• İletişim
  • Yazarlar
  • Gizlilik Politikası
16 Haziran 2025 Pazartesi
Sonuç Yok
Tüm Sonuçları Görüntüle
ABONE OL!
GİRİŞ YAP
Yeni Yaşam Gazetesi
JIN
  • Anasayfa
  • Gündem
    • Güncel
    • Yaşam
    • Söyleşi
    • Forum
    • Politika
  • Günün Manşeti
    • Karikatür
  • Kadın
  • Dünya
    • Ortadoğu
  • Kültür
  • Ekoloji
  • Emek
  • Yazarlar
  • Panorama
    • Panorama 2024
    • Panorama 2023
    • Panorama 2022
  • Tümü
  • Anasayfa
  • Gündem
    • Güncel
    • Yaşam
    • Söyleşi
    • Forum
    • Politika
  • Günün Manşeti
    • Karikatür
  • Kadın
  • Dünya
    • Ortadoğu
  • Kültür
  • Ekoloji
  • Emek
  • Yazarlar
  • Panorama
    • Panorama 2024
    • Panorama 2023
    • Panorama 2022
  • Tümü
Sonuç Yok
Tüm Sonuçları Görüntüle
Yeni Yaşam Gazetesi
Sonuç Yok
Tüm Sonuçları Görüntüle
Ana Sayfa Kadın

‘Kadın kimliği unutturulmak isteniyor’

1 Kasım 2020 Pazar - 14:49
Kategori: Kadın

Kadının ‘devletin prototipi’ olarak şekillendirilen aile yapısı içine sıkıştırıldığını söyleyen Jineloji dergisinden avukat Ruşen Seydaoğlu, örgütlü bir tavır sergilenmesi gerektiğini söyledi

Türkiye’nin ilk imzacısı olduğu İstanbul Sözleşmesi’nden “aile yapısını bozuyor” iddiasıyla geri çekilme tartışmaları kadınların mücadeleleri ile son buldu. Ancak İstanbul Sözleşmesi hala uygulanmıyor. İktidarın kadın politikası ile İstanbul Sözleşmesi’ne karşı tavırlarını değerlendiren Jineloji Dergisi Yayın Kurulu Üyesi Avukat Ruşen Seydaoğlu, iktidarın “bozulma” korkusu ile yaklaştığı aile yapısının devletin prototipi olduğunu kaydederek, kadının aile içine sıkıştırılarak, ailenin de başına erkeğin getirildiğini söyledi.

Özellikle şiddet gördüğü için boşanmak isteyen kadınların yaşadıklarının manipüle edildiğini ifade eden Seydaoğlu, “Devlet, kendi prototipi olarak aileleri oluşturdu. Başına tıpkı kendisi gibi düşünen erkekleri koydu. Yine kadını şiddet ile yaşamını sürdüreceği korkusuyla yüz yüze bıraktı” dedi.

Şiddetin dozu artıyor

İktidarın “makul kadın” profilini ortaya çıkarmaya çalıştığını söyleyen Seydaoğlu, “Kadınların şiddeti reddetmesi ve boşanma yoluna doğru gitmesi sonucunda erkeğin şiddetinin dozu artıyor. ‘Makul kadın’ üzerinden iktidarın korumaya çalıştığı aile yapısını daha derinden görüyoruz. Kadın hamile ise karnını saklamalı, kahkaha atıyorsa belli yaftalar yiyen, iyi kadın, kötü kadın, namuslu kadın, namusuz kadın gibi sıfatlarla kadını anan bir iktidardan bahsediyoruz” diye konuştu. Başta Türkiye olmak üzere kadın haklarını koruyan yasaların sadece kağıt üzerinde kaldığına dikkat çeken Seydaoğlu, “Daha önceleri erkek egemen sistemlerde ulus devlet yapılanmaları neden kadınları görünmez kılmaya, emeklerini çalmaya çalıştıysa, bugün İstanbul Sözleşmesi de benzer bir temelde bertaraf edilmeye çalışılıyor. Sadece Türkiye değil, birçok ülkenin kağıt üzerinde yasalar yaptığını görüyoruz. Ancak iş uygulamaya gelince erkek egemen zihniyetle çarpışıyoruz. Sözde kadın haklarını savunan sistem, pratikte kadın düşmanı bir yerden harekete geçiyor” şeklinde konuştu.

