• İletişim
  • Yazarlar
  • Gizlilik Politikası
12 Mayıs 2025 Pazartesi
Sonuç Yok
Tüm Sonuçları Görüntüle
ABONE OL!
GİRİŞ YAP
Yeni Yaşam Gazetesi
JIN
  • Anasayfa
  • Gündem
    • Güncel
    • Yaşam
    • Söyleşi
    • Forum
    • Politika
  • Günün Manşeti
    • Karikatür
  • Kadın
  • Dünya
    • Ortadoğu
  • Kültür
  • Ekoloji
  • Emek
  • Yazarlar
  • Panorama
    • Panorama 2024
    • Panorama 2023
    • Panorama 2022
  • Tümü
  • Anasayfa
  • Gündem
    • Güncel
    • Yaşam
    • Söyleşi
    • Forum
    • Politika
  • Günün Manşeti
    • Karikatür
  • Kadın
  • Dünya
    • Ortadoğu
  • Kültür
  • Ekoloji
  • Emek
  • Yazarlar
  • Panorama
    • Panorama 2024
    • Panorama 2023
    • Panorama 2022
  • Tümü
Sonuç Yok
Tüm Sonuçları Görüntüle
Yeni Yaşam Gazetesi
Sonuç Yok
Tüm Sonuçları Görüntüle
Ana Sayfa Yazarlar Veysi Sarısözen

Kılavuzu Fatih olanın burnu çok fena kokar 

26 Haziran 2022 Pazar - 00:00
Kategori: Veysi Sarısözen, Yazarlar
Millet ittifakı seçime, Erdoğan ise Kerkük’e 

Veysi Sarısözen

Yazıya Türk dış politikasının hal-i pür melalini anlatmakla başlayacaktım ki, “aman, bu da ne?” dedirten bir haber okudum.

Güya adamın biri babasına kızıp Marmaris ormanını ateş verdi deniyor ya, haber o konuda.

Haberde “Sultan Fatih” yer alıyor. Hani şu 1453’de İstanbul’u fetheden padişah var ya, haberde şöyle dediği söyleniyor: “Ormanlarımdan bir ağaç kesenin boynunu vururum”.

Tövbe estağfurullah… İfadeler bana yabancı gelmiyor. Fatih Sultan Mehmet Osmanlı’nın ormanlarından “ormanlarım” diye bahsediyor. Eh öyle olunca da adamın ormanından bir ağaç kesenin kellesini uçurmak da padişahın hakkı oluyor.

Erdoğan Türkiye ormanları için acep ne diyor? “Bakanım, valim, ümmetim” dediğine bakılırsa, büyük bir ihtimalle o da ecdadı gibi “ormanlarım” diyor olmalıdır. Benim ki tahmin.

Tahmin ama esas olan değişmiyor. Erdoğan da “ormanımı yakanın boynu vurula” dedi işte. Ormanı yaktığı iddia edilen zavallı için konuştu ve şöyle dedi: “Diyorum ki, ucu nereye dayanıyor. İdama mı, idam olmalı. Bu tartışılmalı ve bunun üzerinde etraflı durmalıyız.” Ardından da Fatih’ten aktardığım lafları ekliyor.

İşin asıl tuhaf yanı “ormanımdan bir ağaç kesenin kellesini vururum” diyen kişi Gezi’yi unutmuş. Öyle ya, Erdoğan o sırada kendi kellesini tehlikeye atmıştı. Gezi’deki ağaçları tam kesecekken, Erdoğan’ın ağaç kesip kellesini tehlikeye atmasını önlemek için millet ayağa kalkmış, mesela Sırrı Süreyya “aman Reis’in kellesi gidecek” diyerek ağaçları Erdoğan’ın emriyle köklemeye kalkışan buldozerin önüne yatmış, bir diğeri “Recep’in kellesi gideceğine benim gözüm kör olsun” diyerek gözünü gaz bombasının içine sokmuş, bir başkası “öleyim de Reis ağaç kesip kellesini vermesin” diyerek kesilecek ağacın dibinde son nefesini vermişti.

Böylece Erdoğan, Fatih Sultan Mehmet’in hışmından hiç değilse Gezi’deki ağaçların kesilmesi önlendiği için Geziciler sayesinde kurtulmuştu. Ama heyhat! Reis’in kellesini kurtaranlar şimdi hapiste. Bunca nankörlük görülmemiştir.

Gezi ağacı ve dolayısı ile Erdoğan’ın kellesi kurtuldu ama, Kürt soruyor: Benim ormanlarımı senin emrinle yakmıyorlar mı? Ağacın gölgesinde “teröristler” piknik yapmasın diye Kürt coğrafyasında neredeyse orman bırakmayanların kellesi ne olacak? Geçtiğimiz ay askeriye kamyonlarında taze kesilmiş binlerce tomruğun taşındığını gören Başur halkı, “şimdi her ağaca mukabil bir kelle mi alalım yani” demekte. Ardından: “Allah korusun, şükür ona ki, biz Kürt milleti Erdoğan’ın ecdadından türememişiz.”

Gördünüz mü? Kürt, Kürt olduğundan, yani Fatih’in sulbünden gelmediğinden bir ağaç kesenin kellesini vurmak zorunda kalmayacağı için Allah’a şükrediyor.

