• İletişim
  • Yazarlar
  • Gizlilik Politikası
13 Aralık 2025 Cumartesi
Sonuç Yok
Tüm Sonuçları Görüntüle
ABONE OL!
GİRİŞ YAP
Yeni Yaşam Gazetesi
JIN
  • Anasayfa
  • Gündem
    • Güncel
    • Yaşam
    • Söyleşi
    • Forum
    • Politika
  • Günün Manşeti
    • Karikatür
  • Kadın
  • Dünya
    • Ortadoğu
  • Kültür
  • Ekoloji
  • Emek
  • Yazarlar
  • Panorama
    • Panorama 2024
    • Panorama 2023
    • Panorama 2022
  • Tümü
  • Anasayfa
  • Gündem
    • Güncel
    • Yaşam
    • Söyleşi
    • Forum
    • Politika
  • Günün Manşeti
    • Karikatür
  • Kadın
  • Dünya
    • Ortadoğu
  • Kültür
  • Ekoloji
  • Emek
  • Yazarlar
  • Panorama
    • Panorama 2024
    • Panorama 2023
    • Panorama 2022
  • Tümü
Sonuç Yok
Tüm Sonuçları Görüntüle
Yeni Yaşam Gazetesi
Sonuç Yok
Tüm Sonuçları Görüntüle
Ana Sayfa Yazarlar

Kürt sorununa teorik yaklaşım

31 Temmuz 2018 Salı - 23:10
Kategori: Yazarlar

Bazan dil sürçmesiyle kimi siyasetçiler “Kürt sorunu demokrasi ya da özgürlük sorunu” demekte.

Böyle bir ifadeyi kullananın “imanından” şüphe edecek değilim.

Değilim de, böyle ifadeleri düzeltmekte de yarar görürüm.

Basit bir cümle olmakla birlikte, kendi içinde büyük bir karışıklığı da içermekte. Karışıklık şurada:

Bu cümle “sorun” ile “sorunun çözümünü” birbirine karıştırmakta.

Sorun malum “Kürt sorunu”.

Kürt sorunu yalnız ve basitçe bir “kimlik”  sorunu değil. Kimlik sorunu, birbirinden farklı kimliklere sahip olup da, kimlikleri tanınmayan ya da aşağılanan ya da önemsenmeyen herkesin sorunudur. Örneğin sanatçı Bingöl “ben manav değilim, bilinçliyim” dediği zaman “manav kimliğine” sahip yurttaşlar haklı olarak “kimliklerinin” rencide edildiğini düşünecektir. “Ormancı” türküsünü bilen bilir. Bir ara “ormancı kimliğine” sahip olanlar bu türküye öyle kızmışlar, kimliklerinin aşağılandığı duygusuna kapılmışlardı ki, uzun bir zaman “ormancı” türküsü yasaklanmıştı. “Esnaf karısı Binnaz” da böyle bir tepkiye neden olmuştu. Çocukluğumda “Doktorun karısı kaçtı gece yarısı” türküsü yüzünden Antakya’daki doktorların fena halde bozulduğunu hatırlarım.

Bu gibi “kimlik” sorunlarının çözümü “meslekleri aşağılamama” kültürünün içselleşmesiyle ve elbette her meslek sahibinin insanca yaşamasını sağlayacak bir iktisadi düzenle çözülür.  Azınlıkların kimlik sorunu elbette ciddi bir sorundur. Ermenilerin, Rumların, Yahudilerin, öteki azınlıkların kimlik sorunu büyük bir yaradır. Kürtlerin de kimlik sorunu vardır. “Kuyruklu Kürt” lafının ırkçılıkla ilgili açıktır. Eğer Kürt sorunu yalnızca kimlik sorunu olsaydı, çözüm sistem içinde ırkçılığa karşı toplumsal hassasiyeti arttıran politikalarla çözülebilirdi. “Kürde Kürt” denince ve “Türkle Kürt eşittir” diye bağlayınca sorun anadilde eğitim hakkı ve nicel büyüklüğü hesaba katıldığında Kürtçe’nin ikinci resmi dil olmasıyla çözülürdü.

Ama eğer ortada bir ulus ve onun yaşadığı “anayurt” varsa, sorunun çapı büyür. Ortaya “Kürt ulusal sorunu” ve “Kürdistan sorunu” boylu boyunca çıkar, bu da Erdoğan’ın Filistin halkı için “savunduğu” kendi kaderini tayin hakkıdır.

Kürtlerin bir “ulus” olduğunu ve onların yaşadıkları yerin adının da “Kürdistan” olduğunu inkar edince, ve buna Kürt halk çoğunluğunun sosyal ve politik bakımdan örgütlü itirazını devlet şiddetiyle bastırmaya kalkınca ortaya çıkan soruna “Kürt sorunu” diyoruz.

O halde Kürt sorununun “demokrasi” sorunu olduğunu söylediğimizde, bu sorunu bulanıklaştırmış da oluyoruz. “Kürt sorunu aslında Türk sorunudur” gibi yakıştırmalar da böyledir. Sorunun adını koymaktan kaçtığın zaman çözüm de sisler arasında yitip gider.

