Hayvansal gıda içermediği iddialarıyla laboratuvar ortamında üretilen etler veganların ve hayvanseverlerin ilgisini çekiyor. Ancak ortaya çıkan yeni bilgiler sunulandan oldukça farklı. Yapılan son araştırmalara göre hiçbir hayvansal gıda içermediği söylenerek hayvanseverlerin vicdanını hedef alan ve hatta metan gazına neden oldukları savıyla iklimle mücadele reklamlarıyla laboratuvarda üretilen et ürünleri yüksek miktarda hayvan kanı içeriyor. Bu tür ürünlerde fetal sığır serumu (FBS) veya doğmamış inek fetüslerinden elde edilen kan kullanıldığı belirtiliyor.
Toplumlar yönlendiriliyor
FBS elde etmek için hayvanın öldürülmesi gerekiyor. Diğer yandan et tüketiminin sera gazı emisyonlarının ardındaki itici güçlerden biri olduğu iddiasıyla yüksek maliyetine rağmen ete ticari olarak uygun bir alternatif yaratmanın iklim değişikliği nedeniyle dünyanın karşı karşıya olduğu varoluşsal sorunlar için oldukça önemli olduğu anlayışı pompalanırken, toplumların yönlendirilmeye çalışıldığı ortaya çıkıyor.
Tüketim kültürünün yaratıcısı olan kapitalizm koşullarında yaşayan insan, yaşamının her anında tüketime yönlendirmesi ile karşılaşmaktadır. Kapitalist sistemin kendini yeniden üretebilmesi adına bir zorunluluk olan tüketim devamlılığının sağlanması için, sistemin tüketiciler olarak gördüğü insanlar için tüketim önemli bir amaç haline getirilmektedir. Kapitalist sistemin tüketimi arttırmak amacıyla kullanıma soktuğu çeşitli araçların insanların yaşamını derinden etkileyen sonuçlara sebebiyet verdiği ve bunun yanında tüketim toplumunun giderek bir borçlular toplumuna dönüştüğü ise bir gerçektir. İnsan, hayvan ve doğada yaşayan canlılar ile tüm cansız varlıkların tamamı kapitalizmin sömürüsü altındadır.
Hayvanlar sorumlu tutulamaz
Kapitalizmin aşırı üretim ve tüketim zorunluluğu doğal yaşamı altüst ederken, yaşanan küresel ekolojik krizin başlıca müsebbibi olduğu tartışma dışı tutulmaktadır. Doğalgaz savaşlarının yaşandığı günümüzde, bu gazın bir metan gazı olduğu unutturulmak istenmektedir. Hayvanların çıkardığı gazlar nedeniyle iklim değişiminde önemli etkiye sahip olduğu yönünde yapılan değerlendirmelerle kapitalizmin yarattığı kriz görmezden gelinerek yine bir avuç şirketin üreteceği laboratuvar etlerine pazar alanı yaratılmaya çalışılmaktadır. Hayvanları iklim sorununda sebep sayılması kabul edilemeyeceği gibi endüstriyel hayvancılık da asla kabul edilemez.
EKOLOJİ SERVİSİ
