AKP, uygulamaya koyduğu tarım ve orman politikaları ile tarım ve orman arazileri daralmış, üretim düşmüş, çiftçi sayısı ise azalmış durumda. Yeni hazırlanan 33 maddeli torba yasa ile sulara, ormana, hayvanlara ve basına yönelik saldırı hazırlıkları yapılıyor
Haziran ayının ilk haftası Meclis’e sunulması beklenen ve hazırlıklarında son aşamaya gelinen taslak metin 33 maddeden oluşuyor. Beklenen taslak metinde, yanıltıcı yayın yapma yasağına uymayanlara para cezası verilecek. Sulama kooperatifleri, Devlet Su İşleri Genel Müdürlüğü’nün (DSİ) uhdesinden çıkarılarak bakanlığa verilecek. Özel ormanlar ve ağaçlandırmanın teşviki sağlanacak. Devlet ormanlarında orman bitkisi fidanlıkları kurulmasına, mantar ve tıbbi aromatik bitki yetiştiriciliğine, odun dışı ürünlerin mamul ya da yarı mamul olarak işlenmesi amacıyla tesis kurulmasına izin verilecek. Geleneksel avcılık yöntemlerine, kara avcılığı kapsamında izin verilecek.
Tarımsal sulama özelleşecek mi?
Tarımsal sulama birliklerinin DSİ’ye devredilmeye başlandığı örneği Erzincan’da yaşandı. Önce Köy İşleri Bakanlığı’nca sağlanan ve bakanlık ortadan kaldırılınca DSİ’ye geçen tarla içi sulama işleri köylülerin sırtına yıkılarak birlik ve kooperatifler kuruldu. Su birliklerinin enerji tutarlarıyla baş edememesi sonrası birliklerin başına DSİ tarafından bir müdür atandı. Bu uygulamadan da vazgeçilip sulama işleri DSİ’ye devredilmeye başlandığı günümüzde tarımsal sulamanın DSİ’den bakanlık uhdesine alınmak istenmesi ‘suyun özelleştirilme’ hazırlıklarına başlandığına işaret ediyor.
Turizm ile hayvan katliamı!
Kara Avcılığı Kanunu’nda yapılacak değişiklik ile kara, hava araçları ve yüzer araçlarla ses, manyetik dalga, ışık yayan araç ve gereçler, canlı mühre, tuzak, kapan ve diğer benzeri araç, gereç ve usuller ile bakanlıkça belirlenenler dışındaki eğitilmiş hayvanlarla avlanılması yasaklanacak. Ancak bu usulleri, bakanlık belirleyecek ve geleneksel avlara da izin verecek. Hem yasak hem izin verilecek olması trajikomik. Teklif ile yasaklanması gereken avcılığın daha da büyütülmesi hedefleniyor. Zevk için hayvanların katledilmesinin yasal hale getirilmesi ile hayvan hakları yok sayılırken, yeni tasarı ile hayvanların daha yaygın katledilmesi üzerinden gelir elde etme hedefi kabul edilemez bir madde olarak karşımıza çıkıyor.
Yeni orman yağması
Hazırlanan torba yasa tasarısı ile Orman Kanunu’nda değişiklik yapılarak orman sınırları dışında olup, yüz ölçümü 3 hektarı aşmayan sahipli arazilerde tabii olarak yetişen, her nevi ağaç ve ağaççıklarla örtülü yerler ile orman sınırları dışında olup, alan büyüklüğüne bakılmaksızın sahipli arazilerde, ekim ve dikim yolu ile yetiştirilen her nevi ağaç ve ağaççıklarla örtülü yerler, orman alanı sayılmayacak. Daha önce çıkarılan 2B gibi yasalarla ‘orman özelliğini yitirmiş’ iddiası ile yüz binlerce hektar ormanlık alan büyükşehirlerin yağma alanına dönüştürülmüştü. Bu yeni kararla ‘özel orman’ diye nitelenerek orman vasfından çıkarılıyor olması yeni bir orman yağmasına işaret ediyor. 2018 yılında, Meclis Genel Kurulu’nda kabul edilen torba yasanın bir maddesine göre, ormanlar 5 yıl boyunca kullanılması için şirketlere satılacağı yer aldı. Konu hakkında değerlendirmelerde bulunan bir orman kooperatifi yöneticisi ise “Ormanı alan holdingler artık kendi bölgelerine bırakın vatandaşı isterlerse ayıyı bile sokmazlar” diye belirtmişti.
EKOLOJİ SERVİSİ