Vaktiyle Rus devrimcileri “ulusal sorun sömürge sorunudur” demişlerdi. Bundan kasıt ulusal baskıya ve inkara “kültürel otonomiyle” değil, “sömürgelerin kurtuluşu” yoluyla ulaşılacağıydı. Bugünün dünyası elbette dünün dünyası değil. Emperyalizmin sömürge sistemi dünya ölçeğinde dağıldı. Ulus devletler ortaya çıktı. Kürt sorunu “eski dünyadan” bize kalan bir mirastır ve özü bakımından da değişmemiştir. Ama, Kürt özgürlük hareketi, sorunu yalnızca “sömürge” sorunu olarak ele almıyor. Kürtlerin kurtuluşunu yalnızca Kürt halkı için istemiyor. Karşımıza yalnızca “ulusal” bir çözümle çıkmıyor. Bu hareket, Kürt sorununun çözümünü “ulusal” çerçeveyi aşarak ele alıyor. Devrimci sürecin merkezinin tüm Ortadoğu açısından Kürdistan parçalarına kaymasından hareketle, sorunu “Konfederal Ortadoğu Ortak Evi” perspektifiyle koyuyor. Sömürge sorunu, demokrasiyle ve sosyalizmle iç içe geçiyor.

Bu yaklaşımın sağlam bir analize dayandığı açık. Günümüzde yalnızca “küreselleşme” sürecini yaşamıyoruz, sosyalizmin yıkılmasıyla birlikte kapitalizm bir yandan “küreselleşti”, ama aynı zamanda küresel emperyalizmin egemen olduğu dünya “bölgeselleşme süreçlerini” de yaşıyor. Ortadoğu böyle bir “bölgeselleşme sürecindedir.” Burada bütün devletler ve toplumlar hemen hemen aynı sorunlarla boğuşuyor ve devrimci süreçler “ülke” sınırlarını aşıyor, “bölgesel” karakter kazanıyor.

Şematik bir ifadeyle özetleyecek olursak, Marks’ın programındaki “dünya devrimi” gerçekleşmedi, Lenin’in daha da çok, Stalin’in “tek ülkede sosyalizm” programı da. Şimdi “bölgesel devrimci süreçlerden” söz ediyoruz. Ortadoğu devrimci süreci bu tezi doğruluyor.

Geçmişte “sömürgelerin kurtuluşu metropollerdeki devrime” bağlıydı; bugün “tarihten miras kalan sömürge”, “bölgesel devrimci sürecin” öncüsü olmuştur. Yanlış anlamayın: Kır filan kalmadığı için “kırlardan şehirlere” çizgisinden söz etmiyorum. Tarihten miras kalan “sömürge” çoktan kapitalistleşti.

Kürt sorunu, aynı zamanda Ortadoğu sorunudur ve Ortadoğu dünya durumunu etkilediği ölçüde de evrensel çapta bir sorundur. Her türlü “basitleştirme” yanlış olacaktır.

PaylaşTweetGönderPaylaşGönder
Önceki Haber

Sayın Garo Paylan mı ahlaklı, kumarı savunanlar mı?

Sonraki Haber

Ölen ÖSO’culara tazminat!

Sonraki Haber

Ölen ÖSO’culara tazminat!

SON HABERLER

Mazlum Ebdi: 10 Mart Anlaşması yeni Suriye’nin temeli olacak

Mazlum Ebdi: 10 Mart Anlaşması yeni Suriye’nin temeli olacak

Yazar: Bedri Adanır
13 Aralık 2025

Erdoğan’dan anayasa vaadi

Erdoğan’dan anayasa vaadi

Yazar: Aziz Oruç
13 Aralık 2025

Kayıp yakınları beş kentte adalet taleplerini yükseltti

Kayıp yakınları beş kentte adalet taleplerini yükseltti

Yazar: Heval Elçi
13 Aralık 2025

İSİG Meclisi gönüllüsü: Dilovası toplumsal cinsiyete has bir katliam

Dilovası katliamı iddianamesi hazırlandı

Yazar: Heval Elçi
13 Aralık 2025

Çeteler önce işkence yaptı, sonra kaçırdı

Çeteler önce işkence yaptı, sonra kaçırdı

Yazar: Bedri Adanır
13 Aralık 2025

Cumartesi Anneleri’nden Demir ve Akipa için adalet talebi

Cumartesi Anneleri’nden Demir ve Akipa için adalet talebi

Yazar: Heval Elçi
13 Aralık 2025

Bahçeli ile görüşen Özer: Yakaladığımız bu fırsat heba edilmemelidir

Bahçeli ile görüşen Özer: Yakaladığımız bu fırsat heba edilmemelidir

Yazar: Heval Elçi
13 Aralık 2025

  • İletişim
  • Yazarlar
  • Gizlilik Politikası
yeniyasamgazetesi@gmail.com

© 2022 Yeni Yaşam Gazetesi - Tüm Hakları Saklıdır

Welcome Back!

Login to your account below

Forgotten Password?

Retrieve your password

Please enter your username or email address to reset your password.

Log In

Add New Playlist

E-gazete aboneliği için tıklayınız.

Sonuç Yok
Tüm Sonuçları Görüntüle
  • Tümü
  • Güncel
  • Yaşam
  • Söyleşi
  • Forum
  • Politika
  • Kadın
  • Dünya
  • Ortadoğu
  • Kültür
  • Emek-Ekonomi
  • Ekoloji
  • Emek-Ekonomi
  • Yazarlar
  • Editörün Seçtikleri
  • Panorama
    • Panorama 2024
    • Panorama 2023
    • Panorama 2022
  • Karikatür
  • Günün Manşeti

© 2022 Yeni Yaşam Gazetesi - Tüm Hakları Saklıdır