• İletişim
  • Yazarlar
  • Gizlilik Politikası
29 Ağustos 2025 Cuma
Sonuç Yok
Tüm Sonuçları Görüntüle
ABONE OL!
GİRİŞ YAP
Yeni Yaşam Gazetesi
JIN
  • Anasayfa
  • Gündem
    • Güncel
    • Yaşam
    • Söyleşi
    • Forum
    • Politika
  • Günün Manşeti
    • Karikatür
  • Kadın
  • Dünya
    • Ortadoğu
  • Kültür
  • Ekoloji
  • Emek
  • Yazarlar
  • Panorama
    • Panorama 2024
    • Panorama 2023
    • Panorama 2022
  • Tümü
  • Anasayfa
  • Gündem
    • Güncel
    • Yaşam
    • Söyleşi
    • Forum
    • Politika
  • Günün Manşeti
    • Karikatür
  • Kadın
  • Dünya
    • Ortadoğu
  • Kültür
  • Ekoloji
  • Emek
  • Yazarlar
  • Panorama
    • Panorama 2024
    • Panorama 2023
    • Panorama 2022
  • Tümü
Sonuç Yok
Tüm Sonuçları Görüntüle
Yeni Yaşam Gazetesi
Sonuç Yok
Tüm Sonuçları Görüntüle
Ana Sayfa Yazarlar Hakan Öztürk

7 milyon işçinin ücreti

29 Ağustos 2025 Cuma - 00:00
Kategori: Hakan Öztürk, Yazarlar
Görev zamanı

Memlekette hâkim ideolojinin büyük bir üstünlüğü var. Kimse sorunlardan sistemi sorumlu tutmuyor. Kendine kahredebilirsin, akılsız olduğuna yanabilirsin, kendi kendine söylenebilirsin ama sistemi sorumlu tutmak yok.

Bazen bu konuları anlatırken ben sermaye sınıfının yüksek karlarını eleştiriyorum, ürünlerin pahalılığını eleştiriyorum ve fakat buna karşılık çok farklı bir iç ses yükseliyor sanki. Bu ses “Ne yapsın bu insancıklar kar etmesin mi?” gibi bir havada. Şaşıyorum; ne kutsal ve sarsılmaz bir üretim ilişkisiymiş, işçileri çalıştırıp kar etmek. En büyük tabulardan biri.

Kamu Görevlileri Hakem Kurulu, kamu emekçilerinin ve bu alandan emekli olanların 2026 ve 2027 yıllarındaki mali ve sosyal haklarını belirlemek üzere 4. kez toplandı. Toplantıda, kamu işvereni temsilcileri, 2026’nın ilk altı ayı için yüzde 11, ikinci altı ayı için yüzde 7, 2027’nin ilk altı ayı için yüzde 5, ikinci altı ayı için yüzde 4 zam teklif etti. Kurul, bu teklifi büyük bir memnuniyetle kabul etti. Hiç tereddüt yaşamadı, duraksamadı. İşçi sınıfı örgütsüzken ve aldatıcı örgütlerle kuşatılmışken, aslanı kediye boğdurmak kolay elbette.

Aldatıcı sendikalar çıkıp sureti haktan görünüverdiler. Çoğu karşı tarafın ortağı. Gerçek enflasyon yüzde 50’lerin üzerindeyken 2026 yılı için yüzde 18, 2027 yılı için yüzde 9 artışı dayatılabildi. İşveren tarafındaki ensesi kalınlar karşısında, herkesin boynu kıldan inceydi.

Örgütlü işçi sınıfı bile hakkını alamıyorken, örgütsüz asgari ücretli ve emeklilerin işi daha da zor. Aldatıcı sendika bürokrasisi, işçileri “hiç değilse asgari ücretliden ve emeklilerden daha iyisiniz” diye teselli ediyor olabilir. Sermaye sınıfına oranla değil ama diğer işçilere oranla iyisin mesajı. İşçilerin birliği sayesinde sermayeye karşı savaş verecek olanların, ne büyük hilekarlığı.

Ülkede çalışan bütün kamu emekçileriyle ilgili aleyhte bir karar verildi ve hiçbir ses nefes yok. Bu düzen niye böyle diyen olmadı. Sendikacılar sahte yüz ifadeleriyle poz verdiler sadece.

“Ne yapsın işveren kar etmesin mi?” diyebilenler, “Bu çalışanlar aç mı kalsın?” diyemedi. Kimse bu sessizliğin kalın tabakasına neşter ucuyla bir kesik atamadı. Hâkim sınıf ideolojisi hiç yara almadan yoluna devam ediyor.

Yüksek kârlara sözü olan yok, ücretlerin dibe vurmasına da sözü olan yok.

Şimdi sizlere ekonominin gidişatıyla ilgili, sözüm ona aşırı dramatik eleştiri kalıbını sunayım. Çok önemli muhaliflere bu konu sorulduğu zaman ilk söyledikleri hükümete yandaş olanların aldıkları çift maaşlar ve bir de sarayın harcamaları. Yatıyorlar kalkıyorlar bu. Yok ejder meyvesi yenmiş, yok manda yoğurdu kaşıklanmış. Aşırı aşırı radikallerin radikalizmi bu kadar. Hayır böyle değil diyen beri gelsin.