Geçtiğimiz gün Kürdistan ormanlarını yakanları görmese de, Marmaris ormanlarının ıcığını cıcığını bilen Kemalist yazar bu kelle işini iyice tehlikeli hale getiren “Marmaris” başlıklı bir yazı yazdı. Okumanızı önemle istirham ederim. Yılmaz Özdil’in yazısının linki şu: https://www.sozcu.com.tr/2022/yazarlar/yilmaz-ozdil/marmaris-7211275/. Öyle bir yazı ki, Fatih Sultan Mehmet bu yazıyı okusa, “eğer memalik-i Osmaniye’yi yönetenler, soyumdan türemiş şu Erdoğan ve adamları gibi bunca ağaç telef etseydi, benim ömrüm küffarın değil de bunların kellesini vurmakla geçerdi” diye hayıflanırdı.

Biz ormandan bir ağaç keseni bırakalım, kendi “yazlık sarayı” için ağaç katliamı yapan Erdoğan ve müteahhitlerinin bile kellesini korumak isteriz. Orman yakana idam cezası kelimesi ağzınızdan yel alsın. Çünkü ağzınızdan çıkan bu laflar sizin idam fermanınıza yazılır.

Ve benden Erdoğan’a bir tavsiye daha… Sen sen ol, durduğun yerde ecdadının yapıp ettiklerine bakarak amel etme. Fatih Sultan Mehmet “ormanımdan bir ağaç kesenin kellesini vururum” dedi diye sen de kelle almaya kalkma. Çünkü bunun sonu yok. Fatih’in laflarıyla yürüdüğün zaman sana Fatih’in ünlü “kanunnamesini” hatırlatırlar. Bu kanunname “kardeş katliamı” kanunnamesidir. Ve ecdadın Fatih’in tahta oturur oturmaz ilk işi bebek yaşta iki kardeşini öldürmek olmuştur. Fatih nasıl “ormanımdan bir ağaç kesenin kellesini vururum” demişse, “saltanatta bana rakip olur diye kardeşimin de kellesini alırım” demiştir.

Sakın şu sıralar saltanatını yıkmaya kalkan “Kürd kardeşlerinle ve muhalif soydaşlarınla” ilgili kafandaki planlarda Fatih’in “kanunnamesinden” esintiler olmasın…

Ormanı yakana baktığında aklına ecdadının “orman kanunu” geldiğine göre…

Muhalife baktığında da sakın aklına “kardeş katli kanunnamesi” gelmesin…

Aman ha…

Sakın ha…

Êzidî kardeşlerimden özür dileyerek, namaza her durduğunda Tayyip Erdoğan’a okuduğu besmeleyi hatırlatmak isterim:

“Euzûbillâhimineşşeytânirracîm, Bismillâhirrahmanirrahîm”…

PaylaşTweetGönderPaylaşGönder
Önceki Haber

Hegemonya mücadelesi

Sonraki Haber

Kayıp çobanın cansız bedeni bulundu

Sonraki Haber
Kayıp çobanın cansız bedeni bulundu

Kayıp çobanın cansız bedeni bulundu

SON HABERLER

Birlik, demokratik toplum inşasında rol alacak

Birlik, demokratik toplum inşasında rol alacak

Yazar: Yeni Yaşam
12 Mayıs 2025

Ruşen Seydaoğlu: Barış kadınlar için önemli bir eşik

Ruşen Seydaoğlu: Barış kadınlar için önemli bir eşik

Yazar: Yeni Yaşam
12 Mayıs 2025

Özerk manzaralar: Yol filminde dağlar

Ağlamak gülmenin kardeşidir

Yazar: Yeni Yaşam
12 Mayıs 2025

Dinlemekten korkma!

Bu yaşadığımız cehennem değilse nedir?

Yazar: Yeni Yaşam
12 Mayıs 2025

Öcalan’a hayırlı-hayırsız çağrı hakikate vesiledir

PKK’nin 12. Kongresi: Tarihsel bir dönüm noktası

Yazar: Yeni Yaşam
12 Mayıs 2025

Zulme Karşı Direnmek

Bir son değil, dönüşüm

Yazar: Yeni Yaşam
12 Mayıs 2025

çözümü toplumsallaştırmak

başka bir türklük mümkün

Yazar: Yeni Yaşam
12 Mayıs 2025

  • İletişim
  • Yazarlar
  • Gizlilik Politikası
yeniyasamgazetesi@gmail.com

© 2022 Yeni Yaşam Gazetesi - Tüm Hakları Saklıdır

Welcome Back!

Login to your account below

Forgotten Password?

Retrieve your password

Please enter your username or email address to reset your password.

Log In

Add New Playlist

E-gazete aboneliği için tıklayınız.

Sonuç Yok
Tüm Sonuçları Görüntüle
  • Tümü
  • Güncel
  • Yaşam
  • Söyleşi
  • Forum
  • Politika
  • Kadın
  • Dünya
  • Ortadoğu
  • Kültür
  • Emek-Ekonomi
  • Ekoloji
  • Emek-Ekonomi
  • Yazarlar
  • Editörün Seçtikleri
  • Panorama
    • Panorama 2024
    • Panorama 2023
    • Panorama 2022
  • Karikatür
  • Günün Manşeti

© 2022 Yeni Yaşam Gazetesi - Tüm Hakları Saklıdır