Suriye’ye S-300’lerin yerleştirilmesini ‘büyük hata’ olarak niteliyen ABD’ye yanıt geldi. Rus yetkili, bu sistemin savunma amaçlı olduğunu, başka bir ülkeye zarar vermesinin söz konusu olmadığını söyledi
Rusya Nükleer Silahların Yayılmasını Önleme ve Kontrolü Dairesi Başkanı Vladimir Yermakov,İsrail’in İl-20 uçağını düşürmesinin ardından Suriye’ye gönderilmesi planlanan S-300 füze savunma sistemi ile ülkenin hava sahasının gerekli görülen bölgelerinin kapatılabileceğini söyledi. Rusya Dışişleri Bakanlığı’na bağlı Nükleer Silahların Yayılmasını Önleme ve Kontrolü Dairesi Başkanı Vladimir Yermakov, ABD Ulusal Güvenlik Danışmanı John Bolton’un Suriye’ye S300 füze savunma sistemi gönderilmesinin büyük bir hata olacağı ve gerilimi artıracağı yönündeki ifadelerine ilişkin açıklamada bulundu. Yermakov, sistemin gerginliğe değil istikrara yol açacağı değerlendirmesini yaptı, S-300’le Suriye’nin gerekli görülen bölgelerinde hava sahasının kapatılabileceğini ifade etti. Yermakov, “Savunma sistemleri tamamen savunma amaçlı, ABD bu silahların ulusal güvenliklerini tehdit ettiğini söylerken kurnazlık ediyor” dedi. Yermakov, ABD ile nükleer silahsızlanma alanında gelecek yıllarda yeni anlaşmalar imzalanması olasılığının da pek olmadığını ifade etti. İsrail’in, 15 mürettebatlı Rus İl-20 uçağının düşürülmesine neden olmasının ardından Rusya Savunma Bakanı Sergey Şoygu, Suriye’ye iki hafta içinde modern S-300 hava savunma füze sistemi vereceklerini açıklamıştı. Kremlin Sözcüsü Dmitriy Peskov da Rusya’nın Suriye’ye vereceği S-300 hava savunma sisteminin üçüncü ülkeleri hedef almadığını dile getirmişti.
Suriye: İdlib’e öyle ya da böyle geliyoruz
Suriye yönetimi, iç savaşta gözlerin çevrildiği İdlib’in kontrolünü ‘savaşla ya da barışla’ geri alacakları yönünde bir açıklama yaptı. Suriye Dışişleri Bakan Yardımcısı Faysal Mikdat, “Suriye’nin her yerinde muzaffer olduğumuz gibi İdlib’de de muzaffer olacağız ve bu konuyla ilgili herkese mesaj açık: Savaşla ya da barışçıl yollarla, İdlib’e geliyoruz” dedi. Suriye gazetesi El Vatan’ın haberine göre, Mikdat İdlib’de Rusya ile Türkiye arasında varılan anlaşmayı, ülkenin diğer yerlerinde ‘çatışmasızlık bölgeleri’ kurulması ile sonuçlanan daha geniş çaplı diplomatik yöntemin bir parçası olarak niteledi. Rusya ile Türkiye arasında geçen hafta varılan mutabakat, Suriye ordusunun İdlib’i silahlı isyancılardan geri almak için kapsamlı bir operasyon düzenlememesi karşılığında silahlardan arındırılmış bir bölge oluşturulmasını öngörüyor. Anlaşma uyarınca, radikal grupların 15 Ekim’e kadar bu bölgeden çekilmesi, bölgedeki ağır silahların da çıkarılması öngörülüyor. İdlib’deki en büyük radikal grup olan Tahrir El Şam’ın (eski adıyla El Nusra) anlaşmayı kabul edip etmeyeceği ise henüz bilinmiyor. Anlaşmaya uyup uymayacağı şiddetten kaçınılması için kritik önem taşıyan örgüt dün, kararını birkaç gün içinde açıklayacağını duyurmuştu.
MOSKOVA
