İktidarın bekası uğruna Türkiye halklarının geleceğini karanlığa sürükleyemeyeceğini söyleyen HDP Eş Genel Başkanı Sezai Temelli, “Nerede bir savaş varsa, onun karşısında barış politikasını yükseltmek zorundayız” dedi
Halkların Demokratik Partisi (HDP) Eş Genel Başkanı Sezai Temelli, partisinin Mardin 3’üncü Olağan Kongresi’ne katıldı. Kongreye, Demokratik Bölgeler Partisi (DBP) Eş Genel Başkanı Keskin Bayındır, HDP milletvekilleri, Meclis Grup Başkanvekili Mithat Sancar, görevinden alınarak yerine kayyum atanan Mardin Büyükşehir Belediyesi Eşbaşkanları Ahmet Türk ve Figen Altındağ, HDP Diyarbakır İl Eşbaşkanları Zeyyad Ceylan ve Hülya Alökmen, Barış Anneleri, sivil toplum kuruluşları temsilcileri ve çok sayıda partili katıldı. Halkların Demokratik Partisi (HDP) Eş Genel Başkanı Sezai Temelli, partisinin Mardin 3’üncü Olağan Kongresi’nde konuştu. Temelli, ABD’nin, Rusya’nın ve Türkiye’nin Ortadoğu’dan ellerini çekmeleleri gerektiğini söyledi.
‘Tecride karşı çıkmalıyız’
Kongrede konuşan HDP Eş Genel Başkanı Sezai Temelli, geleceği hep birlikte inşa edeceklerini belirterek, “Demokratik siyaset içinde mücadele etmeye devam ediyoruz. Bu iktidar demokratik siyasete tahammül edemiyor ve bunun için katliam yapıyor. Yaşamını yitiren 3 kadını anarak konuşmama başlamak istiyorum. Bu iktidarın demokratik siyasete tahammülü yok. Bugüne kadar onlarca siyasetçiyi katlettiler, hapsettiler ve sürgün ettiler. Demokratik unsurları engelleyen şey, tecrittir. Bunun için sayın Öcalan’a tecrit uygulanıyor. Buna karşı Türkiye ve bütün dünyada tecride karşı mücadele etmeliyiz” dedi.
‘Yıkım her yerde’
“Adeta bir darbe mekaniği işliyor” diyen Temelli, “Bu darbe mekaniğini durduracak olan yegane güç, bizlerin kararlı mücadelesidir. Bu yüzden bu mücadeleyi sürdürmek zorundayız. Yıkım her yerdedir. Örneğin Hasankeyf. 10 bin yıllık tarihi 40 yıllık bir baraj için imha ediliyor. Bu sadece baraj değildir, bu halkın kaynakların işgal etmedir. Kentleri yıkarak TOKİ’lere verdiler. Anadilde hizmet hakkını yok saydılar. Çok kültürlü belediye dilini yok ederek yerine İngilizce tabelalar astılar. Bu Kürt düşmanlığıdır. O Kürt düşmanlığının hayata geçtiği yer burasıdır, yani kayyumdur. Bir coğrafyada bir kayyum varsa o bölgede yerel yönetim olabilir mi? Her yer tehdit altında. Bunu en iye bilen Mardin’dir. Mardin kayyumunun yaptığı yolsuzluklar ortaya çıktı. Yolsuzluktan beslenmeye devam ediyorlar” şeklinde konuştu.
‘Halka bir seçenek sunduk’
Türkiye’nin önünü 31 Mart 2019 yerel seçimleri ile açtıklarını dile getiren Temelli, “Halka bir seçenek sunduk. Bu sistemin çürüdüğünü gösterdik. 19 Ağustosta tekrar kayyum atadılar. Biz bu kayyumları bir daha süpürüp atacağız. İşte bundan korkuyorlar ve bunun için HDP’ye saldırıyorlar. Ne kadar korkarlarsa korksunlar faydası yok gidecekler. Halkın hakları üzerine çökerek ayakta durmaya çalışıyorlar” ifadelerini kullandı.
‘Ortak zenginliklerimiz’
İktidarın barışı yok etmeyi önüne hedef olarak koyduğunu dile getiren Temelli, şunları söyledi: “Meclis’ten bir bütçe geçti. Bu bütçe halkın ihtiyaçlarının karşılamaktan uzak. Bu bütçenin iki karakteri var. Biri savaş karakteridir, diğer karakteri de beton bütçesidir. Yandaş müteahhitlerini zenginleştirmek için yapılan beton bütçesidir. Bu zenginlik bizim. Bu zenginlik ortak zenginliğimiz. Bunun ortak paylaştırılmasını istiyoruz. Eğer üreten biz isek yönetmeyi de bizi istiyoruz. Bunun için saldırıyorlar, yönetimi paylaşmak istemiyorlar. Enflasyon açıklanmış. Yüzde 12’nin altında kalmış diyorlar. Yalan söylüyor. Enflasyon yüzde 20’lerdedir. Kanal İstanbul! İstanbul’a kanal açacak. Tıpkı Osman Gazi Köprüsü’nde olduğu gibi Şırnak’tan, Mardin’den tüm kaynakları alarak oraya götürecekler. Bu proje yanlış bir proje. Bu iklim krizini derinleştirecek. Yeni bir proje daha bulmuşlar; Pilli araba. Bunu dediğim zaman bana kızıyor. Bu pil 15 bin ile 90 bin dolara yapılıyor. O kadar akıl yitimidir”
‘Bir dediği diğerini tutmuyor’
Temelli, konuşmasında doğrudan AKP Genel Başkanı ve Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’a da yüklendi. Erdoğan’ın söylemlerinin birbirini tutmadığını söyleyen Temelli, İranlı general Kasım Süleymani’nin öldürülmesi üzerinden “Libya’ya asker gönderiyor, ertesi gün tezkere çıkarıyor. Sonra Kasım Süleymani öldürülünce diyor ki; diplomasi şart. Bir dediği diğerini tutmuyor” ifadelerini kullandı.