‘Kadına açılan alanlar sahte’

Kadın kimliği ve emeğini unutturmak üzerinden politikaların geçmişten günümüze kadar yürütüldüğünü belirten Seydaoğlu, “Kadın kimliğinin unutturulmaya çalışıldığını hanedan örneklerinde de gördük. Cumhuriyet ile birlikte kız enstitüleri kuruldu. Buralarda da ‘hanım hanımcık’ kadınların nasıl olması üzerinde yoğunlaşıldı. Asimile edilen Kürt, Ermeni ve Alevi kadınlarını gördük. Kadın hep görünmezdi, sadece ‘erkek gibi’ olursa ya da erkeğin taleplerini desteklerse ona sahte bir alan tanındı” değerlendirilmesinde bulundu.

‘Kadın aklını pratikle buluşturmalıyız’

Kadının dört bir yandan saldırı altında olduğunu ve saldırılara karşı “örgütlü bir tavır sergilemesi”nin önemine vurgu yapan Seydaoğlu, “Her evin, her odanın her kurumun, kadın bakış açısıyla yeniden dizayn edilmesi gerekiyor. Daha çok bir araya gelmenin önemini görmek, hakikatinin ne olduğunu araştırmak gerekiyor. Bilgiyle buluşmak kadın diliyle, aklıyla yorumlamak ve nihayetinde pratikle buluşturmak bizlerin elinde. Örgütlü bir tavır sergilersek asla yıkılmayacağız” ifadesinde bulundu.

Arjin Dilek Öncel-Mehmet Erol/Diyarbakır-MA

PaylaşTweetGönderPaylaşGönder
Önceki Haber

Ermenistan’dan ‘Fosfor bombası’ iddiası

Sonraki Haber

Yaşam hakkı torbaya sığmaz

Sonraki Haber

Yaşam hakkı torbaya sığmaz

SON HABERLER

Yahya Orhan: Artık kendimiz için çalışacağız!

İmralı’nın üç yeni sakini

Yazar: Yeni Yaşam
16 Haziran 2025

Modernizmin put kırıcılığı

Modernizmin put kırıcılığı

Yazar: Yeni Yaşam
16 Haziran 2025

İpin ucu kaçıyor

İpin ucu kaçıyor

Yazar: Yeni Yaşam
16 Haziran 2025

Öcalan ve Kürt kimliği: Bir halkı yeniden düşünmek

Öcalan ve Kürt kimliği: Bir halkı yeniden düşünmek

Yazar: Yeni Yaşam
16 Haziran 2025

Örgütlü gençlik hedefte

Ne İran ne İsrail

Yazar: Yeni Yaşam
16 Haziran 2025

İran’ın İstihbarat Başkanı öldürüldü

İran’ın İstihbarat Başkanı öldürüldü

Yazar: Yeni Yaşam
16 Haziran 2025

Bir milyon dolarlık füze ve kriz

Normalleşme ve hızlanma

Yazar: Yeni Yaşam
16 Haziran 2025

  • İletişim
  • Yazarlar
  • Gizlilik Politikası
yeniyasamgazetesi@gmail.com

© 2022 Yeni Yaşam Gazetesi - Tüm Hakları Saklıdır

Welcome Back!

Login to your account below

Forgotten Password?

Retrieve your password

Please enter your username or email address to reset your password.

Log In

Add New Playlist

E-gazete aboneliği için tıklayınız.

Sonuç Yok
Tüm Sonuçları Görüntüle
  • Tümü
  • Güncel
  • Yaşam
  • Söyleşi
  • Forum
  • Politika
  • Kadın
  • Dünya
  • Ortadoğu
  • Kültür
  • Emek-Ekonomi
  • Ekoloji
  • Emek-Ekonomi
  • Yazarlar
  • Editörün Seçtikleri
  • Panorama
    • Panorama 2024
    • Panorama 2023
    • Panorama 2022
  • Karikatür
  • Günün Manşeti

© 2022 Yeni Yaşam Gazetesi - Tüm Hakları Saklıdır