• İletişim
  • Yazarlar
  • Gizlilik Politikası
16 Kasım 2025 Pazar
Sonuç Yok
Tüm Sonuçları Görüntüle
ABONE OL!
GİRİŞ YAP
Yeni Yaşam Gazetesi
JIN
  • Anasayfa
  • Gündem
    • Güncel
    • Yaşam
    • Söyleşi
    • Forum
    • Politika
  • Günün Manşeti
    • Karikatür
  • Kadın
  • Dünya
    • Ortadoğu
  • Kültür
  • Ekoloji
  • Emek
  • Yazarlar
  • Panorama
    • Panorama 2024
    • Panorama 2023
    • Panorama 2022
  • Tümü
  • Anasayfa
  • Gündem
    • Güncel
    • Yaşam
    • Söyleşi
    • Forum
    • Politika
  • Günün Manşeti
    • Karikatür
  • Kadın
  • Dünya
    • Ortadoğu
  • Kültür
  • Ekoloji
  • Emek
  • Yazarlar
  • Panorama
    • Panorama 2024
    • Panorama 2023
    • Panorama 2022
  • Tümü
Sonuç Yok
Tüm Sonuçları Görüntüle
Yeni Yaşam Gazetesi
Sonuç Yok
Tüm Sonuçları Görüntüle
Ana Sayfa Yazarlar

Film için yaşamı durdurmak

24 Kasım 2020 Salı - 00:05
Kategori: Yazarlar

Bir sinema filminin çekimi neresinden bakarsanız bakın gerçekten son derece meşakkatli bir iş. Filmi kotarmak için gerekli bir bütçeye sahipken bile meşakkatli bir iş iken filmini kıt kanaat çeken birisi için sayısız sıkıntı vardır film yapım sürecinde. Bir film yapımının gereksinim duyduğu pek çok eleman vardır ve bunları doğru ve örgütlü bir şekilde bir araya getiremezseniz yaratmak istediğiniz film ortaya çıkmayacak, çıksa bile defolu bir anlatım yahut estetik ile vücut bulacaktır. Film yapmanın en büyük zorluklarından biri doğal mekân kullanımıdır. Filminizi bir platoda çekmiyorsanız, doğal mekânlar kullanıyorsanız o doğal mekânının olabildiğince sahiciliğini korumak zorundasınız. Kalabalık bir caddede bir film çekerken o caddeden geçen herkesi filmin o sahnesinin bir parçası yapmak zorundasınız. Bir caddeyi bu anlamda kontrol altına almak hayli zor olacaktır. Caddeleri, sokakları trafiğe kesmek, insan akışını kontrol etmek ve bütün bunları yaparken de insanların günlük yaşam akışına zarar vermemek, onları mağdur etmemek gerekiyor.

Film yapma süreçlerinde kullanılan doğal mekânlardaki yaşamı aksatmamak, o mekânda yaşayan yahut oradan geçen insanları mağdur etmemek çok önemli bir etik mesele olarak karşımızda duruyor. Türkiye’deki sinema ve dizi sektörünün en önemli merkezi olarak özellikle İstanbul bu anlamda bu etik meselenin de merkezinde duruyor. Her yıl onlarca dizi ve sinema filminin çekildiği bu kentte özellikle bazı semtler çekimler için çok yoğun kullanılmakta ve bu semtlerde yaşayan insanlar çok ciddi mağduriyetler yaşamaktadırlar. İşine giderken yahut evine dönerken geçtiği yolda durdurulup çekimin içine daldığı için azarlanmaktan tutalım park ettiği arabası çekim mekânında kalmış diye çekilmesinden, evinin penceresinin altına konulan jeneratörün sesinden uyuyamamasına kadar onlarca mağduriyet yaşıyor bu semtlerin insanları. Kendi yaşam alanları kendilerinin rızası alınmadan bir film mekânına dönüştürülen insanlar, ne yazık ki bu konuda bu mağduriyetlerini giderecek bir resmi merci bulmakta hayli zorlanıyorlar. Üstelik insanların günlük yaşam alanlarının içerisine film çekmek adına yapılan bunca müdahale söz konusu iken, bu müdahalenin sahipleri olan film yapıcıları adeta bunun kendilerine bahşedilmiş bir hak olduğu kibri ile bunu yapıyorlar. Dizi filmler ve gişe filmleri yapıcılarından zaten bu noktada çok fazla ahlaki bir yaklaşım beklemek gerçekçi değil. Nihayetinde kültür endüstrisindeki bir sektör olarak üretim yaparken kimlerin ne zarar gördüğünün bir önemi yoktur onlar için. Ha üretim gerçekleştirirken zehirli atığını bir nehre bırakmış bir fabrika ha film üretirken set ışıklarını sabah erkenden kalkıp işe gitmek zorunda olan yorgun bir işçinin gözlerinin içine akıtan film endüstrisi. Sonuçta önemli olan üretim ve kâr.