Erken seçim çağrısı
Temelli, sözlerinin devamında erken seçime kadar demokrasi çatısı altında bir mutabakatın sağlanması gerektiğini de vurguladı. Temelli, sözlerini “Bu faşizmi yıkmalıyız. Bunu faşizmi yıkacak güç halkların birlikte kuracağı demokrasi mutabakatıdır. İhtiyacımız olan bu. Radikal demokrasi ilkemizde ev eve mahalle mahalle gezeceğiz. Faşizmi yeneceğiz” diyerek noktaladı.
‘Savaş iklimi giderek kalıcılaştıracaktır’
Libya tezkeresine değinen Temelli, şunları söyledi: “Bugün artık bu iktidarın bekası uğruna Türkiye halklarının geleceği karanlığa sürüklenemez. Şimdi bunu durdurmak zorundayız. Savaşa karşı çıkmak zorundayız. Nerede bir savaş varsa, onun karşısında barış politikasını yükseltmek zorundayız. Bugün sadece Libya tezkeresinde değil, aynı şekilde Suriye’de de, aynı ilkellikle mücadele etmeliyiz” dedi. Suriye’de sürdürülen vekalet savaşının nereye evrildiğini herkesin gördüğünü söyleyen Temelli, “Daha da kötü yere gidebilir. Bu anlayış, bu politikalarında ısrar ederlerse, hem Türkiye açısından hem de Ortadoğu açısından bu içinde bulunduğumuz savaş iklimi giderek kalıcılaştıracaktır. Bunun önlenmesinin yegane yolu, Türkiye’de bu iktidardan kurtulmak ve demokrasi mücadelesini yükseltmek, Suriye’de de siyasi ve demokratik çözümün önünü açacak adımların atılmasıdır” diye belirtti.
‘Kendi iradesiyle yönetme hakkını varsaymalıyız’
Temelli, “Alt emperyal heveslerle Ortadoğu’da pozisyon alan bu iktidarlara rağmen, bu otoriter rejimlere rağmen bunu başarabiliriz. Halklar bunu başardı. Rojava bunu başardı, işte örneği orada. Şimdi bununla dayanışmaya girmek, bu siyaseti büyütmek zamanıdır. Halkların öz siyasetini, kendi iradesiyle yönetme hakkını varsaymalıyız. Bunu hayata geçirebilecek bir siyaseti, o siyaseti yok sayanlara karşı büyütmeliyiz, güçlendirmeliyiz” ifadelerini kullandı.
‘Çözüm demokrasi’
Temelli, onurlu bir barışın ise halkların kendi kaderini tayin hakkının tanınmasından geçtiğini belirtti. Temelli, “Siyasi çözümden, demokratik çözümden, demokratik anayasadan geçiyor. Libya’da da, Suriye’de de, Irak’ta da, Türkiye’de de meselenin çözümü demokrasiden geçiyor. Bütün dış politikayı iç politika malzemesi yapan bu iktidara karşı, bunu ısrarla, kararlı bir şekilde savunmak zorundayız. İktidarın bu hevesini kursağında bırakmak zorundayız. Yoksa gelecek karanlıktır” dedi.
‘Kaosu sürdürmeye devam ediyorlar’
Kasım Süleymani’nin öldürülmesiyle ilgili de konuşan Temelli, “Bugün dönüp baktığımızda Ortadoğu’da bu alt emperyalist heveslere sahip olan Türkiye’siyle, İran’ıyla, emperyalist güçler Rusya’sıyla, ABD’siyle Ortadoğu’da sürdürdükleri vekalet savaşını daha üst noktalara taşımak peşindeler. Kasım Süleymani’nin öldürülmesi aslında bu hevesi göstermektedir. Bütün bu ülkeler, Ortadoğu’dan ellerini çekmelidirler. Hepsi oradalar Suriye’deler, Irak’talar ve vekalet savaşını yürütecek aparatlarıyla, çeteleriyle, sözde Suriye Milli Ordusu, yok ÖSO isimleriyle oradalar. Ve orada katliam yapmaya, orayı talan etmeye, orayı istikraksızlaştırmaya, kaosu sürdürmeye devam ediyorlar” dedi.
‘Ulusal birlik çalışmalarını herkes olduğu yerden güç katmalı’
Kendi otoriter rejimlerini ayakta tutabilmek adına Ortadoğu halkına ölümün reva görülmesine bütün halklar olarak birleşerek “dur” demeleri gerektiğini vurgulayan Temelli, “Farklılıklarımızı koruyalım. Farklılıklarımızdan güç alalım. Şimdi farklılıklarımızdan güç alarak siyaset yapma zamanıdır. Ulusal birlik çalışmalarını herkes olduğu yerden güç katmalıdır” çağrısında bulundu.
Eşbaşkanlar belli oldu
İl Örgütü’nün faaliyet raporların okunmasıyla devam eden kongrede daha sonra yenide yönetimi belirlemek üzere delegelerce oy kullanıldı. Yapılan oylama sonucu HDP Mardin İl Eşbaşkanları olarak Perihan Ağaoğlu ve Salih Kuday seçildi.