair konuşan Zübeyir Aydar, “Hayır, doğru değil. Başkan ne konuştuğunu bilir. Yazarken, konuşurken neyin nereye gideceğini bilir. Daha önceden Rojava konusunda QSD’nin, HTŞ’nin içinde erimemesi gerektiğini söylemişti. Orada Kürtlerin mutlaka bir statüsü olması lazım. Öyle eskisi gibi Esad dönemine benzer şekilde olmaz. Başkan Apo’nun ortaya koyduğu çözüm, Kürdistan’ın bütünü için çözümdür. Türkiye basını, kendine göre psikolojik savaş çerçevesinde farklı yorumlar yapabilir. Ama biz bu konuda neyin ne olduğunu, nasıl olması gerektiğini biliyoruz. Ona göre de hareket ediyoruz” diye konuştu.
‘Dostlarımız halkımız rahat olsun’
‘Şimdi kamuoyumuz, dostlarımız ve Kürtler rahat olsun,’ diyen Zübeyir Aydar sözlerini şöyle sürdürdü:
Başkan Apo ve örgütü ne yaptığını biliyor. Şu anda mesele, demokratik siyaset yolunun açılması ve bu yolla sorunun diyalogla çözülmesi meselesidir. Başkan Apo bunu 32 yıldır söylüyor. Halkımız bu konuda rahat olsun; örgüt bu konuda tecrübeli, Başkan Apo da 50 yılı aşan tecrübesiyle bu işin merkezinde yer alıyor ve bu meseleyi çözmeye çalışıyor. Bu bir demokratik çözüm arayışıdır. Ayrıca örgütler amaç değil, araçtırlar. Şu andaki örgütlerimiz, genel olarak savaşa ve silahlı mücadeleye uygun bir örgütlemedir. Şimdi eğer siyaset yolu açılırsa, hukuki zemin yaratılırsa, o siyaseti yapacak yeni örgütlenme, o açılan kanalın yeniden ele alınması ve bir demokratik dönüşüm geçirmesi lazım. Yani bu anlamda, bir yapı feshedilirken bu, örgütsüzlük anlamına gelmez. Yeni bir hamleyle, yeni bir örgütlenmeyle, yeni duruma uygun bir örgütlenmeyle adım atması anlamına gelir. Halkımız rahat olsun, hareketin bütün kadroları başkanıyla birlikte iş başındadır. En uygun durum neyse bunu bulmak için çalışacaklar. Biz hep birlikte olacağız. Halkımıza bu konuda raporlar vereceğiz; bu konuda sürekli bilgilendireceğiz, örgüt de bu konuda açıklamalar yapacak. Yani ne olacak ne olmayacak, halk her zaman bilgi sahibi olacak. Yanlış da yapsak, doğru da yapsak hep beraber hareket edeceğiz.
HABER MERKEZİ