Film yaparken, film yapım sürecinin o mekândaki insanlara yaşattığı zararı hesap etmemek ne yazık ki kendine toplumsal sorunları dert edinmiş, eylemlerinde ahlaki ölçüleri hesaba katan sinemacılarda da görülen bir hastalık. Yapacağımız filmin insanların düşünce ve duygu dünyasında çok şey değiştireceği, önemli bir toplumsal hizmet göreceği, estetik anlamda önemli değişimlere yol açacağı gibi filmimize ve yönetmen olarak kendimize vehmettiğimiz anlam ve değer, film üretme süreçlerinde kullandığımız mekânlardaki insanların mağduriyetini görmezden gelen yahut küçümseyen ahlaki anlamda sorunlu bir tutuma götürüyor bizleri. Geçen hafta bir köyde çektiğimiz kısa bir filmin yapım sürecinde film için kendimi zaman zaman köydeki yaşamı durdurur pozisyonda bulduğumu fark etmek üzerinden bu meseleyi yazma ihtiyacı hissettim. Takınılacak ahlaki tutum film ürettiğiniz mekânda yaşamı durdurmak değil, akan yaşamı filminizin bir parçası haline getirecek rızayı ve iş birliğini o mekânda yaşayan insanlardan sağlamaktır. Aksi tutum o mekândaki insanların yaşamına yönelmiş faşist bir müdahaleden başka bir şey değildir. Filminizin, sanatınızın neye hizmet ettiği filminizi nasıl yaptığınızdan bağımsız ele alınamaz. Ne yaptığınız kadar nasıl yaptığınız da sizi ve filminizi tanımlar.

PaylaşTweetGönderPaylaşGönder
Önceki Haber

Biden’ın kabinesi şekilleniyor

Sonraki Haber

‘Siz kimi kimin yurdundan kovuyorsunuz?’

Sonraki Haber

‘Siz kimi kimin yurdundan kovuyorsunuz?’

SON HABERLER

Ebru Günay: Uluslararası Barış ve Demokratik Toplum Konferansı gerçekleştirilecek

Ebru Günay: Uluslararası Barış ve Demokratik Toplum Konferansı gerçekleştirilecek

Yazar: Nazlı Buket Yazıcı
16 Kasım 2025

Suriye’de savaşın gölgesinde kaybolan çocukluk: En az 30 bin çocuk katledildi

Suriye’de savaşın gölgesinde kaybolan çocukluk: En az 30 bin çocuk katledildi

Yazar: Bedri Adanır
16 Kasım 2025

AKP’nin 23 yıllık ‘suç’ kaydı: En az 8 bin 33 kadın katledildi

AKP’nin 23 yıllık ‘suç’ kaydı: En az 8 bin 33 kadın katledildi

Yazar: Bedri Adanır
16 Kasım 2025

Süreç hapishanelere uğramamış: ‘Devletin maskesi zindanlarda düşüyor’

Süreç hapishanelere uğramamış: ‘Devletin maskesi zindanlarda düşüyor’

Yazar: Bedri Adanır
16 Kasım 2025

25 Kasım’da Taksim’e çağrı: Direnişimiz güç oluşturmalı

25 Kasım’da Taksim’e çağrı: Direnişimiz güç oluşturmalı

Yazar: Nazlı Buket Yazıcı
16 Kasım 2025

Yeşim Akbaş’ın şüpheli ölümü: Soruşturma eksik yürütüldü

Yeşim Akbaş’ın şüpheli ölümü: Soruşturma eksik yürütüldü

Yazar: Nazlı Buket Yazıcı
16 Kasım 2025

Tutsak Azat Taş yüzde 62 zihinsel engeline rağmen tahliye edilmiyor

Tutsak Azat Taş yüzde 62 zihinsel engeline rağmen tahliye edilmiyor

Yazar: Bedri Adanır
16 Kasım 2025

  • İletişim
  • Yazarlar
  • Gizlilik Politikası
yeniyasamgazetesi@gmail.com

© 2022 Yeni Yaşam Gazetesi - Tüm Hakları Saklıdır

Welcome Back!

Login to your account below

Forgotten Password?

Retrieve your password

Please enter your username or email address to reset your password.

Log In

Add New Playlist

E-gazete aboneliği için tıklayınız.

Sonuç Yok
Tüm Sonuçları Görüntüle
  • Tümü
  • Güncel
  • Yaşam
  • Söyleşi
  • Forum
  • Politika
  • Kadın
  • Dünya
  • Ortadoğu
  • Kültür
  • Emek-Ekonomi
  • Ekoloji
  • Emek-Ekonomi
  • Yazarlar
  • Editörün Seçtikleri
  • Panorama
    • Panorama 2024
    • Panorama 2023
    • Panorama 2022
  • Karikatür
  • Günün Manşeti

© 2022 Yeni Yaşam Gazetesi - Tüm Hakları Saklıdır