Bir AKP karşıtlığı var evet ve çok doğru. Bununla birlikte adaletsizlik yaratan mevcut iktisadi işleyişe de karşı olmak gerekiyor. Aksine bu alanda sessiz sedasız bir geriye çekiliş söz konusu. İşte bu kaba kapitalist kültürün hakimiyeti. Her şeye göğüs geren sol buna direnemiyor.

Kârlarını dörde katlayan şirketler ve bankalar var. Faizi cebine indiren zengin dolar sahipleri var. Rant soygunu yapan ihale çeteleri var. Vergi affı ve ucuz krediyle beslenen yandaş firmalar var. Savunma harcamalarında suyun başını tutanlar var. Memleketi kesip kesip yiyenler, halkı soyup soğana çevirenler bunlar işte. Ne acıdır ki; bunlara gık diyen yok, bu olup bitenler hayatın olağan akışı kabul ediliyor.

Kâr, faiz, rant, vergi affı, ucuz kredi, savunma sektöründe vurgun gayet normal görülüyor.

Muhalefetin bu güdük anlatım tarzını kökten değiştirmesi gerekiyor.

Böyle ilerlerken dolar mevduatına verilen faiz konusu da kendini gösterdi. Merkez Bankası, Kur Korumalı Mevduat (KKM) uygulamasına son verdiğini açıkladı.

Güya faize çok karşı olan mevcut hükümet, Kur Korumalı Mevduat başlığı altında bankada balya balya dolara sahip olanları korudu. Açık açık paranın padişahları korundu ve onlara oluk oluk faiz aktarıldı.

Ne kadar mı? Rakamla tam 60 milyar dolar, yazıyla altmış milyar dolar.

60 milyar dolar ne demek mi?

Hani Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek var ya onun 2024 yılında ortaya koyduğu Kamuda Tasarruf ve Verimlilik Paketi’yle sağlanacak yıllık kazanç 1 milyar dolardı.

Bizim en üst düzey hükümet yetkililerinin, petrol zengini emirliklerle gidip boyun büker bir vaziyette rica ettikleri rakam 2-3 milyar dolar.

Bu 60 milyar dolar, Türkiye’deki asgari ücretle çalışan 7 milyonluk tüm emekçilerin neredeyse bir buçuk yıllık ücreti anlamına geliyor.

Varın geri kalanını siz hesap edin, durumu buna göre gözünüzde canlandırın ve her şeyin farkına varın.

Be insafsızlar, be vicdansızlar. Bu ülkenin yurttaşlarını böyle büyük bir yıkıma uğratmışsınız. 60 milyar dolar zarar etmiş hangi ülke belini doğrultabilir? Kim kime 60 milyar hediye eder? Bu hükümet gibi zenginlerden yana olanlar ve fakirlere gülenler; o gülüşünüzü yüzünüzde donduracağız, emin olun.

Bunun hesabını halkımız, er ya da geç soracak sizden.

Halkın alın terinden altın kazananların düzenini bitireceğiz.

Boyunuzun ölçüsünü alacaksınız.

PaylaşTweetGönderPaylaşGönder
Önceki Haber

Safyettin Tepe işkencede katledildi!

Sonraki Haber

‘Barış hakikatin dile gelmesidir’

Sonraki Haber
‘Barış hakikatin dile gelmesidir’

‘Barış hakikatin dile gelmesidir’

SON HABERLER

Neler oluyor?

Barış ve siyasetsizlik çıkmazı

Yazar: Yeni Yaşam
29 Ağustos 2025

Türkiye örgütledi, eğitti, donattı, Suriye ordusuna yerleştirdi!

Türkiye örgütledi, eğitti, donattı, Suriye ordusuna yerleştirdi!

Yazar: Yeni Yaşam
29 Ağustos 2025

‘Barış hakikatin dile gelmesidir’

‘Barış hakikatin dile gelmesidir’

Yazar: Yeni Yaşam
29 Ağustos 2025

Görev zamanı

7 milyon işçinin ücreti

Yazar: Yeni Yaşam
29 Ağustos 2025

Yahya Orhan: Artık kendimiz için çalışacağız!

Safyettin Tepe işkencede katledildi!

Yazar: Yeni Yaşam
29 Ağustos 2025

İmkâna mekân

Devletin terörü, Kürdün barışı

Yazar: Yeni Yaşam
29 Ağustos 2025

Bir zorunluluk olarak resmî tarihle hesaplaşmak

Bir zorunluluk olarak resmî tarihle hesaplaşmak

Yazar: Yeni Yaşam
29 Ağustos 2025

  • İletişim
  • Yazarlar
  • Gizlilik Politikası
yeniyasamgazetesi@gmail.com

© 2022 Yeni Yaşam Gazetesi - Tüm Hakları Saklıdır

Welcome Back!

Login to your account below

Forgotten Password?

Retrieve your password

Please enter your username or email address to reset your password.

Log In

Add New Playlist

E-gazete aboneliği için tıklayınız.

Sonuç Yok
Tüm Sonuçları Görüntüle
  • Tümü
  • Güncel
  • Yaşam
  • Söyleşi
  • Forum
  • Politika
  • Kadın
  • Dünya
  • Ortadoğu
  • Kültür
  • Emek-Ekonomi
  • Ekoloji
  • Emek-Ekonomi
  • Yazarlar
  • Editörün Seçtikleri
  • Panorama
    • Panorama 2024
    • Panorama 2023
    • Panorama 2022
  • Karikatür
  • Günün Manşeti

© 2022 Yeni Yaşam Gazetesi - Tüm Hakları Saklıdır